Dersim Nerede ya da Dersim Neresi!?

Dersim'e dair, tartışmalar uzun zamandır polemik konusu edilir. Ancak Dersim'in asıl tarihinden koparılarak, operasyonların, jenosid politikaların çerçevesine indirgeyerek tanımlamak hoş değil. Bu nedenle kısa bir not düşmek zaruri oldu. Değerlendirmeniz temennisi ile.....:
Dersim neresi?
Dersim, Fırat'ın su aldığı havzanın tamamıdır... Tarihte Dersim'in idari merkezleri, Çemişgezek, Kiğı, Hozat, Erzincan, Erzurum olarak zaman zaman değiştirilmiştir. Ancak Dersim halkı nezdinde ağırlıklı olarak Çemişgezek ve Hozat öne çıkmıştır.
Dersim'i, 1936'da Tunç Elli isimli kıyım sonrasında, T.C.nin bir operasyon ve soykırım kurumu Umumi Müfettişlikler tarafından "vilayet" olarak ilan edilen askeri karargah sınırları Bingöl, Elazığ, Erzincan, Sivas Tunceli sınırlarına göre yapılan tasnife göre "Tunç-elli" denilen yer değildir.
Dersim; Avareş (Karasu), Munzur, Pêrî, ve Murat nehrinin su aldığı ve Yukarı Fırat havzası da denilen bölgedir. Bu bölge, eyalet olarak da isimlendirilen dağlar, vadiler, ovalar, yaylalar vs. tüm coğrafya Dersim'dir.
Burada yaşayan herkes Dersimlidir.
Dersim'i, 1936'dan önce ismi bile olmayan Umumi Müfettişlik kurumunun vilayetlere bölüp Tunceli, Bingöl, Elâzığ vs.den ibaret ya da bu jenosidal algının tasnifi ile bakmak, görmek, Dersim'den habersiz olmaktır. Zira bu algı Dersim'in ismini sonuçta yasaklayan, yok sayan ve bu ismi kullananları işkence ve sorgulamalara çeken zihniyettir.
Dersim'de yaşayan aşiretler, Kürdistan'ın diğer yerlerinden de yaşar. Lolan, Heyderan, Demenan, Balaban, Şadiyan, İzolan, Butikan, Xiromekiyan, Mieliyan vs. bütün bu aşiretlerin her birinin bir kolu başka başka alanlarda Zazaki, bir kolu Kurmançki ve hatta bir kısmı Sorani ve farklı lehçeler konuşur... Aynı şekilde bu aşiretlerin her birinin bir kısmı Müslüman, bir kısmı Rêya Heqîyê, bir kısmı Êzdi ve farklı inançlara mensup olmuştur.
Kürt toplumunun lehçe ve inancı ile tarihi hakkında kapsamlı bilgi sahibi olmadan, böyle fikir sunmak, misyoner ya da farklı etkilerle yanılgı yaratan yayınlar, yanlış sonuçlara götürür...
İran’ın yayılma siyasetinin aracı edilmiş Erdebil Teknesi'nin Şia etkisini Yakın ve Orta Doğu'da yaydığı bilinir. Buna mukabil ve karşı Osmanlı Devleti'nin, Şeyhülislam’a bağlı kurduğu Hacı Bektaşi Veli Tekesini kuran Yeniçeri Ordusu'nun komutanlarından Seyit Ali(Kızılelma) ve Abdal Musa’nın ilahileştirildiğini de biliriz. İran şahına bağlı ve onlar için Balıkesir, Bursa, Yalova ve İznik, Sakarya hattında Osmanlıya Karşı ayaklanmış bir asker olan Şah Kulu ve onun adına Dergah kuran ve kendine Alevi diyen Türkçüleri de incelemeden iddialar savmak doğru değildir...
1700 yılına kadar, Pilemori, Kişle , Pilur, Kiğı'daki Zaza Kürt ile Çewlik, Darahênê, Palu'daki Zaza Kürt aynı inancı ve dili konuşan akrabalardır. Ondan sonra iki bölgede devletlerin yarattığı tahribat, ayrı vilayetler olarak bölmesi ve kışkırtmaları neticesi yaratılan ayrılıkları meşru görmek, göstermek çok yanlıştır ve Dersime kötülük olur...
Dersim bir vilayete sığacak kadar küçücük değildir. Dersim bugün Şerefdin, Şeytan, Seyqasim, Silbus, Korbox, Karêr, Koyêsipî, Mercan, Sultan Baba, Jêl, Tercan ve şu an ismini sayamadığımız irili ufaklı, çok sayıda dağ ve yaylaların tamamını kapsar. Bu hususta bilinçli ve yaratılan yanlış siyasi atmosfere kapılmamak çok önemlidir... Kirmançki/Zazaki konusunda Vatê çalışma grubunun ekip çalışmaları çok önemlidir, değerlidir. İzlemenizi öneririm...
Son güncellenme: 13:50:35