cegerxwin-de-gencler-kurt-muzigine-yeni-bir-ruh-kazandiriyor

Diyarbakır'da 4 yıldır üniversite düzeyinde müzik eğitimi sunan Cegerxwin Kültür ve Sanat Merkezi'ne müzik tutkunu gençlerin ilgisi yoğun.

21.12.2013, Cts - 09:04

cegerxwin-de-gencler-kurt-muzigine-yeni-bir-ruh-kazandiriyor
Haberi Paylaş
Diyarbakır'da 4 yıldır üniversite düzeyinde müzik eğitimi sunan Cegerxwin Kültür ve Sanat Merkezi'ne müzik tutkunu gençlerin ilgisi yoğun. Tüm bölge için çekim merkezi olan müzik akademisi için bir çok kentten gençler Diyarbakır'a geliyor. Merkezde müzik eğitimi veren Sarya Yiğit Cengiz, "Kürtçe müzik yapmak ile Kürt müziği yapmak" arasında fark olduğunu belirterek, Kürt müziğinin gelişmesi konusunda köklü bir yaklaşım sergilediklerini söyledi.

Cegerxwin Kültür Merkezi'nde eğitimi verilen müzik bölümü, akademik bir tarz ile adeta üniversite gibi çalışmalarını yürütüyor. Kültür-sanat alanındaki eğitimler bir kurstan ziyade, bilimsel ve akademik bir yöntem ile yürütülüyor. Yapılan kaydın ardından teorik ve pratik sınavı geçen öğrenciler, daha sonra akademik çalışmalara dahil ediliyor. Repertuar, solfej ve çok çeşitli estrumanlar ile ilgili derslerin verildiği, koro çalışmalarının bulunduğu akademide çalışmalar katılan kadın ve erkek öğrencilerin tamamının genç olması da, dikkat çekici. Akademik eğitime ilişkin bilgi veren Cegerxwin Kültür ve Sanat Merkezi müzik bölümü eğitmeni Şiyar Ayaz, amaçlarının yetiştirdikleri öğrencilerin sadece öğretmen değil, birer sanatçı, araştırmacı ya da müzikolog olması olduğunu vurguladı. Ayaz, "Amacımız bu eksikliklerin de burada tartışılabilmesi. Kürt müziğinin sorunları ve eksiklikleri üzerine tartışıyoruz. 'Hangi şartlar ve koşullar Kürt müziğini diğer müziklerin etkisine koyuyor?' 'Kürt müziğini nasıl kendi dinamiği içinde işleyebiliriz?' sorularını kendimize sorarak müzik alanında bir ilerlemeye sağlamak istiyoruz" diye ekledi.

'Gençlerimiz dengbêj gırtlağıyla şarkı söyleyemiyor!'

Batı müziğinin Kürt müziği üzerine büyük etkisi olduğunu, bu etkinin kırılması gerektiğini dile getiren Ayaz, "Bizim 50 ya da 100 senelik kurum geçmişimiz yok. O yüzden biraz zorluklar yaşayabiliriz. Ama başarmak zorundayız. Gençlerimiz dengbêj gırtlağıyla şarkı söyleyemiyorlar. Özgün müzik ya da batı müziği gırtlağıyla şarkı okuyorlar. Örneğin Ayşe Şan, Karapeto Xaco, Meryemxan ya da Şeroyê Biro gırtlağıyla şarkı söyleyememekte zorlanıyorlar. Biz bu tarzda şarkı söylemeyi öğretiyoruz. Tabi bunun öğretilmesi için de zaman gerekiyor. Umarım bundan sonra Kürt müziği üzerine daha yoğun çalışmalar olur, daha iyi sahip çıkılır ve daha iyi bir arşiv yapılır" şeklinde konuştu.

'Biz burada Kürt müziğini inşa ediyoruz'

Merkezi'n bir diğer müzik eğitmeni olan Sarya Yiğit Cengiz ise, tiyatro, resim ve edebiyat gibi derslerin, müzik dersleri gibi her yere dağılmadığına dikkat çekti. Kürtçe'nin çok köklü bir dil olduğuna ve tüm ulusların kendi dilleriyle, kültürleriyle tanındığını belirten Cengiz, "Zaten diyoruz ki; Kürt müziği dengbêjlikle, halk türküleriyle başlamıştır. Biz burada Kürtçe müzik yapmıyoruz. Kürt müziğini inşa ediyoruz. Çünkü Kürtçe müzik yapmak ayrı, Kürt müziği yapmak ayrıdır. Biz daha köklü bir yaklaşım sergiliyoruz. Ve bir Kürt müziği yaratıyoruz. Halk içindeki türküleri toplayıp gün yüzüne çıkarmak istiyoruz. Çalgı aletleri için de aynı şeyleri yapıyoruz. Hangi aletle Kürt müziği daha iyi inşa ediliyorsa onunla müzik yapıyoruz. Ve o aleti ön plana çıkarıyoruz. Biz bu akademik eğitimle Kürt müziğini daha çok güçlendirmek istiyoruz. Bu anlamda Kürt müziğini akademik bir tarzda geliştirelim diyoruz. Ben Türk okullarında okudum; fakat kendi kendime diyordum; 'eğer ben müzik yaparsam kendi dilimde yapacağım' diye. Bu büyük bir umuttur. Üniversiteyi bırakıp da buraya gelen, burayı alternatif bir yer olarak gören öğrenciler var. Bizim için en büyük umutta budur."

'Tarihime ve kültürüme sahip çıkmak istiyorum'

Merkez'de öğrenim gören Azad Yılmaz sistemin binlerce yıldır Kürt dili ve tarihini yok etmeye çalıştığını, kendilerinin de var olan kültürel çalışmalara dahil olarak buna karşı direndiklerini söyledi. "Bir söz var, diyorlar ki; eğer sen bir ulusu top ve tüfekle bitiremezsen; onun dilini tarihini, sanatını ve kültürünü alırsan zaten onu yok etmiş olursun" sözleri ile çalışmaların önemine atıfta bulunan Yılmaz, "Biz de diyoruz ki; artık bunun üzerinde duracağız. Ben müzik üzerinde çalışıyorum. Bu sistem bizi müziğimizden uzaklaştırıyor. Biz Cegerxwin'e geldik ve kendimizi tanıdık. Biz nerden geldik? Kimiz? Bu kadar savaş ne için yapıldı? Mesela ben eskiden Mihemed Şêxo'yu tanımıyordum. Cegerxwin'e geldikten sonra tanıdım" dedi.

'Müzik toplumu anlatmada güçlü bir mesajdır'

Merkez'de müzik eğitimi görmek için başka kentlerden gelen öğrenciler bile var. Eğitim görmek için Mardin Nuısaybin'den Diyarbakır'a gelen Berfin Aktay isimli genç, sanat merkezini tercih etmesinin asıl nedenini eğitimin anadilde yapılması olarak gösteriyor. İlk etapta müzik alfabesini öğrendiklerini dile getiren Aktay, "Bu niyet üzerine kendimi geliştirip bir şeyleri tanımaya çalışacağım. Ben daha önce müzik söylüyor ve saz çalıyordum, ama tekniğini bilmiyordum. Birçok müzik var; fakat ben kendi müziğimi öğrenmeyi seçtim. Buraya gelmekten çok memnunum ve 2 yıldır da buradayım. Buradaki müzik eğitimi üzerimde büyük bir etki bıraktı. Şimdi müziğin ne demek olduğunu daha iyi anlıyorum. Müziğin dil ile ilişkisinin yanında, onun bir mesajla da ilişkisi olduğunu düşünüyorum. Benim için iyi bir alternatiftir. İnsanlarımız çocuklarıyla ilgilenmelidir. Beklentim çocukların dillerini unutmamalarıdır" diye konuştu.

'Dengbêjliğin etkisi üzerimde oldu'

Yüksekova'dan gelip Cegerxwin Kültür Merkezi'nin eğitim çalışmalarına katılan Kinem Firat adlı öğrenci ise, merkeze geldikten sonra kendisinde büyük bir ilerleme yaşandığını belirterek, müzikle uğraşan herkese gelip merkezde eğitim alması önerisinde bulunuyor.

Nerina Azad
Bu haber toplam: 2570 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:19:54:12
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x