Meclis\'e getirilecek olan sınır ötesi tezkeresine \'evet\' diyeceği sinyali veren muhalefeti uyaran HDP Sözcüsü Ebru Günay, İktidarın arkasına sıralanmak, Türkiye halklarına kaybettirir\' dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay, parti Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. Günay, açıklamasına,saraydaki mutlu azınlık Titanik misali ülke batarken, dans etmeye devam ediyor. Keselerini yurt dışına kaçırarak, Londra’da, Brüksel’de, New York’ta lüks yaşam planları yapıyor. Bizler diyoruz ki, bütçeden işsizlere, kadınlara, gençlere pay verelim. İktidar Meclis’te bu talepleri yerine getirmeyi aklına getirmiyor ama Meclis’in önüne savaş tezkereleri koyuyor. Zam yağmuru ve zorbalık iktidarın oylarını düşürdükçe savaşa sarılıyor. Çünkü ülkeyi yönetecek, sandıktan başarıyla çıkacak tek bir hikayesi kalmadı. İktidarın elindeki tek araç çekiç kaldı. Her şeyi çivi sanmaya devam ediyor. Halkın ise derdi sofra, kese ve tenceredir. Oy kayıplarını Kürt düşmanlığı ile beslemek isteyen iktidar, Meclis’te yoksulluk ve işsizliği tartışmak yerine savaş tezkerelerini gündeme getiriyor. AKP-MHP iktidarı savaş tezkereleri ile kendisine sunni teneffüs alanları yaratarak ömrünü uzatmaya çalışması da kendini kurtaramayacaktır.
İKTİDARIN ARKASINA SIRALANMAK
Biz de muhalefete ve Türkiye halklarına sesleniyoruz. Türkiye halklarının derdi daha fazla şiddet ve savaş değil; iş, aştır. Savaş tezkereleri ile yaratılan milliyetçi ve hamaset ortamının sonucu olarak iktidarın arkasına sırlanmak en fazla bu iktidara kazandırır, Türkiye halklarına kaybettirir. Evet denilen her savaş tezkeresi iktidarın değirmenine su taşımaktan başka bir şey değildir.
SURİYE OPERASYONU
Sıkışan iktidarın ağzından tekrar savaş sesleri yükselmeye başladı. Yer adları verilip temizlik öneriliyor, başka ülkelerin topraklarında savaş ve yıkım ile temizlik hayalleri kuruluyor. AKP-MHP iktidarı savaş ile dizayn ettikleri siyasetin arkasından sürüklemek istiyorlar muhalefeti. Bitmiş tükenmiş kredisini bunun üzerinden yükseltmek istiyor. İşte tam da böylesi bir süreçte AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kuzey Suriye’ye saldırmaktan söz ediyor. Bu açıklama ülkedeki gelişmelerden bağımsız ele alınamaz. Erdoğan yeni bir savaş çıkarmadan, var olan krizi derinleştirmeden iktidarını sürdüremeyeceğini çok iyi biliyor. Biliyorsunuz, bugünlerde öne çıkan gündemlerden biri de ‘siyasi suikastlardır’.
MUHALEFET TAVRINI GÖSTEREBİLECEK Mİ?
Buradan belirtmek istiyorum ki ülke içindeki ‘siyasi suikastlar’ gündemi ile Kuzey Suriye’ye saldırı gündemi, tek bir stratejinin farklı alanlarda uygulamasıdır. Şimdi esas mesela şudur; Muhalefet, iktidarın içerdeki kirli siyasetine karşı gösterdiği tavrı dışarda gösterecek midir? Daha açık bir ifadeyle muhalefet Suriye’ye yapılması düşünülen operasyonun esasen ülke içine, demokratik siyasete dönük bir operasyon olduğunu görecek ve buna göre tutum sahibi olacak mıdır? Yoksa Kuzey Suriye’ye ve diğer bölgelere yönelik bu saldırıyı geçmişte olduğu gibi ‘milli hassasiyetler’ ile destekleyecek midir?
KÜRT SORUNU TARTIŞMALARI
Kürt sorununda çözümünün tartışıldığı bu günlerde, muhalefetin AKP-MHP iktidarının savaş oyununa nasıl yaklaşacağı oldukça önemlidir. Geçmişte olduğu gibi iktidarın arkasında sıraya dizilirlerse, objektif olarak Türkiye’de başlayan adalet-özgürlük-demokrasi tartışmaları rafa kaldırılacaktır. Fakat toplum ve muhalefet güçleri bu tuzağı görüp, iktidarın bu oyununun karşısında durursa, asıl o zaman kazanan muhalefet ve Türkiye halkları olacaktır.