Rusafa'daki son saldırılar, örgütün savaş taktiklerinde, ülkenin doğusunda yaşanan gerginlikten yararlanarak büyüyen bir gelişmeye işaret ediyor
Stratejik alan
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, makineli tüfeklerle donanmış örgüt mensuplarının Rakka-Humus üçgenindeki Rusafa çölünde yayılmış askeri mevzilere düzenlediği saldırı sonrasında Milli Savunma'ya bağlı düzenli ve yardımcı kuvvetlerden 34 askeri mensubun öldürüldüğünü bildirdi.
Doğuda Deyrezzor, kuzeyde Rakka ve Humus ili ile komşu olan Rusafa, düzenli güçler ile aşırılık yanlıları arasındaki çatışmalara sahne oluyor.
Dikkatler, örgütün stratejik çöl konumunu, Suriye çatışmasının tüm taraflarınca kontrol edilen bölgelere doğru ilerlemek için hayati bir alan haline getirerek nelerden yararlanabileceğine çevriliyor.
Bir yanda düzenli kuvvetler, onları destekleyen güçler, Rusya ve İran müttefikleri, diğer yanda ABD önderliğindeki IŞİD ile mücadeleye yönelik uluslararası koalisyonun güçleri ve Demokratik Suriye Güçleri (DSG) yer alıyor.
Gözlemciler bu son saldırıyı bugüne kadarki en şiddetli saldırı olarak değerlendirdi.
Bu, Mart 2019'un ortasında Deyrizor'un doğu kırsalındaki El-Bağuz bölgesinin çökmesinden bu yana IŞİD'in savaş taktiklerinde giderek artan bir gelişmeye işaret ediyor.
Bu saldırı, tüm tarafların ve uluslararası toplumun, 7 Ekim 2022'de Gazze savaşının patlak vermesinden dolayı meşgul olduğu bir dönemde gerçekleşti.
Bu süre zarfında, Hamas'ın Aksa Tufanı operasyonunu başlatmasıyla, güney Lübnan'dan doğu Suriye'ye kadar birçok alanda çatışmalar genişledi, özellikle Amerikan kuvvetleri ile Tahran yanlısı gruplar arasındaki çatışmaların merkezi olarak görev yaptığı bir dönemde tüm bunlar gerçekleşti.
IŞİD saldırısı
Bu arada Kudüs Tugayı'na bağlı özel kaynaklar, El Tayba, Rasm El Kum ve Vadi El Latum'a doğru uzanan bölgelerdeki askeri noktalara 8 Kasım günü IŞİD militanları tarafından saldırı düzenlendiğini bildirdi.
El-Kuds Tugayı adlı askeri birliğin, IŞİD üyeleri tarafından gerçekleştirilen saldırıya karşı roketler, ağır ve orta silahlarla verdiği karşılık ve saldırının ardından militanların büyük kayıplarla geri çekilmesi dikkat çekiyor.
Saldırının, örgüt üyelerinden ikisinin bir gün önce Fethetu Manşar bölgesindeki bir aracın karadan yerleştirilen mayına çarpması sonucunda hayatını kaybetmesinin ardından gerçekleştiği bildirildi.
El-Kuds Tugayı, çoğunluğu Suriyeli Filistinlilerden oluşan bir askeri birliktir ve rejim güçlerinin bir parçası olarak hareket eder.
Suriye'deki savaşın başlamasıyla birlikte, özellikle başkent Şam ve Halep'teki Filistin kamplarını koruma ve geri alma rolü üstlendi.
Son zamanlarda, faaliyetlerini çoğunlukla çöl bölgelerine yoğunlaştırdı ve radikal örgütlerle mücadelede aktif hale geldi.
Saha kaynakları, IŞİD'in yeni askeri teçhizat tedarikine sahip olduğunu ve çatışan tarafların askeri yeteneklerini geliştirmek için çölde yaşanan çatışmalarla meşgul olmalarından yararlandığını öne sürüyor.
Örgütün yeni lideri Ebu Hüseyin el-Kureyş'in gelişiyle birlikte yayınlarını durdurmadığına, uluslararası toplumun inandığı gibi hâlâ çatışmanın kalbinde yer aldığına ve geri çekilmediğine dair siyasi mesajlar var.
IŞİD neden hala orada?
Gözlemcilerin örgütü genişlemeye ittiğine inandıkları ek faktörler var.
Bu faktörler arasında, örgütün bölgenin doğasını bilmesi ve kendi düşüncelerinin bölgedeki geniş kaotik ortamda destek bulması yer almıyor.
Ayrıca, örgüt yol kenarlarına mali haraçlar koyuyor, silah altında hakimiyetini kuruyor.
Ayrıca askeri ve sivil araçlara yönelik sürekli saldırılar gerçekleştirmekte, yerini gizlemek için suç örgütlerinin savaş taktiklerini kullanıyor.
Bu çerçevede, 10 Ağustos'taki toplu taşıma araçlarına yönelik en şiddetli saldırılardan birini gerçekleştirirken onlarca kişi hayatını kaybetti.
Uluslararası koalisyonun IŞİD ile mücadelesinin ağırlıklı olarak Suriye'nin doğusundaki direniş eksenine yoğunlaştığı bir dönemde, Rus güçleri, Suriye'deki muhalif bölgeleri hedef alarak 8 Ekim'den bu yana kuzeybatıdaki çatışma bölgelerine odaklandı.
Rusya'nın Suriye'deki Uzlaşma Merkezi başkanı Vadim Kullit, "Rus ve Suriye kuvvetlerinin, 34 saha komutanı dahil olmak üzere 200 militanı hedef aldığını" doğruladı.
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ise ABD Hava Kuvvetlerinin, Amerikan personelini hedef alan saldırılara tepki olarak Suriye'nin doğusunda İran'la bağlantılı bir silah deposuna baskın düzenlediğini duyurdu.
Bu sırada, Suriye'nin sokaklarında, neden IŞİD örgütünden hala kurtulamadıklarına dair sorular soruluyor.
Örgütün çöküşünden önce Suriye ve Irak'ta 240 bin kilometrekarelik bir alanı kontrol ettiği düşünüldüğünde, örgüt mensuplarının çoğunun bataklıklarda, mağaralarda ve çeşitli yeraltı sığınaklarında saklandığına dair bilgiler var.
Bu durum, 12 yıl önce Suriye'deki savaşın başlamasından bu yana ülkede görülen en tehlikeli aşırı gruplardan biri olarak tehdidin gün geçtikçe artmasına neden oluyor, bölgedeki her gerilimle birlikte tehlike seviyesi yükseliyor.
Haberin kaynağı için tıklayın...