Aziz Yağan: TED Diyarbakır Koleji’nde türkçecilik ve linç

1 Ekim 2025 - 11:46
1 Ekim 2025 - 11:46
 0
Aziz Yağan: TED Diyarbakır Koleji’nde türkçecilik ve linç

TED Diyarbakır Koleji Türk Dil Bayramı için bir video hazırlamış. Yayınlanan videoda günümüz giyimli öğrenciler ellerinde dövizle okul içinden bahçeye yürüyüp bir alanda toplanıyor ve bu gruba padişah giyimli bir öğrenci Karamanoğlu Mehmet Bey’in 13 Mayıs 1277’de yayınladığı fermanda geçen şu sözleri okuyor: ‘Bundan sonra divanda, dergahta, çargahta, meydanda ve mecliste Türkçeden başka dil kullanılmayacaktır.’

Bu fermandan 601 yıl sonra Osmanlı Meclisi 1876 tarihli anayasa ile Türkçeyi resmi dil yapmış, imparatorluk çalışanı her bir personelin Türkçe konuşmasını mecburi kılmıştır (https://www5.tbmm.gov.tr/develop/owa/genel_kurul.cl_getir?pEid=92471). Türkçeleştirmenin (ve ardından Türkleştirmenin) başlangıcı olan bu adımları Ali Emiri, Namık Kemal, Abdullah Cevdet ve Ziya Gökalp desteklemiştir. 1923 ila 2012 aralığında Türkçeden başka yerleşik her anadili ağır asimilasyona uğratılmıştır. 1982 Anayasası’nda Türkçeden başka diller yasaklanmıştır. 2012 yılında Kürdce anadili seçmeli ders kapsamına alınarak kısmi iyileşme sağlandı ancak 13 yıldır daha ileri iyileştirmeler yapılmadı. Yok saymaya Kürdlükten önce Kürdce ile başlayan devletin bu kararlı, acımasız, kesintisiz politikasının travmasını 2025 Diyarbakır’ında TED koleji bu video ile tetikledi.

TED Diyarbakır kolejinde bir ya da birkaç öğretmenin bu tekçi dil politikasına destek vermesi, bunu öğrencilerine de benimsetmeye çalışması; dahası, bunu video ile kamuoyuna da duyurması Kürd toplumunu tedirgin etti. Elbette videoda çocuklarımızın yer alması da pedagojik olarak sorunlu. Ebeveynlerinin yazılı izniyle mi öğrenciler videoda görünür kılınmışlar bilinmiyor. Diyarbakır TED Kolejinde Türkçeciliğin ve Türkçülüğün tarih bilincine sahip ve uygulanmasının peşinde birkaç öğretmenin cüreti de ayrıca tedirgin edici. Umarız bu öğretmen ya da öğretmenler işini kaybetmez, hatasını anlar ve tekleştirici politikaya karşı aktif tavır alır.

Birçok ülkede bir değer olan ve başarıyla uyguladığı çok dillilik binlerce yıldır bölgemiz ve kentimizde de varlığını devlet politikasına direnerek devam ettiriyor.

Ancak videonun ardından Diyarbakır TED Kolejine linç kampanyası başlatıldı, boykot çağrıları yapıldı. Kimi basın, parti, meslek odası, siyasi kişiler, STK olayı kınadı. Bir milletvekili TBMM’de soru önergesi verdi.

Okul yönetiminin özür dilemesi ise (https://amidahaber.com/diyarbakir/diyarbakir-ted-kolejinden-aciklama-anadile-saygiliyiz-221304h) tepkileri dindiremedi
Meslek odası ve sivil toplum çalışmalarında aktif olan bu okulun kimi sahiplerinin Kürtçe hassasiyeti ve emeği görülmek istenmedi (Kürdceye dair açıklamalar, birkaç yıldır Kürdce seçmeli dersleri özendirmek için dersi seçen öğrencileri tebrik etmek için hediyeler verilmesi).

Diyarbakır TED Kolejinde Kürd öğretmenlerin, öğrencilerin ve ebeveynlerin de bu video ile sarsıldığı umursanmadı.

Kimi öğrencinin videoya emek verdiği ya da emek vermese de sessiz kaldığı için sonraki yıllarda utanç duyabileceği, utancının artacağı umursanmadı.

Kentimiz ve bölgemiz bireyleri, kurumları öğrencilerin yani ‘çocukların’ merkezde olduğu ya da etkilendiği bu tür sorunlu durumlara utandırıcı ya da linççi yaklaşmak yerine yapıcı, uyarıcı ve kazanıcı bir eleştirellikte olursa toplumca bu süreçlerden demokratikleşerek, ortak değerleri sahiplenerek ve güçlendirerek çıkarız.

Günümüzde Kuzey Yıldızı Vakfı’nın eğitim bileşeni haline gelen Diyarbakır Eğitimi İzleme ve Reform Girişimi (DİERG) 3 yıl önce Diyarbakır TED, Ortadoğu ve Bahçeşehir kolejlerinde tüketim üzerine çalışma başlattı. Bu üç okul da öğrencileri ve DİERG ekibini özgür ve güvenli bir ortam sağlayarak tanıştırdı ve işbirliği içinde çalışmalarını teşvik etti. Bu süreçte işleyişini ve politikalarını yakından tanıdığımız bu üç okul da çoğulculuğa, kapsayıcılığa, hoşgörülüğe aykırı uygulamalara rastlamadık. Bu okullardan sadece Ortadoğu Koleji geçen yıl Kürdce seçmeli dersleri başlattı. Belki bu video Bahçeşehir ve Diyarbakır TED kolejlerini ve bölgedeki diğer her bir kolejdeki 5, 6, 7 ve 8. sınıf öğrencilerinin de blok halinde Kürdce seçmeli ders tercihinin vesilelerinden biri olur.

Bölge ve bölge dışında Zazaca ve Kurmanccayı içeren Kürdcenin itibarını ve dokunulmazlığını korumak her bireyin dikkati, hassasiyeti ve çabası ile olur. Kürdceye karşı yapılan iç ve dış yanlışlara, yok saymalara, ihmallere, saygısızlıklara, tahammülsüzlüklere itiraz ederken çocukların etkilenmeyeceği ya da en az etkileneceği yaklaşım ve söylemi aramak gerekiyor. Yaklaşık yüz yıl süren (ve son 13 yılda kısmi iyileşme sağlanan) Kürdcesizlik baskısı kimi bölge bireylerinde de komplekse, yabancılaşmaya sebep oldu ve benimsedi. Kürdceye iç ve dış direnç illa kırılacak ve Kürdce resmi dil olacaktır.

Seçmeli Kürdce dersini, seçilmesi için çalışma yapanları ve tercih edenleri değersizleştirenler, utandırmaya çalışan kimi kişi, meslek odası, stk ve parti Kürdcenin resmi dil olmasının ve anadilinde eğitim başlamasının gecikmesindeki paylarını sorgulamalıdır. Sonuçları itibarıyla devletin Kürd dil politikasıyla örtüşen bu yaklaşımın terk edilmesi sonucunda Kürdce bölgemizde daha da güçlenecektir.

Diyarbakır TED Koleji videosu Kürdün bilinç altındaki Kürd dil yasağı zulmüne, çekilen eziyetlere ve resmi dil yapılmamasına dair tepkiyi de içeriyor olabilir. Bu haklı ve telafi bekleyen karmaşık tepkiyi içe dönük yıpratıcı şiddet olarak, linç fırsatı olarak kullanmak, yürütmek yerine Kürdcenin her bir okulda seçmeli ders olarak tercih edilmesi için çalışmalar yapabiliriz.

 

 

Bu haber toplam 1399 kişi tarafından görüldü.
Son güncellenme: 13:47:14