Sınır Tanımayan Doktorlar Uyardı: Esad Sonrası Suriye’de Kriz Büyüyor
Esad yönetiminin çöküşünün üzerinden bir yıl geçmesine rağmen Suriye’de insani kriz sürüyor. Sağlık sistemi çökmüş durumda, temel hizmetlere erişim sınırlı ve uluslararası yardım açığı giderek büyüyor.
Suriye’de Beşar Esad yönetiminin Aralık 2024’te sona ermesinin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen, ülkedeki insani tablo değişmiş değil. On dört yılı aşkın savaşın ardından geride kalan büyük yıkım, kitlesel yerinden edilme, ekonomik çöküş ve temel hizmetlerin yokluğu, milyonlarca Suriyelinin günlük yaşamını etkilemeye devam ediyor.
İnsani kriz hafiflemedi
Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF), 2025 yılı başından bu yana daha önce erişim sağlanamayan bölgelerde, özellikle büyük şehirler ve kırsal alanlarda artan ihtiyaçlara yanıt vermeye çalışıyor. Ancak insani ihtiyaçlar ile mevcut fonlar arasındaki fark her geçen gün büyüyor.
Sağlık sistemi çökme noktasında
Ülkede sağlık hizmetlerine erişim hâlâ güvenilir değil. Birçok hastane ve klinik ya tamamen yıkılmış durumda ya da personel, ilaç ve ekipman eksikliği nedeniyle sınırlı kapasiteyle çalışıyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, 2025 ortasından bu yana 400’den fazla sağlık tesisi fon kesintileri nedeniyle hizmetlerini azaltmak ya da tamamen durdurmak zorunda kaldı.
Ekonomik krizin derinleşmesi, sağlık hizmetlerini birçok aile için erişilemez hale getirirken, kronik hastalıklar ve acil müdahale gerektiren vakalar için riskler artıyor.
Siviller için güvenlik riskleri de devam ediyor. Özellikle mayınlar ve patlamamış mühimmat, geri dönen aileler ve çocuklar açısından ciddi bir tehlike oluşturuyor. MSF ekipleri, Deyrezzor Ulusal Hastanesi’nde mayın ve patlayıcı kaynaklı yaralanmalarda belirgin bir artış yaşandığını bildiriyor.
MSF Suriye Misyonu Başkanı Will Edmond, acil servise her gün ortalama bir patlayıcı yaralanması vakasının geldiğini belirterek, yaralanmaların çoğunun tarım alanlarında veya yollarda meydana geldiğini ifade ediyor.
Su krizi derinleşiyor
Suriye aynı zamanda ağır bir su ve sanitasyon kriziyle karşı karşıya. UNICEF verilerine göre, ülke genelinde su arıtma tesislerinin üçte ikisi, pompaların yarısı ve su kulelerinin üçte biri işlevini yitirmiş durumda.
2025 başından bu yana yaklaşık 1 milyon kişinin ülkeye geri dönmesi, sınırlı su kaynakları üzerindeki baskıyı artırdı. Yaklaşık 14 milyon kişi güvenli içme suyuna erişemiyor, 7 milyondan fazla kişi ise acil su ve sanitasyon desteğine ihtiyaç duyuyor.
Yetersiz fonlama hayati hizmetleri tehdit ediyor
Uluslararası insani yardım planları ciddi ölçüde yetersiz finanse ediliyor. 2024 yılı için hazırlanan insani müdahale planı yüzde 37 oranında karşılanırken, 2025 planı yıl sonuna yaklaşılmasına rağmen yalnızca yüzde 29 oranında finanse edilebildi.
Bu durum, sağlık hizmetleri başta olmak üzere su, sanitasyon ve yerinden edilmiş kişilere yönelik desteklerin sürdürülebilirliğini tehlikeye atıyor.
Uluslararası topluma acil çağrı
MSF, tüm taraflara sivillerin korunmasını öncelik haline getirme ve insani yardım erişimini garanti altına alma çağrısında bulunuyor. Kuruluş ayrıca mayın temizliği, risk farkındalığı çalışmaları ve sağlık hizmetleri için acil ek fon sağlanmasının hayati önem taşıdığını vurguluyor.
Yerinden edilmiş Suriyelilerin geri dönüşlerinin yalnızca güvenli, gönüllü ve onurlu koşullarda gerçekleşmesi gerektiğine dikkat çeken MSF, mevcut koşullar altında zorla geri dönüş uygulamalarından kaçınılması çağrısı yapıyor.
Son güncellenme: 14:49:59
