ABD’li Senatör Graham: İran’ın füzeleri nükleer tehdit kadar tehlikeli

ABD’li Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, İran’ın balistik füze kapasitesini yeniden inşa etme çabasının, nükleer programı kadar ciddi bir tehdit oluşturduğunu söyledi. Graham, The Jerusalem Post gazetesine verdiği röportajda, bu tehdidin özellikle İsrail için hayati riskler barındırdığını vurguladı.

“Bu ziyaretin amacı, balistik füzelerin İsrail için oluşturduğu riski ön plana çıkarmak,” diyen Graham, İran’ın yüksek sayıda balistik füze ürettiğini ve bu füzelerin İsrail’in hava savunma sistemi Demir Kubbe’yi aşmayı hedeflediğini ifade etti.

İsrailli yetkililerin, ABD Başkanı Donald Trump’ın İran’a yönelik tehditleri değerlendirirken yalnızca nükleer programı ele alıp füze tehdidini ihmal ettiği yönündeki endişelerine değinen Graham, “Bu durum değişiyor. İran’ın balistik füze üretmesine izin veremeyiz. Bu, İsrail için büyük bir tehdit,” dedi.

Başbakan Binyamin Netanyahu’nun Trump ile yapması beklenen görüşme öncesinde konuşan Graham, İran’ın füze üretiminin ABD-İsrail stratejik önceliklerinin en üst sırasına taşınması gerektiğini savundu.

“Hamas yeniden toparlanıyor. İran yeniden toparlanıyor. Hizbullah daha fazla silah üretmeye çalışıyor,” diyen Graham, “Onlara ağır darbeler vurduk ama geri dönmeye çalışıyorlar. Füze kapasitesi ise İsrail için gerçek bir tehdit,” ifadelerini kullandı.

“İran, İsrail’in Hava Savunmasını Aşmayı Hedefliyor”

Graham, İran’ın balistik füzeleri “çok yüksek sayılarda” ürettiğini belirterek, olası bir gelecekteki çatışmanın merkezinde bu kapasitenin yer alacağını söyledi. “Amaç, İsrail’in hava savunmasını aşmak olur. Bu nedenle balistik füze kapasitesinin hedef alınması gerekir,” dedi.

Washington’un bu tehdidi ABD için de stratejik bir risk olarak görmesi gerektiğini vurgulayan Graham, “İsrail’i zayıflatan her şey Amerika’yı da zayıflatır. İsrail’in bize sağladığı istihbarat ve güvenlik altyapısını — Mossad, Şin Bet ve İsrail ordusunu — biz yeniden inşa edemeyiz,” şeklinde konuştu.

ABD’de bazı Cumhuriyetçi çevrelerde İsrail ile ittifakın sorgulanmasını da eleştiren Graham, “Bu son derece anlamsız bir tartışma. İsrail büyük bir müttefik. İran’dan İsrail’e yönelik bir tehdit, Amerika’ya yönelik bir tehdittir,” dedi.

“İran’ın Füze ve Nükleer Kapasitesi Yok Edilmeli”

Rejim değişikliğini doğrudan savunmaktan kaçınan Graham, İran yönetiminin ciddi biçimde zayıflatılmasını istediğini dile getirdi. “Balistik füze üretme kapasitelerini yok etmek istiyorum. Bir gram bile uranyum ya da plütonyum zenginleştirememelerini istiyorum,” diyen Graham, İran destekli Hamas, Hizbullah ve Husilerin de etkisiz hale getirilmesi gerektiğini savundu.

“İran olmadan bu gruplar ayakta kalamaz,” diyen Graham, İran yönetimini “fanatik” olarak nitelendirdi ve rejimin halkını baskı altında tuttuğunu söyledi. “Bu rejimin düşmesi için dua ediyorum ama İran’a Amerikan işgali çağrısı yapmıyorum,” ifadelerini kullandı.

“Hamas Silahlıyken Barış Olamaz”

Graham, Hamas silahlı olduğu sürece barışın mümkün olmadığını yineledi. “Hamas silahlıyken Batı Şeria, Gazze ve İsrail arasında barış olamaz. Bu tartışmaya açık değil,” dedi. Hamas’a 60 günlük bir süre verilmesini öneren Graham, bu sürede silahsızlanma olmazsa İsrail’in “işi bitirmesine” izin verilmesi gerektiğini savundu.

Aynı yaklaşımın Hizbullah için de geçerli olduğunu belirten Graham, örgütün bölgesel istikrarın ve İsrail ile Suudi Arabistan gibi ülkeler arasındaki normalleşmenin önündeki en büyük engel olduğunu söyledi. Hizbullah’ın silahsızlanmaması halinde, İsrail, ABD ve güçlendirilmiş Lübnan ordusunun ortak bir strateji izlemesi gerektiğini ifade etti.

Türkiye ve Venezuela Açıklamaları

Türkiye konusunda karmaşık bir değerlendirme yapan Graham, Ankara’nın NATO’daki rolünü ve rehine konularındaki katkılarını kabul ederken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İsrail’e yönelik söylemlerini sert şekilde eleştirdi. “Erdoğan’ın İsrail ve Netanyahu hakkında söyledikleri dehşet verici. İsraillilerin Türkiye’nin herhangi bir istikrar gücünde yer almasına karşı çıkmasını anlıyorum,” dedi.

Venezuela’ya da değinen Graham, Maduro yönetimini “narco-terörist bir rejim” olarak nitelendirdi ve İran ile Rusya’yla ittifak içinde olduğunu söyledi. “Maduro ABD için doğrudan bir tehdittir. Seçimi çaldı, uyuşturucu ticareti yapıyor, Hizbullah orada faaliyet gösteriyor ve İran açıkça ona yardım edeceğini söylüyor,” dedi.

Tam ölçekli bir işgali savunmadığını belirten Graham, ancak “hiçbir seçeneğin masadan kaldırılmaması gerektiğini”, uyuşturucu altyapısına yönelik saldırılar dahil olmak üzere tüm seçeneklerin değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. “Maduro meşru bir başkan değil,” diye ekledi.