Kuzey ve Doğu Suriye Kanaat Önderleri Komitesi, “Türkiye’nin Kuzey Suriye’ye Tehditlerine Hayır! Güvenli Suriye’ye Evet” sloganıyla Kamişlo’da yapılan çalıştayda bir araya geldi.
Cizre Bölgesi Aşiretler ve Kabileler Çalıştayı’na 500 kanaat önderi katıldı. Kanaat Önderleri Komitesi Başkanlık Konseyi Üyesi Himber Hesen’in açılış konuşması ile başlayan çalıştayda, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Danışmanı Bedran Çiya Kurd siyasi gelişmeleri değerlendirdi.
Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik politikalarına dikkati çeken Çiya Kurd, Türkiye’nin Suriye’deki tüm kaynakları “gasp etmek” istediğini öne sürdü. Çiya Kurd, Türkiye’nin Kürtlere ve diğer halklara yönelik baskıcı ve inkar edici bakış açısını eleştirdi.
Demokratik Suriye Güçleri (DSG), Özerk Yönetim ile Türkiye arasındaki diyaloglara da değinen Çiya Kurd, topraklarına yönelik olası bir saldırıda krizin derinleştirileceğini ve demografik değişimler yaratılmak istendiğini ifade etti. Suriye topraklarını tehlikeye sokacak Türkiye’nin istediği “güvenli bölge”yi reddettiklerini dile getiren Çiya Kurd, “Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerini güvenli duruma getirecek, bölgedeki meclisleri ve sivil yönetimleri koruyacak bir ‘büvenli bölge’ önerdik. Bizim istediğimiz ‘güvenli bölge’; Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşayan tüm halk bileşenlerinin yer aldığı, uluslararası koalisyon denetiminde, Suriye topraklarını savunacak” diye belirtti.
Bölgenin geleceğinin tartışıldığı çalıştayın sonu bildirgesi ise Tey aşireti kanaat önderlerinden Hesen Ferhan Abdurrahman El Taî tarafından okundu.
Çalıştayın sonuç bildirgesinde özetle şunlar kaydedildi:
“Türkiye’nin tehditlerinin yeni olmadığını ve eski tehditlerinden bağımsız olmadığını dünya kamuoyuna göstermek için bugün burada bir araya gelmiş bulunmaktayız. Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük bu tehditler Suriye’nin egemenliğine ve uluslararası sözleşmelere aykırıdır...
Şam Yönetimine Davet
Şam yönetimine, Suriye krizinin çözümü ve Suriye topraklarına ve güvenliğine yönelik dış müdahaleleri önlemek için, bütün halklardan Suriyeli göçmenlerin ülkelerine dönmeleri için Demokratik Suriye Meclisi (MSD) ile ciddi ve sorumluluk içinde diyalog gerçekleştirmeye davet ediyoruz.
DSG’NİN YANINDAYIZ
Son olarak, düşman karşısında Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG) yanında olacağımızın sözünü ve andını yineliyoruz. Çünkü onlar kardeşlerimizdir. Onların sayesinde başımız dik, güvenli ve huzurlu bir yaşam sürüyoruz. Halkların kardeşliği temelinde ortak yaşamın ve çözüm birliğinin olduğu Suriye'mizle gurur duyuyoruz.”