Gazete Habertürk'ün haberine göre, Çin'deki 70 bin hastanın verileri, kalp ve damar rahatsızlıkları bulunanların ölüm oranı genel nüfusa kıyasla çok daha yüksek. Kalp ve damar hastalıklarından muzdarip kişilerin koronavirüsle enfekte olduktan sonra yaşamlarını yitirme oranı yüzde 10.5. Yani ölümcüllük bakımından ilk sırada kardiyovasküler rahatsızlıklar var.
Listenin ikinci sırasında ise, yüzde 7.3'le diyabet hastaları var. Ardından da yüzde 6.3 ile kronik akciğer rahatsızlığı bulunanlar ve yüzde 6 diyabetik hastalıkları bulunanlar sıralanıyor. Son sırada ise, yüzde 5.6 ile kanser hastaları yer alıyor.
Türk Kardiyoloji Derneği yönetim kurulu üyesi Prof. Ertuğrul Okuyan, hastalığın kardiyovasküler özelliklerinin de dikkate alınmaya başlandığını belirtti ve ekledi:
"Daha önceki SARS 2002–2003 ve Middle East Respiratory Syndrome (MERS) salgınlarından çok daha uzun bulaştırıcılık süresi olan ve klinik gidişi hakkında yeterli deneyime sahip olunamadan kapımıza dayanan bu yeni klinik tehditle ilgili bulgular genelde solunum sistemine ait olsalar da, hastaların bir kısmında kardiyak hasar bulguları görülmesi üzerine hastalığın kardiyovasküler özellikleri de dikkate alınmaya başlandı."
"Yaşlılar, hipertansiyon, kalp ve damar hastalıkları veya diyabet gibi altta yatan tıbbi sorunları olanların ciddi hastalık geliştirme olasılığı daha yüksek" yorumunu yapan Okuyan, Çin'in 70 bin hasta ile ilgili raporuna dair şu detayları aktardı:
"Büyük çoğunluğu yani yüzde 87'si 30–79 yaş aralığında olan hastaların toplam olgu ölüm hızı yüzde 2.3’dür.
Ölüm oranı 70–79 yaş arasında yüzde 8,
80 yaş ve üzerinde ise yüzde 14.8’dir.
Öncesinde eşlik eden hastalıkları olanlarda ölüm oranları genel popülasyona göre daha yüksek; kardiyovasküler hastalığı (KVH) olanlarda yüzde 10.5,
Diyabetiklerde yüzde 7.3,
Kronik akciğer hastalığı olanlarda yüzde 6.3,
Hipertansiyonu olanlarda yüzde 6,
Kanser hastalarında yüzde 5.6 olarak gerçekleşti."
