Bir binanın temeli atılmadan, temeli olmadan, temeli yapılmadan ilk katı da olmaz, son katı da olamaz. Binanın tüm sistemi ancak sağlam bir temelin üstüne yapılabilir.
Sömürge ulusun sistemi, temeli de ulusal statüsüdür. Sömürge bir ulus, ulusal bir statüye kavuşmadan, ulusal statüsü yasal ve anayasal güvence altına alınmadan herhangi bir rejim modeli talebi de mücadelesi de olamaz.
Maalesef yüz yıldır mazlum ve mağdur Kürdlere bunun tersini yaptırıyorlar. Yüz yıldır çağdışı ve en radikal rejim modellerinin peşine düşürmüşler, peşine takmışlar, peşinde tüketiyorlar.
70 yıl önce biri çıkıp Marksist Leninist İdeolojiyi dikte etmiş, sosyalizm mücadelesi verdirmiştir, verdirmektedir. 45 yıl önce biri çıkıp Marksist Leninist radikal İdeolojiyi dikte etmiş, sosyalizm komünalizm rejim modeli mücadelesi verdirmiştir, verdirmektedir.
Yüz yıldır birileri çıkıp radikal dinci İdeoloji dikte etmiş şeriatizm teokrasizm mücadelesi verdirmiştir, verdirmektir. Bu tür radikal ideolojileri dikte ederken aynı zamanda mazlum halkı her türlü şiddetin içine çekmiştir, çekmektedir. Mazlum ve mağdur halkımızı birbirine zıt karşıt kutuplara bölmüş, birbirlerine karşı kullanmış ve tüketme yoluna sokmuştur. Radikal dinci İdeolojik kesim halkımıza ümmeti kurtarma yolunu tarif etmiş, ettirmektedir. Radikal solcu kesim de halkımıza halkları kurtarma yolunu tarif etmiş, bu uğurda mücadele ettirmiş ve mücadele ettirmektedir.
Kürd halkı yüz yıldır bu dinci ve solcu radikal ideolojik kısır döngüye sokulmuş ve boş işler peşinde tüketilmektedir. 70 yıl önce radikal Türk solu sosyalist bir Türkiye ve sosyalist bir dünya mücadelesi ütopyası için Kürd gençlerini safına çekiyordu. \"Saflarımıza gelin, birlikte mücadele edelim, Türkiye\'ye sosyalizmi getirelim, zaten hakkınızı avucunuzda bilin\" diyorlardı. Buna aldananların çoğu bu yolda yitip gitti. Sosyalizm rejimine sahip devletlerin halkı o rejimleri birer birer yıktı, tasfiye etti.
Tüm dünyada Sosyalist rejim tasfiye oldu, oluyor, Kuzey Kore gibi bir kaç ülkede silah zoruyla sosyalist rejim kaldı, varlığını silah zoruyla devam ettiriyor. 70 yıl önce radikal Türk solunun Kürd gençlerine dikte etmeye çalıştığı ve Kürdler için boş işler mücadelesi dediğim şey günümüzde HDP üstünden aynısı yapıldı, yapılıyor. HDP Kürdleri radikal Türk soluna basamak yapıyor. Türkiye\'yi sosyalist yapalım, Kürdler zaten hakkını alacak zihniyeti hortlatıldı.
Dünya, insanlık tekçi sınıf diktatörlüğü rejimi sosyalizmi tasfiye ederken Kürdler bu bataklığın içine çekiliyor, atılıyor. Dünya tekçi dinci rejime karşı birleşirken Kürdler bu bataklığın içine çekiliyor, atılıyor. HDP\'nin programı da siyaseti de Kürd halkının evrensel değerler literatüründe yer alan haklı meşru ulusal statü talebini kapsamıyor. HDP\'nin programı Türkiye\'yi radikal demokratik cumhuriyet yapmayı vaad ediyor. Eskiden bu rejim modelinin adına sosyalizm deniliyordu. Günümüzde sosyalizm diyemiyorlar, halkta karşılığı olmayacağını biliyorlar, radikal demokratik cumhuriyet diyorlar. Böylece çoğulcu demokrasi değerlerini çağrıştırıyor ve toplumu bu algı çalışması ve gerekçe bu mücadele içinde tutuyor.
Tekrar edelim bina sağlam bir temel üstüne inşa edilir, sonra katlar birer birer çıkılır.
Binanın statüsü onun temelidir.
Sömürge halkın ulusal statüsü yasal ve anayasal güvence altına alınmadan rejim modeli mücadelesi olmaz. Ne sosyalizm, komünalizm, şeriatizm, teokrasizm, radikal demokratizm mücadelesi olmaz.
Halkımız bu kısır döngünün içine sokulmuştur. Yanlış yerde yanlış bir gelecek aratılıyor. Tabiki tüm bunları bilerek, tasarlayarak ve planlı yapıyorlar, işte bu sürece aldananların, böylesi bir yola atılanlara kara cehalet içinde olduğunu belirtiyorum.
Hakkari’miz adaylarını merakla ve sevgiyle kucakladı
Bildiğiniz gibi Partili olsun ve Bağımsız olsun tüm adaylar 9 Nisan saat 17:00’de resmiyet kazandı. Her şehir gibi Hakkari\'miz de heyecanla beklediği adaylarını öğrendi ve adaylarıyla tanıştı.
Bütün partili adaylara ve bağımsız adaylara en kalbi duygularımla başarılar diliyorum.
Aday gösterilmeyen sevgili kardeşlerime, sevgili hemşerilerime de bundan sonraki siyasi mücadelelerinde kararlılık ve başarı diliyorum. Unutmayalım ki her aday idealist bir duyguyla öne çıkmış, mücadele etmiştir.
Halkımız yoğun bir şekilde şahsıma ulaşarak adayların kimlerden olduğunu sordu, ailesini, kabilesini, aşiretini öğrenmeye çalıştı.
Onlara aynen şu cevabı verdim. Hakkari\'de herkesin mutlaka birbiri ile akrabalık bağları var, Hakkari\'yi büyük bir aile olarak tarif ediyorum.
Hakkari\'nin evladı, çocuğu olması yeterlidir. Tümü bizim kardeşlerimizdir, bağrımıza basıyoruz, yolları açık olsun ve başarılar diliyoruz, diye cevapladım.
Çoğulcu demokrasi bu yönüyle değerlidir, her hemşehrim özgürce destek sunacağı adayın yanında olması, tercihte bulunması değerlidir ve çoğulcu demokrasi gereğidir.
Burada siyasi İdeolojik değerlere ilave olarak, ayrıca kardeşlik, hemşehrilik, akrabalık hukukuna da dikkat çekmek istiyorum.
Tümüne başarı dileklerimi ve seçimin güzel bir atmosferde geçmesini özellikle diliyorum.
İki önemli husus var ve biri Hakkari\'mize, halkımıza yapısal hizmet projeleridir. Sevgili aday kardeşlerim yapısal sorunlar için doğru projelere sahip olmasını temenni ederim.
Sevgili aday kardeşlerimin halkımızın ulusal taleplerine dair evrensel temel değerlere bağlı, evrensel değerler literatüründe yer alan haklı meşru ulusal statü talebine dair doğru bir siyasete sahip olmalarını diliyorum.
Seçilecek aday kardeşlerimin yer alacağı mecliste bu konularda yeterli donanıma sahip olup olmadığını halkımızın bilmeye hakkı vardır.
Çoğulcu demokrasi kuralları içinde güzel ve verimli bir mücadele olmasını diliyorum.
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.