Hrant’ın öldürülmesinin üzerinden tam tamına yedi yıl geçti.
Suçlular hala dışarıda, dava sürüyor. Biz şaşırmıyoruz. Devlet geleneğinin bir parçası, ÜRKÜTÜCÜ REFLEKSLERİNDEN BİRİ OLMALI.
Hrant\'ın öldürülmesi olayı ile 1915 soykırımı arasındaki bağı onu katledenler biliyorlardı. Ortada bir gerçek var: Hrant Dink, Talat Paşa\'nın intikamını almak için yapılmış gibi, her şey intikama uygun planlandı. Agos gazetesi önünde, kafasına arkadan sıkılarak öldürüldü. Okuduklarımızdan öğrendiğimiz kadarıyla Talat Paşa da benzer şekilde öldürülmüştü. Katileri de hemen yakalandı.
Bunu neden mi anlatım? Hrant\'ın katileri neden bulunmadı, dava sürüyor. Ha Talat Paşa, ha başkası ha Ergenekon diyin. Bu bir Devlet Geleneği.. Zira Ergenekon davasında, Veli Küçük yargılanırken, Hrant\'ın İsmi geçti mi?
Ya da Fırat\'ın ötesi? Hayır! Bu gün de Roboski\'deki çıplak ayaklı, bir soba, kanepe ve yiyecekten oluşan evlerde yapılan arama içler acısı... Ülkesi cetvel ile çizilmiş çizgiler ile birbirinden ayrılmış, akrabalar arasında yapılan ticarete, kaçakçı diyen zihniyet de aynı devlet geleneğidir. Ha ayakabısız Kürtleri öldürmüşsün. Yada ayakkabısız, bizim için çok kıymetli Hrat Dink\'in Encü ailesinden göz altıları!!!
Acılar bizim...
Ama bu bilinmelidir ki, Maymun Fırına Yavrusuyla atılınca Önce yavrusunu korumaya çalışır. Sonra kendine dönerrr.
Yeter!...
Daha fazla Acı felaket getirir!...
YÜKSEL AVŞAR
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.