K24’e konuk olan Niyazi Erguşi, “Kürdistan Bölgesi topraklarının mayın ve patlayıcılarla kirletilmesi, Eylül Devrimi'ni önlemek için Kürdistan topraklarının geniş bir alanını mayınlayan Baas rejimine kadar uzanıyor. Daha sonra Irak savaşı nedeniyle mayınlı alanlar arttı. Dolayısıyla Baas rejiminin sadece Kürdistan Bölgesi vatandaşlarını değil, bölgeyi de katlettiği söylenebilir.” dedi.
Irak Bağımsızlık Savaşı'ndan önce 2003 yılında Baas rejiminin, Kürdistan Bölgesi topraklarının özellikle Duhok vilayetinin Türkiye ile sınır bölgelerine mayın döşediğini kaydeden Niyazi Erguşi, “En son kirlenme süreci, IŞİD’in mayın yerleştirdiği ve el yapımı patlayıcılar ürettiği 2014-2017 yıllarına kadar uzanıyor. Ancak patlayıcı yerleştirme tekniği, modifikasyonlar nedeniyle yeni olduğundan, patlayıcıları etkisiz hale getirmek ve çıkarmak için yabancı uzmanlara başvurmak zorunda kaldık.” diye konuştu.
Yabancı uzmanların, Mayın İşleri Genel Dairesi ve Peşmerge Bakanlığının mayın ve patlayıcı imha uzmanlarına yönelik çeşitli eğitim kursları düzenlediğini belirten Niyazi Erguşi, bu dönemde ne yazık ki 4 mayın temizleme uzmanını kaybettiklerini bildirdi.
Geçtiğimiz 30 yıl boyunca Mayın İşleri Genel Dairesinin Birleşmiş Milletler (BM) ile koordineli olarak Kürdistan Bölgesi'ndeki mayınlı arazileri temizlemeye ve patlayıcıları ortadan kaldırmaya devam ettiğini kaydeden Niyazi Erguşi, “Kürdistan Bölgesel Hükümetinin bu rolü takdirle karşılanmakta ve mayın temizleme çalışmalarının tüm masraflarını üstlenerek her ilde bir genel müdürlük açmıştır. Başbakan Mesrur Barzani ziyareti sırasında, Halepçe Mayın İşleri Genel Dairesi Genel Müdürlüğünün açılması da dahil olmak üzere eyalete daha fazla hizmet verilmesi yönünde kararlar aldı. Çünkü ilde hala temizlenmesi gereken yaklaşık 10 milyon metrekare mayınlı alan var.” ifadelerini kullandı.
Niyazi Erguşi, “Kürdistan Bölgesi'nde mayın ve patlayıcılarla kirlenmiş 776 kilometrekarelik alanın 550 kilometrekaresinden fazlasını temizlemeyi başardık. Bunun yaklaşık 350 kilometre karesi teknik olmayan araştırmalarla ücretsiz olarak temizlendi ama farklı bir şekilde olsaydı Kürdistan Bölgesi Hükümetine milyonlarca dolara mal olabilirdi.” dedi.
