Depremde yıkılan binaların genel olarak 2000 yılı öncesine ait olduğuna vurgu yapılırken, "Sivas ve çevresi, Malatya ve çevresi, Antep'in güneyi ve Suriye, Hatay ve çevresi, batıda ise Aksaray'a kadar gerilim artımının olması nedeniyle deprem riskini yüksek olduğu söylenebilir” denildi.
Dokuz Eylül Üniversitesi'nde görev alan uzmanlar raporda, depremlere ait saha gözlemleri, sismolojik ve jeodezik veriler ile oluşan bina hasarlarına ilişkin bulgu ve değerlendirmelere yer verdi. Depremden etkilenen illerde 9 binden fazla bina incelenerek oluşturulan raporda, genellikle 2000 yılı öncesi binaların yıkıldığına dikkat çekildi.
DEÜ Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği, Jeofizik Mühendisliği ve Jeoloji Mühendisliği bölümleri ile Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DEÜ-DAUM) bilim insanları tarafından hazırlanan 72 sayfalık raporda, depremlere ait saha gözlemleri, sismolojik ve jeodezik veriler ile oluşan bina hasarlarına ilişkin bulgu ve değerlendirmelere yer verildi.
Raporda, belli bölgelerdeki deprem risklerine de dikkat çekilerek, “Coulomb gerilimi diyagramının kırmızı renkli bölgelerine karşılık gelen Sivas ve çevresi, Malatya ve çevresi, Antep'in güneyi ve Suriye, güneybatıda Hatay ve çevresi, batıda ise Aksaray'a kadar gerilim artımının olması nedeniyle deprem riskini yüksek olduğu söylenebilir” denildi.