PKK yöneticisi Karayılan: 'Öcalan’ın yanına heyet gidip gelmeli; ikna olmayanlarla konuşabilmeli'

PKK'nin üst düzey yöneticisi Murat Karayılan, Öcalan’ın çağrısı doğrultusundaki PKK’nin fesih süreci hakkında konuştu: “Kongre olursa, Apo, bütün aşamalarından ve alınan kararlardan haberdar olmalı ve cevap vermeli. Evet, belki kongre alanına gelemez ama yanına heyet gidip gelmeli, heyetlere perspektif verip göndermeli, ikna olmayan kişilerle ayrıca konuşabilmeli.”

18.03.2025, Sal - 12:25

PKK yöneticisi Karayılan: 'Öcalan’ın yanına heyet gidip gelmeli; ikna olmayanlarla konuşabilmeli'
Haberi Paylaş

PKK yöneticilerinden Murat Karayılan, PKK’ye yakın kanalda Abdullah Öcalan’ın yaptığı örgütün kendini feshi çağrısıyla ilgili değerlendirmeler yaptı.

"Devlet bizi doğru anlamalı"

PKK'nin kongre toplaması, feshedilmesi ve silah bırakmasının ancak Abdullah Öcalan tarafından yönlendirilmesiyle mümkün olduğunu belirten Karayılan, "52 yıllık mücadele, 41 yıllık savaşın ardından bu tür kararlar kolay alınmaz. Önder Apo bu süreci yönetebilmelidir. Kendisiyle barış yapmaya çalıştığımız devletin bizi doğru anlaması gerekiyor" dedi. 

Karayılan, sürecin işlemesi için Abdullah Öcalan’ın özgür hareket etmesi gerektiğini, dışarıdan mesaj göndermenin yeterli olmadığını belirterek, "Evet, belki kongre alanına gelemez ve dışarıdan katılır; Önder Apo süreçten kopuk olmamalı, kongrenin tüm aşamalarına dahil olmalıdır. Heyetler gidip gelmeli, sürecin sağlıklı ilerlemesi için uygun koşullar sağlanmalıdır" diye konuştu. 

"Devlet de üzerine düşeni yapmalı"

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin "Öcalan çağrı yapsın, Meclis’te konuşsun" sözlerine de değinen Karayılan, "PKK olarak biz de olumlu cevap verdik ve sürecin işlemesi için ateşkes ilan ettik. Ancak bu sürecin devam edebilmesi için devletin yasal düzenlemeler yapması ve Önder Apo’nun önünü açması gerekiyor. Savaşın sürdüğü bir ortamda kongre tarihi veya yeri tartışmak anlamsızdır" dedi. 

'İkna olmayan savaşçılarımız ve komutanlarımız var'

Öcalan'ın fiziki olarak kongreye katılamayacağını belirten Karayılan, "Önder Apo, bütün aşamalarından ve alınan kararlardan haberdar olmalı ve cevap vermeli. Yanına heyet gidip gelmeli, heyetlere perspektif verip göndermeli, ikna olmayan kişilerle ayrıca konuşabilmeli" dedi.

Karayılan, "mevcut durumda ikna olmayan PKK savaşçıları ve komutanları olduğunu" söyledi ve "Dışarıdan böyle konuşan arkadaşlar bildikleri kadarıyla değerlendiriyorlar, fakat biz buradayız ve daha iyi biliyoruz. Bu hususta bazı konuların buradaki arkadaşlara bırakılması daha iyi olur. Şimdi bu aşamanın başarıya ulaşması yolunda mesela bazı devlet yetkilileri de ‘mutlaka yapılmalı, gerçekleşmeli ve yerine getirilmeli’ diyorlar ya; doğrudur, bunlar yerine getirilmeli ama yerine getirilmesi için de koşullar yaratılmalı" diye konuştu.

Karayılan "herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiğini" söyledi ve şu ifadeleri kullandı:

"Mevcut savaşçı ve komuta yapımızın çoğu 1999 ve 2000 yılı ardından saflarımıza katılan arkadaşlarımızdır. Bu yıllardan sonra katılanların hepsi Önderliğin özgürlüğünü sağlamak amacıyla katıldılar. Bu arkadaşların, Önderliğin sesini duymayana, Önderliğin özgürlüğünün önünün açıldığını görmeyene kadar kolay kolay ikna olmaları mümkün değil. Bunun için çaba gösterilmesi gerekiyor."

"Barış dili kullanılmalı" 

Barış sürecine zarar verecek bir dil kullandığını söyleyen Karayılan, "Eğer bizim yaptığımız şiddet ‘terör’ olarak adlandırılıyorsa, devletin de Kürt halkına karşı uyguladığı baskılar ve faili meçhul cinayetler de görülmelidir. Barış istiyorsak, kullanılan dil de barış dili olmalıdır" dedi.

Sabote uyarısı 

Karayılan, hem devlet içinde hem de Kürt tarafında süreci sabote etmek isteyen kesimler olduğuna dikkat çekerek, "Ortadoğu'daki birçok güç, bu savaşın devam etmesini istiyor. Rant elde eden kesimler var. Bu yüzden Önder Apo savaş eksenini değiştirmek istiyor" dedi. 

"Kimse ‘kazandık’ diyemez, gerçekleri görmek lazım"

“Bu savaşta kimse, 'ben yendim, kazandım' diyerek ucuz bir zafer yaratamaz” diyen Karayılan, savaşın 41 yıldır sürdüğünü ve hiçbir tarafın diğerini yok edemediğini belirterek, "Ne biz devleti Kürdistan'dan çıkarabildik ne de devlet bizi tasfiye edebildi. Sonuç patadır ve bunu kabul etmeleri gerekir" dedi. 

Abdullah Öcalan’ın Türkiye için bir demokratik dönüşüm modeli sunduğunu ifade eden Karayılan, "Türkiye, darboğazdan çıkış için Kürtlerle barış yapmalıdır. Önder Apo’nun mesajı budur: Eğer Türkiye bu darboğazı Kürtlerle çözerek aşmak istiyorsa biz varız" diye ekledi. 

"Alternatifsiz değiliz"

Abdullah Öcalan’a bağlı olduklarının altını çizen Karayılan, şöyle devam etti:

“Bu hareketin fikir ve düşüncesini Önder Apo yaratmıştır; bizler de Önder Apo’ya katılmışız. Şayet Önder Apo, şimdi 10 yıl boyunca bir konu üzerine yoğunlaşmışsa, biz kesinlikle ona inanıyoruz ve kendisine katılıyoruz. Ancak devlet buna gelmezse ve önünü açmazsa, ‘sizi silahla yok edeceğim’ derse, öyle yağma yok. O zaman biz 41 yıllık tecrübe temelinde taktiğini belirlediğimiz, doktrinimizi netleştirdiğimiz, planlamasını yaptığımız toplantımıza göre yaklaşırız. Bu temelde Kuzey de dahil olmak üzere her yerde güçlü hamleler gelişir. Özcesi, imkanlarımız vardır; seçeneksiz değiliz ve hiçbir şeye mecbur da değiliz. Askeri olarak da siyasi olarak da seçeneklerimiz vardır. Biz de bölgesel düzeyde bir gücüz. İlişkiler yaratabiliriz ama biz özgücümüze dayanarak; her türlü saldırı karşısında kendimizi koruyabilir ve gelişme sağlayabiliriz."

"Hem barışa hem de savaşa hazırız"

Son olarak, PKK’nin barışçıl çözüm sürecine açık olduğunu belirten Karayılan, "Eğer devlet barışı gerçekten istiyorsa, Önder Apo’nun dediği gibi mücadeleyi siyasi ve hukuki zemine çekmelidir. Hem Önder Apo’nun çağrısı temelinde barış ve çözüm sürecine hazırız hem de devlet bunu kabul etmeyip de üzerimize gelirse savaşa da hazırız. Bunu herkes bilmeli” dedi. 

 

 

Bu haber toplam: 3583 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:16:13:27
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x