YSK verilerine göre seçime girmeye hak kazanan 26 siyasi parti var. Gerek parti programında gerekse seçim bildirgesinde Kürd halkına yönelik "evrensel değerler literatüründe yer alan haklı meşru ulusal STATÜ talebi" sadece HAK PAR programında var. Geride kalan 25 siyasi partinin tümü kızımızı veya yeşil statüko temsilcisi durumuna yakındır. Kimi siyasi partinin bildirgesinde halkın oylarını almaya yönelik Kürdlerle ilgili laf kalabalığı var. Bu laf kalabalığının evrensel temel değerlerde, yasal ve anayasal zeminde hiçbir karşılığı yoktur. Kimi siyasi İdeolojik partiler rejimi değiştirip, radikal demokratik cumhuriyet yapalım, Kürdlerin hakkı zaten ceptedir, edebiyatı yapıyor. Gerçekte böyle bir dünya yok, Türkiye halkının kahır ekseriyeti çoğulcu demokrasiden yanadır. Türkiye'de gerek sosyalist, gerek onun diğer versiyonu radikal demokratik rejim modeli tartışması da arayışı da yoktur.
Tümüyle yapay ve halkımızı aldatmaya yönelik dar radikal İdeolojik bir yaklaşımdır. Halkımızın dikkat etmesi gereken en önemli husus "insanlığın ortak evrensel temel değerlerine göre sosyal, siyasal, ekonomik, kültürel, çevresel vs. yaşamsal değerlerdir" kısaca Avrupa Birliği değerleri çağımız için ve toplumsal güven, huzur ve refah için çok önemlidir. Dünyaya bakınız, Avrupa Birliği refahın en yüksek, huzur ve güvenin olduğu yegane kıtadır. Dünya üstünde dikta rejimlerin zor ve baskısından kaçan herkesin gitmeye çalıştığı tek kıta Avrupa Birliğidir. Çünkü Avrupa Birliği sistemleri, rejim modelleri insanlığın ortak evrensel temel değerlerini temsil ediyor, tüm çağdaş dünyada örnek alınan sistem ve rejim modeldir. Kimi dinci ve sol dar radikal İdeolojik zihniyetler bunu kötüleme yoluna gidiyor, bu kasıtlı ve art niyetli bir yaklaşımdır, gerçekle hiçbir ilgisi yoktur.
Halkımız tercihte bulunurken özgür fikir, düşünce ve iradesiyle, aklıyla, bilinciyle, ulusal değerlerini, ulusal özgür geleceğini, ulusal özgür geleceğini savunacak temsilcileri seçeceğini göz önüne alarak bilinçli bir tercihte bulunmasını önerebilirim. Halkımız yanlış değerlere dayalı yanlış ezberlerinin olumsuz etkisini fark etmelidir. Halkımız dünya insanlığının bir üyesidir ve insanlığın ortak evrensel temel değerleri ile uyumlu özgür bir gelecek hak ediyor. Halkımız dünya insanlığının ortak evrensel temel değerleri dışında hiçbir sistem ve rejim modeli arayışı içinde değildir. Radikal ütopik ve insanlığın ortak evrensel temel değerlerine zıt bir arayışın içine 70 yıldır atılmak için çok büyük çabalar ve uğraşlar verildiğini bilmelidir. Gerek siyasi gerekse İdeolojik bu tür çabalar halkımızı kısmen etkisi altına almışsa da bunun geçici bir süreç olduğunun bilincinde olmalıdır. Geçmişte dünyayı sosyalist, komünist yapmak isteyenlerin, dünyayı teokratist yapmak isteyenlerin, dünyayı tekçi lider sultası, tekçi ideolojik diktası yapmak isteyenlerin tümü tarih oldu, tarihin çöp sepetine atıldı.
Yine tekrar edelim, insanlığın ortak genel geçerli ve evrensel temel değerlere bağlı ulus devlet modeli sistemi, çoğulcu demokrasi rejim modeli ve değerleri tüm dünyada genel olarak egemendir. Halkımız da bu değerlerin, dünyamızın ve insanlığın bir parçasıdır. Halkımıza dikte edilen "ulus devlet modeli dönemi bitti, ulus devlet kötüdür" ve "devletsiz demokrasi" ile " , Ortadoğu demokratik konfederasyonu" ve sömürgeci devletlerin rejimlerini "Radikal demokratik cumhuriyet yapmak" teorileri tümüyle kasıtlı üretim, sahte hedefler ve yanlış hesaplardır. Ulus devlet modeli dünyada tek genel geçerli modeldir, sistemdir. Çoğulcu demokrasi rejimi yegane genel geçerli rejim modelidir. Kürd halkı hiçbir sömürgeci devletin rejimini radikal demokratik cumhuriyet yapamaz. Kürd halkının böylesi hiçbir ulusal talebi de yoktur. Bunlar gibi gerçekte halkımızı aldatmaya yönelik bir yığın tez ve teoriyi halkımıza dikte etmişler, empoze etmişlerdir. Halkımızın önemli bir kısmı bu tür ütopik yanlış değerlerin, yanlış hesap ve hedeflerin etkisi altına girmiştir. Mesela bir konuda fikrimi yazıyorum, dar radikal İdeolojik toplum konuyu anlamadan ezberleri ile uyumlu mu, değil mi? Ona bakıyor, ezberleri ile uyumlu ise şakşakçılık yapıyor, uyumlu değilse saldırıya geçiyor.
Maalesef radikal İdeolojik toplumun ezberlerinin sınırlarını çizmişler, algısını ve psikolojisini yönetiyorlar. Algısına oldukça dar sınırlar çizilmiş, Milyonlarca insan bu çemberin içinde adete hapsedilmiş, tutulmuştur. Algısına yüklenen bilgiler insanlığın ortak evrensel temel değerlerine ters ezberlerdir, oluşturulmuştur. Büyüklerimiz böyle durumlara " Dengê keviri" yani "kaya yankısı" diyor. Bir konu ile karşı karşıya geldiğinde hepsinden aynı ses çıkıyor. Tümünün farkında olmalıyız, yanlışlar ile genel geçerli doğruları birbirinden ayırt etmek Toplumda herkesin görevidir.
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.