Alevi Bektaşi Federasyonu\'nun girişimi ile Gazi Cemevi\'nde yapılan basın toplantısında Alevi dedeleri ve yaklaşık 40 Alevi kuruluşu, Gazi Mahallesi\'ndeki saldırı ve çatışmaların durdurulması çağrısı yaptı. Taraflara itidal çağrısı yapılan açıklama.
İstanbul\'da Nurtepe\'de başlayıp Sancektepe, Okmeydsanı ve Gazi Mahallesi\'ne sıçrayan olaylarla ilgili Alevi dernekleri ve Alevi kanaat önderleri, Gazi Cemevi\'nde basın toplantısı düzenledi. Alevi kurumları adına ortak açıklama Gazi Cemevi Başkanı Alevi dedesi Veli Gülsoy, Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Genel Başkan Yardımcısı Necdet Saraç ile ABF İnançtan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Baki Düzgün Dede tarafından yapıldı. Necdet Saraç\'ın saldırıları kınadığı kısa konuşmasından sonra hazırlanan ortak çağrı metnini ABF İnançtan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Baki Düzgün okudu. Saldırıları ve çatışmalarda hayatını kaybeden İbrahim Öksüz\'ün ailesine başsağlığında bulunup, olaylarda yaralananlara acil şifalar dileyerek konuşmasına başlayan Düzgün, ardından da Alevi öğretisinin çatışmayı ve şiddeti reddettiğini ve bundan taraf olamayacağını vurguladı.
\"Gazi, Sarıgazi, Okmeydanı gibi Alevilerin yoğun olarak yaşadığı mahalleler de yaşanan olaylara, adına ister saldırı, isterseniz çatışma deyin, Alevi dedeleri olarak \'yeter artık\' diyoruz\" diyen Düzgün, yine bu olayların derhal bitirilmesi çağrısında bulundu. \"Taşı ilk kimin attığı kuşkusuz önemlidir ama ölümlerin, yaralanmaların, kurşunlamaların yaşandığı bir ortamda ilk taşı kimin attığı artık önemini yitirmiştir. Yeter artık!\" diyen Düzgün, Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan\'ın \"Kemal Kılıçdaroğlu Alevi, Selahattin Demirtaş Zaza, Ekmeleddin İhsanoğlu yerli değil, ben ise Sünniyim\" diyerek, hedef gösterdiği bir ortamda dost güçler arasında yaşanan saldırılar ve çatışmaların Aleviler için tam bir zul olduğunun altını çizdi.
Düzgün, bu konudaki sözlerine şöyle devam etti: \"Bu ülkede AKP zihniyetine inat, kini, nefreti, mezhepçiliği, ayrımcılığı ortadan kaldırmak için, farklı etnik ve inançsal kimliklerin eşit koşullarda kardeşçe yan yana yaşayacağı örnek mahaller oluşturmak varken, mahallelerimizin iktidarın istediği gibi şiddetin öne çıktığı mahallere dönüşmesi de bizim için bir zuldür!\"
Düzgün, Alevi dedeleri ve Alevi kuruluşları olarak, bu çatışmada taraf olan herkese sıraladığı şu çağrıda bulundu:
\"1) Gazi Mahallesi başta olmak üzere hiçbir Alevi mahallesinde gerilim ve çatışma istemiyoruz. Çatışma ve gerilimin yarattığı karanlık ortamda yeni Uğur Kurt\'lar, İbrahim Öksüz\'lerin olmasını engellemek için saldırılar ve çatışmalar derhal durdurulmalıdır!
2) Alevi mahalleri çatışmanın adresi olmaktan derhal çıkartılmalıdır!
3) Alevi gençlerinin kaderi mezar ya da hapishane olmak zorunda değildir!
4) Alevilerin Kürtlerle ya da Kürtlerin Alevilere karşı karşıya getirilmeye çalışılması Alevilerin, solun ve Kürt hareketinin işi olamaz! Bu iş, olsa olsa karanlık ortamlardan yararlanan provokatörlerin işidir!
5) Taraflar mutlaka yan yana gelmeli, gerilime ve çatışmalara son vermelidir! Bunun ilk adımı da taraflar arasında gerilimi daha da arttıran saldırgan ve sert dilli açıklamalardan vazgeçmek olmalıdır!
6) Çatışmaları kışkırtanların, sağı solu kurşunlayanların mahallerimizde uyuşturucu, fuhuş gibi karanlık işleri yapan \"çeteler\" olduğu, bu \'çetelere\' karşı mahallemizdeki tüm Alevi kurumları ve siyasi yapıların, demokratik kitle örgütlerinin ortak mücadele etmesi ve tavır alması bir zorunluluktur.
7) Yaşadığımız mahallelerimiz özgür yaşam alanları olmalıdır. Yasak, baskı, taciz, tehdit ve saldırı ne uğruna bedel ödediğimiz, demokratik devrimci anlayışlarla, ne de Alevi kültürü ile bağdaşmaz…
8) Bu çatışmalı ortamdan istifa ederek, mahallemizi ablukaya alan, taciz eden ve ev baskınları yapan polis hemen Gazi Mahallesi\'ni terk etmelidir!
9) Alevi dedeleri ve Alevi Bektaşi Federasyonu olarak biz barışın, huzurun ve kardeşliğin hakim olduğu bir Gazi Mahallesi için üzerine düşeni yapmaya hazırız. Sıra olayların taraflarında…
Boz atlı Hızır hepimizin yardımcısı olsun…\"
DİHA