Söz konusu yasa, 329 kişilik Irak Meclisi'nde 275 vekilin katıldığı oturumda perşembe günü oybirliğiyle onaylandı. Buna göre İsrail'le ilişki kurmak ve normalleşmenin yanı sıra işbirliği yapmak da "suç" olarak görülüyor. İsrail'le siyaset, diplomasi ve güvenlik konularında anlaşma yapanların cezası "müebbet hapis" ve "idam" olarak belirlendi.
Meclisten yapılan açıklamada, yasanın "halkın iradesinin gerçek yansıması" olduğu savunuldu.
Sadr Hareketi lideri Mukteda Sadr, yasanın geçmesinin ardından halka sokaklarda kutlama çağrısı yaptı. Bağdat'ta toplanan yüzlerce kişi de İsrail karşıtı sloganlar attı.
İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lior Haiat, "gerçeklikten uzak" diye nitelediği yasanın "Irak ve halkını tarihin yanlış tarafında konumlandırdığını" savundu.
Kararı kınadıklarını belirten Haiat, şöyle konuştu:
Ortadoğu'daki değişiklikler ve İsrail'le Arap devletleri arasında bölge halklarına hem istikrar hem de refah getiren barış ve normalleşme anlaşmaları, Ortadoğu'nun geleceğidir.
İsrailli diplomat, "nefret ve kışkırtma yolunu seçen liderlerin ilk başta kendi halkına zarar verdiğini" söyleyerek Irak halkına, "bu aşırı duruşa" destek vermeme çağrısı yaptı.
ABD Dışişleri Bakanlığı da yasanın "antisemitizmi körüklediğini" savunarak dün Irak'ı kınadı.
Eski ABD Başkanı Donald Trump'la hem damadı hem de başdanışmanı olan Jared Kushner'ın öncülüğünde Birleşik Arap Emirlikleri, Fas, Sudan ve Bahreyn, İsrail’le anlaşarak diplomatik ilişki kurma adımları attı.
İsrail'in Arap ülkeleriyle ilişkilerini normalleştirme süreci 2020'ye kadar Mısır ve Ürdün ile sınırlıydı. 1979'da Mısır, 1994'te de Ürdün, İsrail'i resmen tanıyan anlaşmalar imzalamıştı.
Irak, 2020’de imzalanan İbrahim Anlaşmaları’na karşı çıkıyor.
