Baydemir: Bir halkın referanduma gitmesi neden gayri meşru olsun?

HDP Parti Sözcüsü ve Urfa Milletvekili Osman Baydemir, TBMM Genel Kurulu’ndaki Irak ve Suriye'ye sınır ötesi operasyon konusunda Hükümet'e verilen yetkinin bir yıl daha uzatılmasına ilişkin Başbakanlık tezkeresini görüşüldüğü olağanüstü toplantıda açıklamalarda bulundu.

23.09.2017, Cts - 20:08

Baydemir: Bir halkın referanduma gitmesi neden gayri meşru olsun?
Haberi Paylaş

Osman Baydemir TBMM'de yaptığı açıklamada,3 yıldır ifade etmeye çalışıyoruz; ırkçılık, milliyetçilik, savaş ve çatışma ancak bir toplumun felaketi olabilir. Bir toplumu felaketten çıkarmanın tek yolu barışa, demokrasiye sahip çıkmaktır. Bu tezkere açıkça 40 milyon Kürt halkına düşmanlığın ilanının tezkeresidir.

Kürt halkı tıpkı Türk halkı gibi, Ermeni halkı gibi, Asuri, Süryani halkı gibi, Laz ve Arap halkı gibi bu coğrafyanın asli, onurlu halkı ve sahiplerindendir. Bu coğrafyada Kürt halkının haklı özgürlük, barış, bir arada yaşama talebi karşılanmadıkça, Ortadoğu coğrafyasının tamamı emperyalist hedeflerin tahtası olmaya devam edecektir. Sizler yara oluşturursanız, başkaları elbette bu yaraları kaşıyacaktır.

Bakın bir halkın referanduma gitmesi, yani milletin iradesine başvurması neden gayri meşru olsun? Sizler açısından meşru olan bir hak, Kürt halkı için neden gayrimeşru olsun? Güney Kürdistan halkı Irak Anayasası'nın 140. Maddesi'ne dayanan kimi haklarının hayat bulmamasından kaynaklı Kürdistan Bölgesel Yönetimi, Federal Bağdat Yönetimi ile bir dizi krizler yaşıyor. Bu krizlerin çözümünün de yoludur referandum. Eğer referandum meşru değilse, 16 Nisan’da neden Türkiye’de referandum yapıldı? Eğer bir meşruluk sorunu tartışılacaksa, 88 belediyeye kayyum atandı, milletin iradesi ayaklar altına alındı, bu tartışılmalıdır. Meşruluk zemininden çıkanların, uluslararası zeminde meşruluktan söz etmesinin bir kıymeti olmayacaktır.

Kürdistan bölgesinde yaşayan bütün halklar Asuri, Süryani, Ermeni, Kürt kardeşlerimiz, onların tamamının iradesi neyse, başımız gözümüz üstünedir. İster referanduma gidilsin, ister ertelensin, Kürdistan halkının iradesi neyse, başımız gözümüz üzerindedir.

Kimsenin bir halkın iradesini tehdit etmeye hakkı ve haddi yoktur. Eğer tezkereler, işgaller, sömürü hukuku bir çözüm üretmiş olsaydı, biz bu sorunları çoktan çözmüş olurduk. Hükümet yetkilileri çıkmış diyorlar ki, “Irak’ın toprak bütünlüğü." Böyle bir kriz yok. İbadi ile kriz yaşandığında siz İbadi’ye dediniz ki, “Kürdistan Yönetimi bizim meşru muhatabımızdır ve bütün ticari ilişkilerimizi o yönetim üzerinden sürdüreceğiz”. Ne değişti de o günün dostu bugünün düşmanı oldu?

Her fırsatta toprak bütünlüğünden bahsediyorsunuz. Yahu Allah aşkına, Muhammed aşkına, Ali aşkına, neye inanıyorsanız onun aşkına Ortadoğu’da barış mı var? Ateşe benzin dökmeye kalkıyorsunuz; bu çözüm değildir, çözümsüzlüktür. Ulusların kendi kaderini tayin hakkı evrensel, meşru bir haktır. Bu hak Filistin halkı için, Katalan halkı için, İskoç halkı için ne kadar meşru ise Kürdistan halkı için de anasının ak sütü gibi meşrudur.

Ben Ehmedê Xanî’nin geleneğinden geliyorum. Ne pahasına olursa olsun milletimin bir evladı olarak bilimin, kültürümün sürdürülebilmesi için mücadele ediyorum, suç mu işliyorum? Koşullar ne olursa olsun insan olmak ve insan kalabilmek... Allah aşkına 70 yıldır Kürt halkına yönelik gerek Bağdat, gerek Ankara ve Şam rejiminin uygulamaları itibari ile insanlığı mı kaldı?

Bu tezkerenin kendisi bekaa sorunudur. Bu ülkeyi düşünenler hayır demelidir. Bugün kullanacağınız oylar bu coğrafyayı savaş zemininden çıkarmanın bir adımı olabilir. Parlamentoya çağrı yapıyorum, gelin bu savaş tezkeresine, Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren kindarlığa hayır diyelim.

Bu parlamento ulusların kendi kaderini tayin hakkı temelinde kurulmuştur. Bağımsızlık benim karakterim diyorsunuz. O zaman kardeşimiz dediğiniz Kürt halkı için niye karakteriniz bağımsızlık olmuyor?

Kaldı ki, referandum sonucunda hangi karar alınacağı daha belli değil. Neden Güney Kürdistan Hükümeti burası için bir tehdit olsun? Neden Rojava Kürdistanı burası için bir tehdit olsun? Tek bir çakıl taşı dahi Suriye’de, Rojava’da yaşayan Kürt halkı tarafından bu ülkeye atılmamıştır. Bu ülkenin ithalatını en çok yaptığı coğrafyadan birisi Güney Kürdistan’dır. Bu tezkereyi bugün getirmek tehdittir, bu tehditten sadece HDP incinmiyor. Bu parlamentodaki tüm partilere oy vermiş olan Kürtler bunu bir tehdit, hakaret olarak görüyor. İşte bölünme budur.

Nerina Azad
Bu haber toplam: 6159 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:03:53:44
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x