ABD'de 3 Kasım başkanlık seçiminin galibi Demokrat Partili Joe Biden, kameraların karşısına geçip olası kabinesinin bazı üyelerini tanıtmasının ardından NBC News'dan Lester Holt'a verdiği mülakatta yol haritasına dair ipuçları verdi.
Yenilgiyi kabul etmeye yanaşmayan ve seçimde hile yapıldığını iddia eden Başkan Donald Trump'ın seçimden 3 hafta sonra pazartesi günü resmi geçiş sürecinin başlatılmasına izin vermesiyle ilgili sorular üzerine "Beyaz Saray geçiş süreci konusunda samimi şekilde işbirliği yapıyor. Şimdiye kadar gönülsüzlük olmadı, olmasını da beklemiyorum" diyen Biden, henüz Trump'la doğrudan konuşmadığını, ancak geçiş sürecinin geç devreye sokulmasının kendi başkanlık döneminin başlangıcını etkilemesini beklemediğini söyleyerek ekledi:
"Yavaş bir başlangıç oldu ve iki ay kaldı; süreci hızla yürütebilme konusunda iyi hissediyorum."
44. ABD Başkanı Barack Obama'nın 8 yıl boyunca Başkan Yardımcısı olan ve olası kabinesinde hep Obama döneminden isimlere yer veren Biden, "Üçüncü bir Obama dönemi yaratmaya çalışıp çalışmadığınızı merak edenlere ne diyeceksiniz" sorusuna şu yanıtı verdi:
"Bu, üçüncü Obama dönemi olmayacak. Obama-Biden yönetimindekinden tamamen farklı bir dünyayla karşı karşıyayız. Başkan Trump manzarayı değiştirdi. 'Önce Amerika', 'yalnız Amerika' haline geldi."
Kampanya sırasında Trump'ın yabancı ve göçmen karşıtı yüzlerce icraatını iptal etme, çoğu Müslüman nüfuslu 13 ülkenin vatandaşlarına yönelik ABD'ye giriş yasaklarını kaldırma, ABD'de yasadışı şekilde yaşayan 11 milyon göçmene ABD yurttaşlığının yolunu açacak göçmen yasa tasarısını Kongre'ye gönderme, Obama tarafından 2012'de yürürlüğe sokulan ve ABD'ye çocukken yasadışı giren yüz binlerce göçmene koruma sağlayan Çocuk Göçmenlere İstisnai Muamele (DACA) programına geri dönmeyi vaat etmiş bulunan Biden, geçiş dönemindeki ilk mülakatında da şöyle dedi:
"Amerika'daki 11 milyondan fazla belgesiz kişi için yurttaşlığın yolunu açan göç tasarısını Senato'ya göndereceğim."
'Trump'ın iklim krizinin daha da kötüleşmesinde ve insanların daha sağlıksız hale gelmesinde büyük etkisi olan çok zarar verici başkanlık kararnamelerinden bazılarını iptal edeceğini' de dile getiren Biden, diğer yandan başkanlık koltuğunu devraldığında selefi hakkında soruşturma açtıracağı spekülasyonlarını reddetti:
"Ben, bu Başkan'ın yaptığını yapmayacağım ve Adalet Bakanlığını bir şeyler döndüğüne dair ısrar etme aracım olarak kullanmayacağım. Ben, Amerika halkını başa çıkabilmeleri için gerekli bir miktar kesinlik, bir miktar güvence, bir miktar bilgi sahibi oldukları noktaya geri getirmeye odaklanıyorum."
Kampanya süresince ve seçimlerin ardından 'tüm Amerika'yı temsil edeceğini' sıklıkla dile getiren Biden, bu vaadini yineleyip 'Donald Trump'a oy veren Cumhuriyetçi Partili birine bile kabinesinde yer verebileceğini' söyleyerek "Bu ülkenin birleşmesini istiyorum" dedi.
Yönetiminde ülkenin ve Demokrat Parti'nin her kesiminin temsil edileceğini vurgulayan Biden, partinin en sol kanadından Bernie Sanders ile ilerici kanattan Elizabet Warren'ı kabineye almayı düşünüp düşünmediği sorusuyla karşılaştı.
Kabinesinde merkez ve sağ kanattan isimlere ağırlık veren kurt siyasetçi, "Yönetimimizde ilericiler zaten önemli oranda temsil ediliyor, ama hiçbir isim ihtimal dışı değil" dedi.
Ancak Kongre'deki üyeliklerinden alıp yönetimine koymanın zor olacağını söyleyerek parti içi başkanlık yarışında kendisine rakip olmuş Senatör Sanders ile Senatör Warren'a set çeken Biden, şöyle konuştu:
"Gerçekten çok kritik olan bir şey var: Birini Senato'dan ya da Meclis'ten çekmek hele de önemli sonuçlara yol açacak bir kişiyse alınması gerçekten zor bir karar. Çok hırslı, çok ilerlemeci bir gündemim var ve hayata geçmesi için Meclis ve Senato'da gerçekten güçlü liderlere ihtiyaç olacak."
Senato'daki Güç Dengesi
3 Kasım seçimlerinin ardından Senato'da Cumhuriyetçiler 50 sandalye elde ederken, Demokratların güç dengesini tutturup tutturmayacağı Georgia eyaletindeki 2. turda belli olacak. Warren veya Sanders'ı Senato'dan çekmek, Demokratların konumunu daha da belirsizliğe sürükleyebilir.
