Diyarbakır\'da da bir şubesi bulunan KURD-TEK Kamuoyu Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Rojhan Çetinkaya 1 Kasım 2015 seçimine ilişkin bir anket çalışması yaptırmış.
2-15 Eylül tarihleri arasında, 16\'sı büyükşehir, toplam 29 kentte, 5348 seçmenle yüz yüze gerçekleştirilmiş bu anket. İşte ortaya çıkan sonuç:
AKP yüzde 38.48, CHP yüzde 26.66, MHP yüzde 17.52, HDP 14.59, diğer 2.75...
İlginç tesbitler de ortaya çıkmış bu çalışmada:
\"Elde ettiğimiz verilere göre özellikle 3-8 Eylül tarihleri arasında seçmende ciddi bir dalgalı değişkenlik gözlemledik. Kararsız seçmenin en yüksek oranının bu tarihler arasında olduğunu gördük. Neredeyse günlük değişkenliklerin olabileceği bir süreç yaşanmakta. Siyasi partilerin durumunu incelediğimizde, en istikrarlı seçmenin HDP’de olduğunu da net olarak izledik. Doğu ve Güneydoğuda HDP\'nin oylarında ciddi bir yükselme var. Ülkenin batısında kısmen kaybettiği oyları Doğu ve Güneydoğu bölgelerinden gelen oylar ile geri kazanmakta. CHP’li seçmenlerin, partilerinden güçlü bir çıkış beklentisinin 1 Kasım seçimlerinde de yaşanmayacağını söyleyebiliriz.\"
Anket çalışmasında MHP seçmeninin kafasının her zamankinden daha fazla karışık olduğu ortaya çıkmış. Partisinin kararının aksine seçim hükümetine katılan Tuğrul Türkeş\'in ihraç edilmesi, ardından da Türkeş\'in \"Partimi iktidara taşıdım\" açıklaması MHP tabanında daha sert rüzgarın esmesinin önünü kesmiş.
Anket sonucu elde edilen verilerden biri de AKP\'ye ilişkin:
\"Seçmenin AKP’den uzaklaşmasını tetikleyen onlarca sebepten, kendini daha fazla hisettiren sebep; Toplumsal barışın sağlanması adına tüm imkanlara sahip olmasına rağmen, giyilen kefenin inandırıcılığını yitirmiş olmasıdır. Kaldı ki, ülkeyi erken seçime götüren siyasi partilerin geçmişte, yüzde 8 ile 10 arası puan kaybettiğini aşikardır. Benzer bir çok sebep olmasına rağmen, AKP’de yaşanan ve yaşanacak kayıpların oranı, AKP için seçmenin hep bir şans tanıması olarak değerlendirilmelidir.\"
Çetinkaya, \"Partilerin aday profillerinin netleşmesi sonrası 1 Kasım seçimlerine ilişkin bir kamuoyu yoklaması daha yaptıracağız\" diyor da, \"Sonuçlar böyle çıkmaya devam ederse acaba Türkiye 1 Kasım\'da sandık başına gidebilecek mi?\" diye sormaktan kendisini alamıyor insan