İnsanlık Araştırmaları Merkezi

Bölgenin ekonomik ve toplumsal gelişmesi bağımsızlık süreciyle yakından ilgilidir. Bağımsızlık bu tıkanmanın önünü açar. Kanımca, bağımsızlık, Kürdistan Bölgesel Yönetim

İsmail Beşikci

06.05.2017, Cts | 14:44

İnsanlık Araştırmaları Merkezi
Makaleyi Paylaş

İnsanlık Araştırmaları Merkezi

22-27 Nisan 2017 günlerinde, Kürdistan’ın güneyinde, Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde, Duhok’taydık. Duhok Üniversitesi’nde kurulan ‘Beşikci İnsanlık Araştırmaları Merkezi’inin açılışına katıldık. İBV Başkanı İbrahim Gürbüz, yönetim Kurulu üyesi İsak Tepe, Vakıf çalışanı, Necip Yeşil ve Diyarbakır temsilcimiz Ahmet Kani açılışta hazır bulundu. Açılışa Van’dan Xalid Sadini de katıldı. Kürdçe’den Türkçe’ye, Türkçe’den Kürdçe’ye tercümeyi, Xalid sadini ve Ahmet Kani yaptılar…

Duhok Üniversitesi’nde kurulan ‘Beşikci İnsanlık Araştırmaları Merkezi’ 23 Nisan 2017 günü açıldı. Açılışı, Duhok Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Muslih Duhokî, İsmail Beşikci’yle birlikte gerçekleştirdi. Açılışta, Kürdistan Bölgesel Yönetimi Dış ilişkiler Sorumlusu Hemin Hewrami, Duhok Valisi Ferhad Etruşî, Irak Eski Genel Genelkurmay Başkanı (2003-2014) Babekir Zebari, üniversitenin hocaları, kamu görevlileri, sivil toplum kurumlarının temsilcileri, öğrenciler hazır bulundu.

Açılıştan önce, Beşikci’nin yaşamıyla ve yayınlarıyla ilgili bir sergi de gezildi. Bu konularla ilgili bir video gösterimi de vardı.

Duhok Üniversitesi’nde, ‘Beşikci İnsanlık Araştırmaları Merkezi’nin kurulmasında, Rektör, Prof.Dr. Muslih Duhokî’nin çok büyük gayreti oldu. Duhok Üniversitesi bu konuda, İstanbul’daki İsmail Beşikci Vakfı’yla yoğun bir işbirliği içinde bu süreci gerçekleştirdi. ‘Beşikci İnsaniyet Araştırmaları Merkezi’ nin Başkanı Prof.Dr. Neşwan Şükrî’dir. Dr. Mizgin Muhammed Hesen, Dr. Halil Mustafa Osman da merkezde görevli akademisyenlerdir. ‘Beşikci İnsanlık Araştırmaları Merkezi’, çok geniş bir alana sahip. Duhok Üniversitesi Genel Kiaplığı’nın üst katı, bu merkez ve kütüphanesi için ayrılmış. Alan çok geniş. Kitaplık rafları ve masalar hazırlanıyor.

‘Beşikci İnsanlık Araştırmaları Merkezi’ İsmail Beşikci Vakfı’yla yoğun ilişkiler içinde projeler geliştirecek. Beşikci’nin kitaplarının, yazılarının, Kurmanci’ye ve Soranice’ye çevrilmesi önemli bir faaliyet olacak

Bu açılıştan sonra, ‘Kürdistan’da Bağımsızlık Düşüncesinin Gelişmesi, Olanaklar, Engeller’ konulu bir sempozyum başladı. Sempozyum iki gün sürdü. Bu uluslar arası bir sempozyumdu. Kürd akademisyenlerden başka, Avrupalı, ABD’li, Ortadoğulu yazarlar, akademisyenler de sempozyumda bildiriler sundular. Bu bildiriler etrafında tartışmalar da yapıldı. Duhok Üniversitesi, davetli akademisyenleri, Duhok’da Jiryan Oteli’nde ağırladı.

23 Nisan günü, sempozyum programının sona ermesinden sonra, Xalid Sadini’nin arabasıyla, dostumuz Tahsin’nin, Duhok Barajına yakın köylerine gittik. Köy çok yükseklerde ama yine de dağların eteğinde yer alıyor. Doğa çok canlı. Here taraf çiçek, böcek…

24 Nisan günü, sabah, sempozyum başlamadan, Rektör, Prof.Dr. Muslih Duhokî ile birlikte televizyonlara röportaj verdik. Röportajlarda, Duhok Üniversitesi’nde ‘Beşikci İnsanlık Araştırmaları Merkezi kurulurken, İstanbuldaki, İBV ile kurulan ilişkiler de dile getirildi.

***

21 Nisan günü, İstanbul’dan, Sabiha Gökçen Havaalanı’ndan 23.15’de kalkan uçak, Hewler Havaalanı’na 22 Nisan gecesi 02.00 sularında indi. Hewler Havaalanı’nda bizi, Abdurrahman Êfem Dolak’ın torunu Haluk Sayın ve Serbest Şêrwanî, Serdar gibi arkadaşları karşıladı. Haluk Sayın’ın bizi karşılayacağını biliyorduk. Daha önce bu konuda iletişim gerçekleşmişti. Hewler Havaalanı’nda bizi karşılayanlar arasında, ‘Beşikci İnsanlık Araştırmaları Merkezi’nden arkadaşlar da vardı. Ve Onlar bizi o saatte Duhok’a götürmek istiyorlardı. Fakat Başkan Prof.Dr. Neşwan Sükrî, bizim Başkan İbrahim Gürbüz’e bu konuda bilgi vermemişti. Bu bakımdan biz o saate Duhok’a gidemedik. Haluk Sayın’la ve arkadaşlarıyla birlikte kaldık

Haluk Sayın, Hewler’de, Duhok’da ve Türkiye’de iş yapan bir iş adamı. Hewler’de ve Duhok’ta mobilya mağazaları var. Süleymaniye’de de bir mobilya mağazası açma girişimi içinde… Türkiye’de, İnegöl, Samsun, Ankara gibi alanlarda üretilen mobilyalar, Hewler’de, Duhok’da değerlendiriliyor. Ayrıca, Çin’nden mobilyalık kumaş getirtiyor. İnegöl, Samsun, Ankara gibi alanlarda mobilya üreten iş yerlerine mobilyalık kumaş sağlıyor.

Haluk bizi, İtalyan City’deki evinde ağırladı. İki katlı, güneşi bol, bahçeli bir ev. Haluk, 22 Nisan günü, Hewler’den Duhok’a ulaşmamızı sağladı. Duhok’a bizi, kendi arabasıyla götürdü. Duhok’a akşama doğru vardık. Jiryan Oteli’nde, Merkez’den bizi bekleyen arkadaşlar vardı. Bir süre onlarla birlikte sohbet edildi. Haluk bizim 24 Nisan tarihinde, Duhok’dan Hewler’e ulaşmamıza da yardımcı oldu.

Abdurrahman Efem Dolak, 1958 yılında yayına başlayan İleri Yurt Gazetesi’nin sahibiydi. İleri Yurt Gazetesi’nde Musa Anter yazar, Canip Yıldırım Yazı İşleri Müdürü olarak çalışıyordu. İleri Yurt Gazetesi, 1958’deki yazılarından dolayı epey sorunlarla karşılaşmıştı. Abdurrahman Efem Dolak, 17 Aralık 1959’da, gözaltı ve tutuklamalarla gerçekleşen ve 49’lar Davası olarak bilinen davada da yer alan Kürd yurtseverlerden biriydi. Abdurrarhman Efem Dolak’ın, Musa Anter’in, Canip Yıldırım’ın yazıları, 1962’de yayına başlayan, Ahmet Hamdi Başar’ın yönettiği Barış Dünyası Dergisi’nde de yayımlanırdı. Dededen torunlara, yurtseverlik duygusunun düşüncesinin sürüyor olması güzel bir şey… İstanbul’da bu torunlardan birkaçıyla daha tanışmıştım. Abdurrahman Efem Dolak’ın kütüphanesinin Diyarbakır’da olduğunu öğrendim. Dilerim iyi korunmuştur.

Hewler’de, Haluk Sayın ve arkadaşlarıyla beraber, 25 Nisan akşamı, eski Irak parlamentosu Kürd grubu milletvekillerinden Orhan’ın İtalyan City’deki evinde verdiği yemeğe katıldık. Yemekte, Hewler asayişinde ve emniyetinde görevli memurlarla, peşmergelerle tanıştık.

26 Nisan günü, Silvanlı iş adamı Mahsun’nun lokantasında Prof.Dr. Ferhad Pirbal’la görüşmemiz çok yararlı oldu. Daha sonra da İBV Hewler Şubesi’ni, ondan sonra da, Barzani Vakfı’nı ziyaret ettik. Barzani Vakfı’nda, Başkan Musa Ahmed’le, İBV’nin Hewler Şubesi’nin sorunları üzerinde bir süre görüşmeleri, tartışmalar oldu. Musa Ahmed’in Mîr ve Dengbej hikayesi çarpıcı bir hikayeydi. Daha sonra da mühendislik bürosunda hep birlikte, Mutlu dostumuzu ziyaret ettik. Uçak, Hewler’den İstanbul’a, 26 Nisan günü 15.35’de havalandı.

İBV Hewler Şubesi’nde, emekli bir iş kadını Azize Turan’la tanıştık. Vakfa işadamı Ata’yla ve Güneybatı Kürdistan’dan Kamışlo’dan, bir yazarla, Hozan Ehmed Dêrşewî ile birlikte gelmişlerdi. Azize Turan, oğlu Kürdçe öğrensin, Kürdçe eğitim alsın diye Diyarbakır’dan Hewler’e gelmiş. On yıldır burada yaşıyor. Vakfın Hewler Şubesinde gönüllü olarak çalışabileceğini söyledi. Vakıf için büyük şans…

Bağımsızlık Sürecinin Gelişmesi

Kürdistan’nın Güneyi, Kürdistan Bölgesel Yönetimi, ekonomik ve toplumsal bakımlardan gelişme olanaklarına sahip bir bölge. Fakat siyasal bakımdan Irak’a bağlılık bu gelişmeyi engelliyor. Hava sahasını denetleyememesi, uluslar arası kurumlardan kredi alamaması bu bağlılıkla ilgilidir. Para-banka sistemini oturtamaması, vergi sistemini kuramaması yine bu konuyla yakından ilgilidir. Bölgede çok dinamik bir ticari hayat var. Bugünkü koşullarda, Kürd hükümetinde, para olmayabilir, ama özel kişilerde birikmiş paradan söz etmek mümkündür. Bunlar da bankacılık sisteminin kurulması, Merkez Bankası’nın kurulmasıyla, para ilişkilerinin düzenlenmesiyle mümkündür. Özel kişilerde biriken paranın ekonomiye yönlendirilmesi ancak böyle olur. Bütün bunlar bağımsızlıkla gelişebilir. Bölgenin ekonomik ve toplumsal gelişmesi bağımsızlık süreciyle yakından ilgilidir. Bağımsızlık bu tıkanmanın önünü açar. Kanımca, bağımsızlık, Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde, adeta bir mecburiyet olmuştur. Irak’a bağlılık bu gelişmeyi engelleyen, ekonomik ve toplumsal potansiyelin açığa çıkmasını engelleyen çok önemli bir etkendir.

Bu tür sorunlar gündeme geldiği zaman, Kürdlerin bir kısmı, ‘ekonomimiz çok kötü, rüşvet, yolsuzluk dolandırıvcılık var…’ gibi engellerden söz ediyorlar. Bağdat’a bağlı kalarak, Kürdistan ekonomisisin önünün açılması mümkün değildir. Rüşvet, yolsuzluk, dolandırıcılık gibi süreçler ise Bağdat’da misli misli çoktur. Bunu bizzat Araplar söylüyor. Hewler’in, Duhok’un 15-20 yıl öncesini de bilen Araplar söylüyor. Bugün, Hewler, Duhok, Süleymaniye modern bir Batı şehri görünümündedir. Süleymaniye, şüphesiz daha öncelerden de gelişmiş bir şehirdi. Ama Hewler, Duhok, Bağdat’dan ayrılan % 17’lik daha doğrusu, birçok kesintiden sonra verilen % 13’lük bütçe ile yaratılmıştı. Kürdistan’da, üç-dört siyasal partinin, kendi örgütsel çıkarlarını daha öne koyan çatışması söz konusudur. Bağdat’da ise siyasal parçalanmışlık çok daha fazladır. Belki sekiz-on grubun çatışması söz konusudur. Bağdat’a bağlı kalmak, Irak’ın birlği gibi anlayışları sürdürmek, Kürdistan’ın hiçbir sorununu çözmez.

Bağımsızlık Sürecinin, Referandumun ciddiyetle Yürütülmesi Gerekir.

Ama bu önemli sürecin pek de ciddiyetle yürütülmediğine dair görüntüler de söz konusudur. Partilerin ordusu vardır ama devletin hala bir ordusu yoktur. Örneğin Ankara’da partilerin temsilcileri vardır ama devletin bir temsilcisi yoktur. Siyasal partilerin ayrı ayrı maliyeye sahip olmaları elbette yanlıştır. Hala YNK’lilik, KDP’lilik, Goran’lık… önde gelmektedir. Bu, siyasal partilerin, hala, kendi örgütsel çıkarlarını ön plana koymalarıyla, Kürdistanî duyguların, düşüncelerin yaratılamamasıyla yakından ilgilidir. Partiler, kendi örgütsel çıkarlarını, Kürdistan’nın gerçek çıkarları budur diyerek ön plana koymaktadırlar.

Bunca yıldır, bu kadar ağır bedellerin, Enfal’in, Süleymaniye Merkez Güvenlik Karargahı gibi cezaevlerinin Kürdistanî duyguları, düşünceleri yaratamamış olması, hala siyasal partilerin örgütsel çıkarlarının ön planda olması şaşırtıcıdır. Enfal’e rağmen, Süleymaniye Merkez Güvenlik Karargahı gibi cezaevlerine rağmen ’Irak’ın birliği’ gibi bir anlayışın hala seslendiriliyor olması şaşırtıcıdır. Süleymaniye Merkez Güvenlik Karargahı gibi cezaevlerinin hatırlatılması, insana derin bir hüzün veriyor. Bu cezaevlerinde ‘Kadınların Şerefini lekeleme Odaları’ gibi odalar vardı. Bunların bile bağımsızlıkçı bir duyguyu, düşünceyi ön plana getirememesi, hala ‘Irak’ın birliği’ gibi anlayışların ortada dolaşması şaşırtıcıdır. Bu odalarda Saddam Hüseyin rejimi, kimleri görevlendiriyordu? Bunun da ‘İslam Kardeşiği’, ‘Ümmet Kardeşliği’ anlayışları çerçevesinde irdelenmesi gerekir. Türkiye’nin, 25 Nisan günü, Güneybatı Kürdistan’daki, Karaçok’a ve Başur’daki Şengal’e saldırısı, partiler arasında Kürdistanî duyguların, yaratılamaması ile yakından ilgilidir. Birlik oluşamaması bu tür saldırılara da zemin hazırlıyor.

Kürdistan Parlamentosu’nun etkin olmaması şüphesiz çok önemli bir eksikliktir. Bütün bunlar, bağımsızlık sürecinin ciddiyetiyle uyuşmamaktadır. Kürdistan Demokrat Partisi’nin, Türkiye’de, ‘Kürdistan Demokrat Partisi kuruyoruz’ ‘Biz 1965’in devamıyız’ diyenlerle ilişkisi de sağlıklı bir ilişki değildir. Kürdistan’da, hiçbir tabana sahip olmaya bu kişilerin, Hewler’de, yöneticilerden ilgi görmesi şaşırtıcıdır.

Ciddiyetten uzak bir gelişme de bağımsızlık refarandumunun tarihiyle ilgili açıklamalardır. ‘Eylül’de yapılacak’, ‘Bu yıl içinde muhakkak yapılacak…’, Sonbahar’da yapılacak…’ ‘Ağustos’da yapılması muhtemell…’ Halbuki, ayıyla, günüyle kesin bir tarih belirlenip ona göre hazırlık yapılması gerekir…

PKK/KCK, Şengal …

Şengal Kürdistan toprağıdır. Saddam Hüseyin Rejimi, Baas yönetimi, 1970’lerin başından itibaren, Kürdistan’ın nüfus yapısını değiştirmek için büyük çabalar sarfetmeye başladı. Kürdistan’ın çeşitli alanlarında, Kürdleri yerlerinden yurtlarından kopararak, Irak’ın güneyine, Arap çöllerine sürgün etti. Kürdlerden boşalan alanlara Arapları yerleştirmeye başladı. Kerkük, Xaneqin gibi alanlarda, bu politika kararlı bir şekilde uygulandı. Bu dönemde, Baas yönetimi, Ezidi köylerini yıktı. Ezidi Kürdler için, köy-kent denilen daha büyük köyler kurdu. Ezidileri bu köylerde toplamaya başladı. Bu yeni süreçde, Ezidiler arasına Arap aileleri de yerleştirmek önemli bir politika oldu. Arapların Şengal’de görülmeleri 1975 sonrasıdır. Baas yönetimini bu politikalarından sonradır.

Suriye’deki Baas rejimi de, Güneybatı Kürdistan’da, Rojava’da, benzer politikaları yaşama geçirdi. Nurettin Attas ve Hafız Esad dönemlerinde, 1960’larda, 1970’lerde, 80’lerde, bu politikalar kararlı bir şekilde uygulandı. Verimli Hilal’de, birçok alandan, Kürd aileler kopartılıp Güney Suriye’ye sürgün edildi. Kürdlerden boşalan bu alanlara, Arap aileler yerleştirildi. Kürdistan’ın nüfus yapısını değiştirmek, gerek Irak’ta, gerek Suriye’de, Baas partilerinin çok önemli bir politikası oldu. Kürdistan’da Kürd nüfusu azaltmak, Arap nüfusu çoğaltmak, Baas partilerinin çok önemli bir politikasıydı.

Bugün Kürdistan Bölgesel Yönetimi, Kürdistan’dan koparılmış, Kerkük, Xaneqin, Şengal gibi alanları, Kürdistan’a katabilmek için çok yoğun bir mücadele yürütüyor. Bağımsız Kürdistan’da, Şengal, elbette, farklı dini inancından dolayı, özerk olacaktır. Bu çok açık. PKK/KCK’nin, Şengal’deki varlığı ise, Şengal’i Irak’a bağlama çabası olarak değerlendirilmektedir. PKK/KCK, ‘Ezidilere özerklik sağlamaya çalışıyoruz’ demektedir. Bu da, Irak’ın birliği içinde Ezidi Kürdlere özeklik anlamına gelmektedir. Bağımsız Kürdistan içinde Ezidi Kürdlere özerklik zaten tasarlanırken, Irak’ın birliği anlayışı içinde Ezidilere özerklik aramak çok yanlış bir politikadır.

1990’larda, başbakanlık yapan, Tansu Çiller zaman zaman, ‘bir çakıl taşı bile vermeyiz’ diyordu. PKK’nin, Kürdlerin buna cevabı, ‘zaten istemiyoruz ki!’ olmamalıdır. PKK/KCK çok şey istemelidir. Bağımsız Kürdistan isteyenlere, bu sürecin gelişmesine engel olmamalıdır.

Yakındoğu’da, Ortadoğu’da bağımsız Kürdistan devleti istemeyenler, aslında, başta, Türkiye, İran, Irak, Suriye gibi devletlerdir. ’Devlet istemiyoruz, Kürdlere devlet gerekmez. Devlet kötüdür…’ anlayışı, bu devletlerin sözcülüğünü yapmaktan başka bir şey değildir. Kürdlere devlet gerekmez diyen, PKK/KCK’nin, bağımsız Filistin devletine taraf olduğu, bunun için çaba harcadığı, örneğin HDP’nin, programında bağımsız Filistin’e destek verildiği yakından bilinmektedir. Türkiye, İran, Irak, Suriye gibi devletlerin de bağımsız Filistin’e destek verdiği, bunun için çok gayret ettikleri yakından de biliniyor.

Şengal’de kalmakta ısrar eden PKK/KCK’nin, İran, Irak gibi devletlerle, Haşdi Şabi gibi örgütlerle ilişki içinde olduğu, bunların, Kürd, Kürdistan karşıtı bir anlayışa sahip olduğu biliniyor. PKK/KCK tarafından kurulan YBŞ’nin, Haşdi Şabi gibi Kürdlere hasım örgütlerle ilişki içinde olduğu açık bir gerçekliktir.

Cannon Fodder

Kürd Tarihi Dergisi’nin 28. Sayısında, (Ocak-Şubat- Mart 2017) Serhat Alan Merwanî’nin, ‘Puşkin Kürler Arasında’, başlıklı bir yazısı var (s. 4-7) Mesut Yeğen Hoca, derginin bu sayısını tanıtırken bu yazı için , ‘keşke biraz daha uzun olsaydı’ diyor. (s. 2) Mesut Hoca’nın bu dileğine, bu duygusuna katılmamak mümkün değil.

Serhat Alan Merwanî, Cannon Fodder’i şöyle anlatıyor: ‘ Cannon Fodder, savaşan taraflardan birinin, kendi ülkesinde sevmediği bir etnik grubu, bilerek ön cephede savaştırıp düşmana karşı yem olarak kullanmasıdır.’ Günümüzde buna vekalet savaşları da deniyor.

Serhat Alan Merwanî’nin yazısın sön cümlesi de dikkat çekici. ‘… Ya Kürdler? 21.yüzyılda Kürdlerin hala cannon fodder olmaları büyük bir trajedi değil midir?’

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
9807 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:23:10:46

İsmail Beşikci

Yazarın Önceki Yazıları

Son Gelişmeler Üzerine Türkiye’de Üniversite İbrahim Kaypakkaya Anması Değinmeler 3 Kürdistan'a Sor Malazgirt ve Kürtler Kurdiana Düğümü Kemalizm ve Kürd Ulusal Sorunu IV Köklere Yolculuk Toprak Temelli Milliyetçilik Kürdlerin Geleceği Konusunda Birkaç Söz Antik Kürdistan Din Ve Bilim Karakoçan (Dep) ve Yayladere (Holhol) İle İlgili İki Kitap Uludere (x) Newroz 2024 Akre Üç Kitap Hazro Beyleri Simurglar Mehmet Bayrak’ın Kürt Kimliği Mücadelesi Şeyh Said Direnişi İle İlgili İki Kitap Diyarbakır Kitap Fuarı 2023 Ermeni ve Rum Mallarının Türkleştirilmesi Ehmedê Xanî’nin Hatırası Üzerine Abdurrahman Önen-Erdnîgarîya Kurdistanê Kürtler ve Güller Cilt 3 ‘49’lar’, ‘55’ler’, ‘23’ler’ … 'Yaşamın Kıyısında' Behdinan, Barzan, Milli Lider Suyu Arayan Halklar Aşiretten Ulusallığa Doğru Kürtler(II) Suyu Arayan Halklar Aşiretten Ulusallığa Doğru Kürtler Yüzüncü Yılında Lozan Antlaşması Son Kız ‘Deniz’in Ütopyası’ Üzerine Rudaw TV Stockholm Kürd Sürgün Müzesi Üzerine Düşünceler Lozan Konferansı, Kürdler ve Kürdistan II Lozan Konferansı, Kürdler ve Kürdistan Diaspora Kürdleri Mele Mıstefa Barzani Ulusal Müzesi Rovîyê Xasûk Barzani ve Kürt Ulusal Özgürlük Hareketi III Kendi Kendini Yönetme Hakkı ‘Ayrılıkçı Yazılar’ Peywend Yayınları Duhok Üniversitesi’nin 30. Yılı Ahamenişlerden İran İslam Cumhuriyeti’ne II Kürtçülük Ahamenişlerden İran İslam Cumhuriyeti’ne Kürd Aydınları II Bedirhan Epözdemir’in Anıları Seyidlik-Şeriflik Kürdizade Ahmed Ramiz Medreseler-Üniversiteler Medya Kitabevi Birleşmiş Milletler ve Kürdler Mülteci Yaşamlar Öncü Bir Kürt Aydını 59 Yıl Sonra Şemdinli Kemalizm Ve Kürd Ulusal Sorunu III Ortadoğu Bir Ailenin Son 200 Yıllık Tarihi Tarih Okumaları, Kürdlerin Hikayesi Hewler’de, Soran’da ve Cambridge Koleji’nde Konferans Theodor Herzl Bize Ne Anlatıyor? Aforizmalar Son Yolcu Irkçılık Hakkında … Aydınlar Hakkında… Latife Fegan’ın Anıları Adil Yargılama/Yargılanma Mümkün mü? Kürd Aydınları İlim-Bilim Kürdçe Derslerinin Önemi Yaş 83…* Mezopotamya Uygarlığında Hakkari Kemalizm Ve Kürd Ulusal Sorunu - II Bediüzzaman’ın Hançeri Doğu-Güneydoğu Dernekleri Platformu* Destar Kitap-Kafe Kürdistan’ın Güney'ine Seyahat Kürd Tarihinin Yazılı Ana Kaynakları Bingöl-Van Gezi İzlenimleri Göbekli Tepe Hakkında… Güvenlik Munzur Çem’in Anıları Derve Cendere II Saatin İçindeki Sır Mehmet Öncü Kitapları Zarema, Yahudi Devleti Juli’nin Sesi ‘Ateşte Doğanlar’ Kadri Hoca… Kürt Hâkim Alevilik Üzerine II ‘Aleviler ve Sosyalistler’ Kitabı Üzerine Uygur Türkleri Başkanlık Seçimleri, ABD Üniversite Raporu OFra Bengio’nun Kürd Liderlere Eleştirisi Dr. Said Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde Maaş Sorunu… Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde PKK-Haşdi Şabi İşbirliği Ama Onlar Kardeştiler… Mustafa Suphi ‘Kürdistan Ortadoğu’nun Polonya’sıdır’ İSkan Tolun II Kürt Dil Hareketi (Harekata Zımanê Kurdî) II ‘Doğumun Ölümü’ Kürt Dil Hareketi (Hereketa Zimanê Kurdî) Kürdistan Bayrağı’nın ve KDP Binasının Yakılması Üzerine… Ermeniler, Kürdler, Azeriler Devrimci Doğu Kültür Ocakları Eylül 2020 Kürdler-Kürdistan Bir AİHM Başkanı Halepçe arşivlerinin yakılması ve KDP’ye saldırı Devran İskan Tolun Woodrow Wilson Harf Devrimi’nin Kürdler İçin Anlamı Mehmet Elbistan Kürtler, Şehir Şehirlileşme ‘Kürt Çalışmaları…’ Zini Gediği Katliamı Kürd Tarihini Kürdlerin Yazması… ‘Kürtlerin Kürt Olmama Hakkı’ II ’Kürtlerin Kürt Olmama Hakkı’ Değinmeler-2 Irkçılık Üzerine Seyid Ahmed Cebari Şengal, Afrin Mustafa Selîmî Kemalizm ve Kürd Ulusal Sorunu Orhan Kotan’ın Şiiri Leylan - II Kürt Meselesiyle İlgili Bir Projen Var mı? Leylan Xwebûn Orta Karadeniz’de Etnisite İlişkileri Alevilik Üzerine… Güvenli Bölge Duvarımızı Yapamadık… Doktor Said Alevilik ve Tarihi Bitlis ve Ahalisi 1916 Kürd Tehciri Bir Diplomatın Anıları Xızır Nasıl Ali Oldu? Kürd Tarihi Üzerine Gözlemler Adıyla Çağırmak Kürdistan’ın Güneyinde Soykırım Kürdlerin Tarihi Milliyetçilik Üzerine Hong Kong, Kürdistan ‘Kürtlerle Türkler’ Ortadoğu’da Devletlerin Kurulması Abdurrahman Qassemlu’nun Katledilmesinin 30. Yıldönümü Üniversitenin Bilim Anlayışında Temel Sorunlar Cumhuriyet, 19 Mayıs 2019 'Özgürlük İçin Sanat' Helsinki’de Sosyal Forum Teknoloji, Bilim, Eğitim Milletler Cemiyeti Döneminde Kürdler/Kürdistan Hewler - Duhok - Zaho Bir Tartışma Üzerine… Dönemin Romanları Eleştirilerin İzinde Rêya Heqîyê (Alevilik) ABD Ziyareti - IV ABD Ziyareti - III ABD Ziyareti - II ABD Ziyareti - I Berlin’de Dersim 37-38 Paneli Başur’da Siyaset Duhok-Hewlêr Gezisi Kürdçe Yasaklarının İşlevi ‘Aleviliğin Doğuşu’ II ‘Kimliksiz Çığlıklar’ Türkiye’de Adalet Arayışları 'Aleviliğin Doğuşu' Kürdlere Soykırım… Moskova’da Kürd Konferansı Cevat Geray’a Sevgi… Bilim Ahlakı Mahallenin Arkadaşları Selahattin Demirtaş’ın Şarkısı Canip Yıldırım Kütüphanesi Devşirmeler ve Devletsizler Dağ Kavmi - II Adaylar… Dağ Kavmi -I Geleceğini Belirleme Hakkı ve Kürdler Farhad Daftary, Şiilik Alevilik Şiizm ‘Türklük Sözleşmesi’ Timure Halil Hakkında … Düşmanlarını Sevindiren Bir Halk… Celal Talabani... Kürdler Zoru Başardı… Bağımsızlık... Güvenlik... Domino Etkisi Referandum-Bağımsızlık Tartışmaları Danimarka Seyahati Sekesûr’da Kürd-Alevi Soykırımı Fahriye Adsay’ın Eleştirileri Üzerine… Bir Kürd... İki Kürd... Üç Kürd Yezda... Ermeniler, Kürdler… Yeni Bir KDP Kurma Çalışmaları Hasta Adam Avustralya Gezisi Hayatımdan Kesitler Birey Toplum İlişkileri Peşmergelik Yüce Bir Değerdir Kaderine Küsmek Kürd Halkının, Kürdistan’ın Başı Sağolsun… Kürdistan’ın Hayırlı Evladı Doktor Said Suriyeli Mülteciler Parlamento Milli Düşünce Sempozyumu Desmond Fernandes Kürtlerin Bulunduğu Ülkeler Bölünemez!... Kürtler Ne İstiyor? Eşkiya 28 Devlet Bağımsız Kürdistan’ı Tanımayacak... Devlet, İslam, Kürdler ve Darbe Pencinarîler II Pencinarîler I Azim... 'Afrika Edebiyatı' Üzerine… Yaresan (Ehl-i Hak) Rêya Heqîyê, Ezdan Zağros’un Ötesine… Süleymaniye Merkez Güvenlik Karargahı 'Peçar Tenkil Harekatı/1927' Üzerine Birkaç Söz İttifaklar Mahmut Yeşil’e Sevgi… Tunceli Kanunu, Getirdiği Esaslar ve Devletin Asimilasyon Planları Yakındoğu’nun İmhası ve Pontus Sorunu Keşiş’in Torunları Dersimli Ermeniler Anlıyorum Ama Konuşamıyorum 1128 Akademisyen Yaşar Kaya Alevilik... Elveda Güzel Vatanım Alevilerin Kitabı Uluslararası Barışı Kurma Çabaları, Kürdler/Kürdistan III Uluslararası Barışı Kurma Çabaları, Kürdler/Kürdistan II Uluslararası Barışı Kurma Çabaları, Kürdler/Kürdistan (I) Komkurd-An Nelson Mandela - Aziz Sancar Barış, Yüzleşme, Müzakere İBV Hewler Temsilciliği 558. Oturma Şengal’i Ziyaret Şengal TBMM Kürdlerde/Kürdistan’da Ana Sorun Özyönetim Üzerine... Norveç Seyahati Alaine Tuoraine’e Eleştiri Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde Yönetim Zaafları Güneşin Krallığı Keyakisar Barzani bir dönem daha görevde kalmalıdır Temel şart Kürdistan Ordusu! Girê Spî'nin Kurtarılması... Üniversitenin Ana Sorunu Mardin: Hüzünlü Kent Alevilik-Müslümanlık Osmanlılar ve Acemler Arasında Kürdler İslam’ın barış, huzur, adalet ve eşitlik anlayışı Kerbela’da son buldu Kürd Kültürü Neden Yağmalanıyor? Kürd Êzidîlerin Azizesi 'Begê' İki Olay Üzerine Düşünceler Barış ve Çözüm Süreci - III Eleştiriler Ev Jin û Mêrê bi Maskê Barış ve Çözüm Süreci - II Murat Bozlak’a sevgiler... Barış ve Çözüm Süreci… Rejim, İslamileşme, Kürdler/Kürdistan Alman Şarkiyatçı Dr. Friç Soykırımlar ve Devletsiz Halklar IŞİD’in Zuhuru Şeyh Ahmet, IŞİD Saldırıları ve Osman Baliç'in Katili Ulusların Kendi Geleceklerini Tayin Hakkı ve Kürdler/Kürdistan Bitlis Anıları, 1960’lı Yıllarda Bitlis’de Yaşam Uluslararası Bitlis Sempozyumu Barzaniler Değinmeler İfade Özgürlüğü ve ABD Türk Siyasal Kültürü Üzerine… Birleşik Krallık, Fransa, Kürdler/Kürdistan Anti-Kürd Uluslar arası Nizam Kürd/Kürdistan incelemelerinde temel soru... Ulus İnşa Sürecinde Dilin Rolü Mustafa Barzani'yi sevgiyle anıyoruz Düşün Hayatında ve Edebiyatta Kurumlaşmalar Yakındoğu’nun İmhası,1915 Ermeni Soykırımı ve Hrant Dink’in Katledilmesi Resmi İdeolojinin Temel Özelliği Roboski – Goyiler Türk-İslam Sentezi ve Kürd Sorunu Kürdistan sorunu her şeyden önce duruş sorunudur Barış
x