Geri sayım başladı: İran–İsrail çatışmasını tetikleyen 9 tehlikeli gelişme

Beş ay önceki 12 Gün Savaşı'nın ardından Orta Doğu’da tansiyon yeniden yükseliyor. Bazı gayriresmî hesaplar, 20 Aralık 2025’i olası bir yeni İran–İsrail çatışması için muhtemel tarih olarak öne sürüyor.

1 Aralık 2025 - 09:28
1 Aralık 2025 - 09:28
 0
Geri sayım başladı: İran–İsrail çatışmasını tetikleyen 9 tehlikeli gelişme

İran ile İsrail arasında 13–24 Haziran 2025 tarihleri arasında yaşanan “12 Gün Savaşı”nın üzerinden beş ay geçerken, bölgedeki gelişmeler yeni bir çatışmanın kapıda olup olmadığı sorusunu yeniden gündeme taşıdı. Orta Doğu’daki hareketliliği izleyen analistler, ekonomik dalgalanmalardan diplomatik baskılara, askerî yığınaklardan medya kampanyalarına kadar pek çok göstergenin olası bir yeni savaşın yaklaşmakta olduğuna işaret ettiğini belirtiyor.

Geçen hafta İran medyasının, İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’in 27 Kasım’da önemli bir mesaj vereceğini duyurmasıyla söylentiler daha da arttı. Hamaney’in konuşmasında İran’ı “12 Gün Savaşı’nın kesin galibi” olarak ilan etmesi, halkı “düşmana karşı” birlik olmaya çağırması ve aynı dönemde altın ile dolar fiyatlarının Tahran’da yükselmesi, tırmanan tansiyonu daha görünür hâle getirdi.

Olası çatışmaya işaret eden 9 gösterge

Analistlere göre, son günlerde biriken işaretler İran ve İsrail arasında “ikinci tur” çatışmanın yakın olabileceğini gösteriyor. Hatta sosyal medya üzerindeki bazı gayriresmî hesaplar, 20 Aralık 2025’i muhtemel tarih olarak dile getiriyor.

1. Küresel piyasalardaki dalgalanma

Altın fiyatlarında belirgin yükseliş, bölgesel bir tırmanma ihtimaline karşı yatırımcı endişesini yansıtıyor.

2. Washington’ın İsrail’e silah teslimatını hızlandırması

ABD, yüksek nüfuz kapasitesine sahip hassas güdümlü füzeleri İsrail’e erken teslim etti. Bu adım, İsrail’in saldırı gücünü artırıyor.

3. Lübnan’a yönelik siyasi ve diplomatik baskının artması

İsrail, Lübnan’ın “Hizbullah’ı silahsızlandırma taahhütlerini” yerine getirmediğini öne sürerek saldırılarını Litani Nehri’nin kuzeyine genişletebileceği tehdidinde bulunuyor. İsrail ordusu, Kasım 2025’te güney sınırında yeni bir güvenlik duvarı inşa etmeye başladı.

Öte yandan, ABD Hazine Bakanlığı heyeti Beyrut’a giderek hükümete Hizbullah’ın finans kaynaklarını kesmesi için 60 günlük süre tanıdı.

4. ABD’nin Irak’a verdiği gözdağı

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Iraklı mevkidaşına “bölgesel operasyon planı” hakkında uyarıda bulundu ve İran destekli grupların vereceği herhangi bir karşılığın “sert şekilde” yanıtlanacağını söyledi.

5. İran Devrim Muhafızları’nın Hürmüz Boğazı’ndaki askerî hazırlıkları

İran, boğazdaki askerî varlığını yoğunlaştırarak muhtemel deniz tehditlerine karşı tedbirlerini sıkılaştırdı.

6. Avrupa-Atlantik ekseninde yoğun diplomasi

Batılı ülkeler, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) müfettişlerinin İran’a yeniden erişimi için acil eylem planı hazırlıyor.

7. İran’ın nükleer faaliyetlerine yönelik hassasiyetin artması

UAEA, 20 Kasım 2025’te aldığı kararda İran’dan yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum stokuyla ilgili acil açıklama yapmasını ve bombalanan tesislere erişim sağlamasını talep etti.

8. Epstein dosyasının ABD medyasında yeniden gündeme gelmesi

Bazı İranlı analistler, Jeffrey Epstein dosyasının medyada yeniden ısıtılmasının Netanyahu’nun Trump’ı yeni bir saldırıya ikna etmek için baskı aracı olarak kullanılabileceğini öne sürüyor.

9. İsrail’in yeni psikolojik ve askerî kampanyası

İsrail’in İran’a yönelik psikolojik operasyonları, Hizbullah yetkililerinin hedef alınması ve ABD Merkez Komutanlığı ile koordineli 10 milyar dolarlık mühimmat alımı, savaş hazırlığı iddialarını güçlendiriyor.

İsrail medyasında öne çıkan başlıklar şunlar:

• İran’ın nükleer programındaki “belirsizlik”,

• %60 oranında zenginleştirilmiş 408 kg uranyumun akıbeti,

• Çin’in İran’ın füze gücünü artırmadaki rolü,

• Hizbullah’ın “hızlı şekilde yeniden güçlendiği” iddiası.

Bu söylemler, ABD ve Batı kamuoyunu “İran’a ikinci saldırı” fikrine hazırlamakla ilişkilendiriliyor.

İran içindeki ayrışan yorumlar

İranlı uzmanlar arasında olası bir İsrail saldırısına ilişkin görüş birliği yok.

• Hassan Kazemi Qomi, “Yeni bir saldırı ihtimalinin güçlü olduğunu, karşı tarafın yeniden hazırlık yaptığına dair işaretler bulunduğunu” söyleyerek endişelerini dile getiriyor.

• Rejim yanlısı analist Foad İzadi, olası saldırıyı ciddi bir ihtimal olarak değerlendiriyor ve “Bir sonraki saldırıda 2 bin ABD askerinin öldürülebileceğini” iddia ediyor.

Buna karşılık:

• Eski Meclis Başkan Yardımcısı Ali Motahhari, saldırı ihtimalinin düşük olduğunu savunarak “Bu tür bir saldırı İsrail’e fayda sağlamaz” dedi.

• Siyaset bilimci Sadık Zibakalam, “Washington ve Tel Aviv’de yeni bir saldırı hazırlığı değil, tam tersine müzakere olasılığının güçlendiğini” yazdı.

• Devrim Muhafızları’nın eski deniz kuvvetleri komutanı Hüseyin Alaei ise “Önümüzdeki üç ayda savaş ihtimali yok” açıklamasını yaptı.

Analistlere göre bu açıklamaların çoğu, gerçekçi askerî değerlendirmelerden ziyade uluslararası aktörlere yönelik caydırıcı mesajlar taşıyor.

Bununla birlikte, artan söylentiler, medya sızıntıları ve çelişkili raporlar İran’daki siyasi atmosferi gergin tutuyor. Bu nedenle sorulması gereken asıl soru şu olmaya devam ediyor:

Diplomasi mi galip gelecek, yoksa bölge yeni bir çatışmanın eşiğinde mi?

 

Bu haber toplam 1 kişi tarafından görüldü.
Son güncellenme: 09:28:25