Sıçrayamayan Çekirge
“Türkiye Türklerindir” logolu gazetenin yazarlarından Fatih Çekirge, bu sabah CNN Türk’te yayınlanan bir programa katılarak gazetesinin özüne uygun davrandı, ne kadar acar bir gazeteci olduğunu bir kez daha gösterdi. Hendekler konusunda konuşurken lafı Güney Kürdistan’a getirerek “Kuzey Irak’ta demokrasi mi var? Seçimler mi yapılıyor? Varsa yoksa Barzani ve aile çevresi. (...)“ diye yumurtladı. (Bu arada Bölge Başkanı Mesud Barzani’nin giydiği Kürd kıyafeti ve başına bağladığı “cemedan” ile alay eden Fatih Çekirge iflah olmaz bir Kürd düşmanı olduğunu da gösterdi.)
Şimdi neresinden başlamalı?
Şoven Çekirge’ye, “daha iki yıl önce Güney Kürdistan’da genel seçimlerin yapıldığını, İslami partilerden komünistlere kadar geniş bir yelpazede yer alan siyasi parti ve gurupların seçimlere katıldığını söylersem yüzü kızarır mı, yoksa “çok şükür yağmur yağıyor” mu der?
Çekirge efendi, Güney Kürdistan’da etnik kimlikli partilerin, örneğin Türkmen ve Asuri partilerin bulunduğunu ve siyasi faaliyetlerini yürüttüklerini, kendi kimlikleriyle seçimlere katıldıklarını, Güney Kürdistan Parlamentosu’nda Türkmen, Asuri ve Ermeni gibi etnik guruplara kota ayrıldığını bilir bilmesine de, efendilerine hizmette kusur etmemek için mesleğine ihanet etmekten çekinmez.
Çekirge efendi “Kuzey Irak’taki yapıyı Türkiye’de kuramazsınız” da diyor. Elhak doğru söylüyor. Elbette şu anda Türkiye’de, Kürdistan Bölgesi’nde olan çok kültürlü, çok kimlikli yapıyı kuramazsınız. Dinlerin ve etnik kimliklerin inkarı üzerine inşa edilen resmi devlet ideolojisi buna müsaade etmez. Güney Kürdistan’ da Kürtçe, Arapça, Türkmence, Süryanice ve Ermenice resmi dil olarak kabul edilmiştir ve bu dille eğitim yapılır. Çekirge efendi doğru söylüyor, Türkiye’de yaşayan etnik guruplar, kendi dilleriyle eğitim yapamazlar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başbakan iken Kürd politikacılarına “hakaret” amacıyla kullandığı Zerdüştilik Güney Kürdistan’da bir inanç sistemi olarak kabul edilir ve sayıları üç yüzü geçmeyen Zerdüştilere Diyanet ve Vakıflar Bakanlığı bünyesinde genel müdürlük oluşturulurken, Türkiye’de sayıları 20 milyona varan Alevilerin asimile edilmesi için devletin tüm olanakları seferber edilir, canla başla çalışılır, Alevilere yeni kimlikler biçilir.
Elbette Güney Kürdistan’daki çok kültürlü ve kimlikli yapıyı şu anda Türkiye’de kurmak mümkün değil. Bu doğrultuda çaba sarfedenlerin karşısında dini ve etnik kimliklerin inkarı üzerine kurulu resmi ideoloji ve savunucuları Çekirgeler çıkar ve gerçekleri tersyüz etmekten geri kalmazlar.
Ama tarih de Çekirgeler ve savunucusu oldukları inkar ve asimile üzerine kurulu tekçi sistemin aleyhine, Güney Kürdistan gibi kültürel ve etnik kimliklerin kabulü üzerine inşa edilen çok sesli, çok renkli yapıların lehine ilerler...
