İsim, Soyisim ve Soysuz İsim!

''Türkiye devleti, toplum mühendisliği siyasetine uygun olarak, üzerine oturduğu coğrafyanın insanları üzerinde yıkım ve yeniden bir ulus/Türk yaratma inşası projelerine göre soy isimlerine de müdahale ederek değiştirtti ki soy ve aidiyet hassasiyeti ile hiç bir alakası olmayan soysuz adlar/isimler adımıza yapıştırdı! ''

24 Aralık 2025 - 09:27
24 Aralık 2025 - 09:27
 0
İsim, Soyisim ve Soysuz İsim!

Tarihte önemli bazı ünlü insanlar, etnik kimliklerini, aşiret kimliklerini ya da köklerinin dayandığı coğrafyayı soy isim olarak kullanmışlardır... 

Yakın çevrelerinde ise baba, dede, aile isimleri ile kendilerini tanımış ve tanıtmışlardır.  

Ebul Wefaî yê Kurdî...

Selahaddinî Eyubi yê Kurdî.

Marcous Dobelio Nisebini yê Kurdî,

İbni Sina yê Kurdî.

İdrisi Bidlisi yê Kurdî

Saidi Nursi yê Kurdî

Musayê Motkî.

Ramîz Şedadî,

Hesenê Cunî,

Eyşana Eli.

Celal  Talabanî

Mesud Barzanî...

Kemal Kerkukî.

Xalîd Begê Cibrî

Ehmedê Rızayê Sêlim..

Ferzende Begê Hesenanî

Mesture Xanıma Erdelanî

Ancak Türkiye devleti, toplum mühendisliği  siyasetine uygun olarak, üzerine oturduğu coğrafyanın insanları üzerinde yıkım ve yeniden bir ulus/Türk yaratma inşası projelerine göre soy isimlerine de müdahale ederek değiştirtti ki soy ve aidiyet hassasiyeti ile hiç bir alakası olmayan soysuz adlar/isimler adımıza yapıştırdı!

Anne ve babaların çocuklarına verdiği Kürtçe isimler, "Türk diline, kültürüne, ahlakına, tarihi  hassasiyetlerine uygun değil, bu nedenle  böylesine isimler kabul edilmez ve nüfusa kayıtları olunamaz!" denilip, kayıt edilmediği, günleri  gördük!

İsmi Kürtçe olan insanların işe alınmadığı, anlaşıldığında işten atıldığı, işini garantiye almak için ismini değiştirdiği, Kürtlüğünü inkar ettiği yaygın değil mi!? Bu uygulamanın devlet politikası olmadığını söylemek, düşünmek mümkün mü?!

Arapça, Farsça, İngilizce, Fransızca isimler serbest iken, Kürtçe isimler neden kayıtlara hassasiyet ile "kayıt edilmesi, kullanılması yasak!" ediliyor?

Sonra "Türk, Kürt kardeştir" nakaratı salınır ortaya, bunun asla sorgulanmasına, mukayesesine  girilmesine asla ve  sistematik bir şekilde yol verilmez!

Bu sistematiği sağlayıp  uygulayanların kahır ekseriyetinin soyunu araştırdığınızda ise Türklük ile hiç bir alakası olmayan ve soyunu gizleyen devşirmeler olduğu anlaşılan soy kaybını yaşayan soysuzlar olduğu anlaşılır...

Devşirmelerin, esas soyları ile ilişkilerinin olmadığını yaymak için "Öztürk",  "Turan", "Türk", "Sağlamtürk", "Türkoğlu", "Türkmenoğlu",  "Karaturk",  "Altıntürk", "Göktürk", "Merttürk", "Akıncıtürk", hatta hızını alamayıp "Türkogluturanturk" vs. kullandıklarını yakinen biliyoruz ki bunların çoğu Çerkez, Kürt, Pomak, Laz, Rum, Ermeni, Abaza, Gürcü, Terekeme,  Arnavut, Gagavuz vs.

Aynı şey yer isimleri için de geçerlidir .. Kocaman Fırat nehrini oluşturan su kolları Avaşin, Pêrrî, Murad ve Munzur sularının tüm alanları için kullanılan Dersim bölgesini, planlı Rêya Heqîyê Kürt soykırımı operasyonu ile özdeşleşen "Tunç-elli" adlandırmasının  ne kadar tarih ile oynayıp, Dersim kavramını bitirmek, hafızadan silmek istendiğini, kullananlar hakkında soruşturmalar açtıklarını yakinen biliniyor. 

Şimdi yapılması gereken, herkesin kendi ismi, coğrafyasının tarihi ismi ve anadilinin, ana soyunun ismi ile çağrılması için seferber olması ile bu tahribatın üstesinden gelebiliriz...

Anti soykırımcı tutum, bütün sorunların yanında bu tarihi tahribatı, imhayı da gidermek durumunda, zorunda olduğunu unutursa, soysuzluğa yol  alır!   

Hiç bir onurlu insan varlığının unutulmasını, soysuzlaştırılmasını kabul etmez, ertelemez!

 


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Bu yazı toplam 1318 kişi tarafından görüldü.
Son güncellenme: 13:29:44