K24’e konuşan YNK Kerkük Teşkilatı Sorumlu Yardımcısı Cemal Şükür, “Tüm Kürdistan güçlerinin Kerkük’e dönmesinden memnuniyet duyarız özellikle de PDK’nin. Çünkü PDK’nin yokluğunda hem Kerküklüler hem de Kürtler’in kayıpları büyük oldu” ifadelerini kullandı.
PDK’nin Kerkük’ten çekilmesinin İl Meclis üyeleri üzerindeki baskının artmasına neden olduğunu belirten Şükür, “Kerkük’te Kürt bir valinin işbaşına gelmesi gerekiyor. Hem Kerküklülerin hem de Kürtler’in kazanımlarını yeniden elde etmesi için PDK’nin kente dönüp siyasi faaliyetlerine kaldığı yerden devam etmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
YNK’li Şükür, şunları kaydetti:
“16 Ekim’den sonra Kerkük ve Kürdistan idaresi dışındaki Kürdistani bölgelerde yaşayan Kürtler kazanımlarını önemli oranda kaybetti. Bundan dolayı PDK’nin kente dönmesini büyük bir memnuniyetle karşılarız. Kürt bir valinin seçilmesi için İl Meclisi toplanmalı.”
140'ıncı madde
Baas rejiminin devrilmesinden sonra Erbil ile Bağdat, Irak Anayasası’na, “tartışmalı bölgeler” olarak nitelendirilen bölgelerin geleceğinin, yapılacak nüfus sayımı ve referandumla belirlenmesi gerektiği maddesini ekledi.
Ancak, Kürtler’in bütün ısrarına rağmen bu madde Bağdat yönetimi tarafından uygulanmadı.
Yine anayasaya göre, bu bölgelerde güvenliğin, peşmergeler ile Iraklı güçler tarafından sağlanması gerekiyor. 2003’ten sonra uygulama bu şekilde oldu ancak IŞİD’in 2014’te ortaya çıkmasıyla Iraklı güçler Kerkük dahil bu bölgelerden kaçtı.
Terörle mücadele süreci boyunca Peşmerge Güçleri bütün bu bölgelerde güvenliği tek başına sağladı.
25 Eylül 2017’de yapılan Kürdistan bağımsızlık referandumuna Kerkük İl Meclisi de oy çokluğuyla katılma kararı almıştı.
Kerkük İl Meclisi ayrıca, Irak bayrağının yanısıra Kürdistan bayrağının da resmi kurumlarda bulundurulmasını kararlaştırmıştı.
Bu gelişmelerden sonra Bağdat yönetimi, 16 Ekim’de ordu birlikleri ile Haşdi Şabi’yi Kerkük ve diğer bölgelere saldırttı. Sözkonusu bölgeler o tarihten bu yana Iraklı güçlerin denetiminde ancak özellikle son dönemlerde bölgede güvenlik açığının yaşanması ve IŞİD’in saldırıları tedirginliğe yol açmış durumda.