Esad Sonrası Dönemin İlk İsrail Hava İndirmesi: Mesaj mı, Vesayet mi?

Suriye’de Beşar Esad rejiminin devrilmesinden bu yana ilk kez İsrail, Şam’ın güneyinde yer alan stratejik Cebel el-Mani bölgesine büyük bir hava indirme operasyonu gerçekleştirdi. Operasyonun resmi gerekçesi, elektronik cihazların ele geçirilmesi ve İran’a ait silah depolarının imhası olarak açıklandı. Ancak operasyonun zamanlaması, kapsamı ve süresi, bunun çok daha geniş stratejik hesaplarla bağlantılı olduğuna işaret ediyor.

İsrail’in operasyonu, üç kritik gelişmeyle aynı döneme denk geldi: Şam Uluslararası Fuarı’nın açılışı, Paris’te yürütülen Şam–Tel Aviv güvenlik görüşmelerinde ilerleme beklentisi ve BM Güvenlik Konseyi’nin Lübnan’daki UNIFIL güçlerinin görev süresini uzatma oturumu. Uzmanlara göre bu eşzamanlılık, operasyonun rastlantı değil, planlı bir güç gösterisi olduğuna işaret ediyor.

Saha kaynakları, İsrail helikopterlerinin operasyon sırasında Süveyda’ya da iniş yaptığını aktararak, Tel Aviv’in başkenti batıdan (Kisve/Der’a hattı) ve güneydoğudan (Süveyda) kuşatma stratejisi geliştirdiğine dikkat çekiyor.

Suriye uzmanı Malik Hafız, “İsrail, geçici otoritenin istikrar gösterisi yapmak istediği bir anda harekete geçerek bu imajı boşa çıkardı. Bu saldırı yalnızca Şam’a değil, Arap başkentlerine ve uluslararası güçlere de bir mesaj: Güney Suriye’de güvenlik dosyası İsrail’in elinde” dedi.

Güvenlik analisti Mahmud İbrahim ise operasyonun “Suriye ordusunun güneydeki mevzilerini zayıflatmayı ve başkent çevresindeki savunma hatlarını esnekliğini kaybetmeye zorlamayı” hedeflediğini belirtti.

Stratejik öneme sahip 1100 metre rakımlı Cebel el-Mani, Şam–Dera otoyolunu (M5) ve Golan sınırlarını gözetim altında tutuyor. Bölgenin İsrail askerlerince kontrol altına alınması, sadece bir elektronik cihaz operasyonu değil; İsrail’in derinlikli müdahale kapasitesinin sembolik ilanı olarak değerlendiriliyor.

Uzmanlara göre bu gelişme, güney Suriye’nin İsrail tarafından fiili bir “güvenlik kuşağına” dönüştürülmesi yolunda atılmış yeni bir adım niteliğinde. Bu durum, geçici otoriteyi sert bir sınavla karşı karşıya bırakıyor: Suriye yönetimi, ülke güneyinde gerçek anlamda egemenlik kurabilecek mi?