MSD’nin ABD Temsilcisi: 'Suriye merkezi olmayan sistemi kabul etmeli, ABD de karşı değil'
Demokratik Suriye Meclisi’nin ABD Temsilcisi Sinem Muhammed, Şam yönetiminin ademi merkeziyetçi bir sistemi kabul etmesi gerektiğini vurgulayarak, Washington’un da bu modele karşı olmadığını söyledi. Muhammed, DSG ile ABD Kongre üyeleri arasındaki temasların sürdüğünü, müzakerelerde DSG’nin dağıtılmasının değil, sistem içinde örgütlü bir güç olarak yer almasının tartışıldığını belirtti.

Demokratik Suriye Meclisi’nin (MSD) Amerika Temsilcisi Sinem Muhammed, Suriye hükümetinin merkezi olmayan bir sistemi kabul etmesi gerektiğini belirterek, “Amerika da merkezi olmayan bir sistemi reddetmiyor” dedi.
Sinem Muhammed, Rûdaw TV’den Nalin Hesen’in sunduğu bültene bağlanarak, Amerikalı Kongre Üyesi Abe Hamadeh ile Demokratik Suriye Güçleri (DSG) Genel Komutanı Mazlum Abdi arasındaki görüşmeye ilişkin soruları yanıtladı. Muhammed, bu görüşmenin ilk olmadığını, daha önce de benzer görüşmelerin yapıldığını söyledi ve şunları belirtti:
“Bu görüşmeler, DSG’ye yönelik desteğin devam ettiğini gösteriyor. Kongre üyeleri, DSG’nin terörle mücadelede çok önemli bir rol üstlendiğini biliyor. DSG’nin iyi eğitimli ve disiplinli bir güç olduğunu kabul ediyorlar.”
Muhammed, DSG Genel Komutanı Mazlum Abdi ile ABD Kongre Üyesi Abe Hamadeh arasında gerçekleşen görüşmenin, Washington’un DSG’ye olan desteğinin bir yansıması olduğunu vurguladı.
ABD’li Kongre üyesi ile kritik görüşme
Hamadeh’in ofisinden yapılan açıklamaya göre, Kongre üyesi ile Mazlum Abdi arasında bir video konferans görüşmesi gerçekleştirildi.
Görüşmede Mazlum Abdi, 2013 yılında IŞİD tarafından kaçırılan ve 2015’te öldürülen Amerikalı aktivist Kayla Mueller’in naaşının bulunup iadesi için bir koordinatör atanması nedeniyle Hamadeh’e teşekkür etti.
Açıklamaya göre Abdi, ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye üzerindeki bazı yaptırımları kaldırma kararından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, ABD’nin "çok taraflı hükümete" desteğinin sürmesini talep etti.
Görüşmede hazır bulunan Sinem Muhammed, bunun son aylarda DSG yetkilileri ile ABD Kongre üyeleri arasında yapılan bir dizi toplantıdan biri olduğunu belirtti. Muhammed, "Kongre üyeleri, DSG’nin terörle mücadeledeki kritik rolünü anlıyor ve bölgedeki istikrarın korunması gerektiğine sürekli vurgu yapıyorlar" dedi.
"Şam ile görüşmelerde konu DSG’nin dağıtılması değil"
Şam hükümeti ile yürütülen temaslara da değinen Sinem Muhammed, DSG ve Özerk Yönetim’in Suriye hükümeti ile "aralıklı müzakereler" yürüttüğünü doğruladı.
Muhammed, görüşmelerin içeriğine dair şu detayları paylaştı:
"Müzakereler, entegrasyonun nasıl olacağı üzerine odaklanmış durumda. Buradaki tartışma konusu DSG’nin bölünmesi veya feshedilmesi değil; aksine Kuzey ve Doğu Suriye’de organize bir güç olarak varlığını sürdürmesidir."
ABD Kongresi’nin bu temasları yakından takip ettiğini belirten Kürt diplomat, "Bize sürekli 'Şam ile ilişkileriniz ne aşamada?' diye soruyorlar. Müzakerelerin yönünü ve gidişatını anlamak istiyorlar" ifadelerini kullandı.
Muhammed ayrıca, Washington’un "Sezar Yasası" kapsamındaki yaptırımların kaldırılmasını; Suriye’de insan haklarının iyileştirilmesi, dini ve etnik azınlıkların korunması ve geçiş hükümetinin bölge halkından intikam almayacağına dair güvence verilmesi şartlarına bağladığını aktardı.
"Merkeziyetçi olmayan bir sistem istiyoruz"
Suriye’nin geleceği için "merkeziyetçi olmayan" (ademi merkeziyetçi) bir sistem talep ettiklerini belirten Muhammed, bunun sadece Kürtlerin değil, tüm bileşenlerin talebi olduğunu söyledi.
Muhammed, "Biz ademi merkeziyetçilik temeline dayanan yeni bir siyasi sistem istiyoruz. Bu sadece Kürtlerin değil; Arapların, Süryanilerin, Alevilerin ve Dürzilerin de talebidir. Tüm Suriyelileri temsil edecek ve merkezi yönetimin geri dönmesini engelleyecek bir sistem arzuluyoruz" dedi.
DSG’nin misyonunun sadece IŞİD’e karşı askeri operasyonlar olmadığını vurgulayan Muhammed, "Kürtler, Araplar, Hristiyanlar ve diğer tüm Suriye halklarını korumak, kalıcı bir siyasi çözümün temel şartıdır" değerlendirmesinde bulundu.
Hamadeh'den "başarılı diplomasi" vurgusu
Öte yandan Kongre Üyesi Hamadeh’in ofisinden yapılan açıklamada, Hamadeh’in Mazlum Abdi’yi "Şam ve Türkiye ile yürüttüğü başarılı diplomasi" nedeniyle tebrik ettiği ve Suriye’deki tüm taraflarla iletişimi sürdürmenin önemine dikkat çektiği belirtildi.
Açıklamada, ABD’li yetkililerin amacının, çatışmaların yeniden başlamasını önlemek adına "Suriye’deki tüm taraflarla iletişim kanallarını açık tutmak" olduğu ifade edildi.
Sinem Muhammed ise ABD’nin varlığının müzakerelerdeki rolüne dikkat çekerek, "ABD’nin varlığı ve desteği bu görüşmelerde hayati öneme sahip. Bu destek olmadan, bölge halkının hakları konusunda herhangi bir güvence olmamasından endişe ediyoruz" diye konuştu.
Kadın birliklerinin geleceği
Sinem Muhammed, YPJ’ye ilişkin de konuştu ve Kongre üyelerinin bu güçlerin geleceği hakkında meraklı olduğunu ifade etti:
“Onlar, bu güçlerin hangi alanlarda görev alacağını soruyor. DSG, bu güçlerin dağıtılmasını istemiyor. Kadınlar için özel bir birim olarak Kuzey ve Doğu Suriye’de kalmasını istiyorlar. Bu da DSG’ye desteğin devam ettiğini gösteriyor.”
“Amerika merkezi olmayan sistemi reddetmiyor”
Sinem Muhammed, merkezi olmayan sisteme dikkat çekerek şunları söyledi:
“İstediğimiz şey merkezi olmayan bir sistemdir. Suriye hükümeti yeni bir sistem, merkezi olmayan bir sistem kurmalıdır. Bu, Suriye’deki tüm bileşenlerin – Kürtler, Araplar, Hristiyanlar, Aleviler ve Dürzîler – korunması açısından çok önemlidir. Amerika da bunu reddetmiyor ve merkezi olmayan sistemin mümkün ve iyi bir şey olduğunu söylüyor.”
Son güncellenme: 09:11:33





































































































































































































