Erdoğan Çin ziyareti öncesi havaalanında açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'a 16-17 Mayıs tarihlerinde ABD'de Trump'la yapacağı görüşmeye ilişkin soru yöneltildi. Erdoğan, ABD'nin YPG'ye ağır silah vermesi ve Suriye gündemleriyle ilgili görüşmeler yapacaklarını ifade ederek şunları söyledi:
"Bildiğiniz gibi bu ara bir öncü ekibi ABD'ye göndermiştik ve bu sorunuzdaki içeriği ihtiva eden konularda bazı ön görüşmeleri yaptılar, heyetimiz döndü. Şimdi biz en üst düzeyde sayın Trump'la bu görüşmeleri yapalım istiyoruz, nokta mesafesinde olacak bizim görüşmemiz. Neleri görüşeceğiz derseniz, şu ana kadar yazılı görsel medyada yer alan bütün ifadeleri ve yaklaşımları çok da önemsemiyorum.
'ABD Geçiş Süreci Yaşıyor'
Şu an ABD hala geçiş süreci yaşıyor, bunu görüyoruz. Biz de çok daha hassas olmalıyız. Ama bizim bütün temennimiz şu anda ABD'den önce gelen bazı işlemler var, işte bunlar YPG'ye verilen silah destekleri. Bunlar ağır silahlar, sıradan değil, belgeleri var, kendileri de kabul ediyor.
Bu tabii bizim ABD'yle olan stratejik ilişkilerimize, stratejik mutabakatımıza ters düşen gelişmeler. Biz bunların olmasını asla arzu etmeyiz, bunları ifade edeceğiz. Bir terör örgütü hedefe konularak onu bir başka terör örgütüyle yok etme politikası bana göre ideal bir siyaset anlayışı değildir. Bu bölgede DEAŞ'la mücadeleyi en üst düzeyde veren biziz. Hepsi işin lafını yapıyor, Türkiye olarak biz içeride ve dışarıda bu işin icraatını yaptık.
'Tehdit Bizeyse Başkalarına Ne?'
Bu DEAŞ, PKK, PYD, YPG olabilir, tüm terör örgütleriyle, hepsiyle bu mücadeleyi amansız bir şekilde verdik. Şimdi malum Irak'ta bir operasyonumuz oldu, Telafer ve Sincar bu bölgelerde. Ama dedik ki bir gece ansızın gelebiliriz. Bu bölgede ne ABD'ye ne Rusya'ya tehdit var, tehdit bize. Peki tehdit bizeyse başkalarına ne? Eğer iyilik yapacaklarsa ABD'yle biz NATO'da beraberiz. NATO'da ittifak olduğumuz böyle güçlü bir ülke güçlü bir ortağıyla farklı adımları bizimle atmalı.
Asla terör örgütünü ABD'nin yanına yakıştıramıyoruz. Aynısını sayın Putin'e de söyledim, Rusya'ya da yakıştıramıyoruz. Birlikte hareket edeceklerine inanmıyoruz. Dolayısıyla bu ziyaretimizde ben bunların büyük ölçüde hallolacağına inanıyorum. Gelen bilgileri dedikodu mesafesinde görmek istiyorum. Bu ziyaretin de inşallah kırılma noktası olacağını düşünüyorum."
