Suriye’de Gösterilerde Kürtlere Irkçı Saldırılar ve Tepkiler

Suriye’nin bazı şehir ve kasabalarında, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın çağrısıyla düzenlenen gösterilerde, Kürtlere yönelik ırkçı sloganlar atıldı. Minbic’teki bir gösteride, ayakkabı ve boya sandıkları havaya kaldırılarak, yüzlerce gösterici hep bir ağızdan Kürtlere hakaret amacıyla “Boya, boya!” diye bağırdı.

Kürt akademisyen Dr. Kawa Ezizi, bu hareketin Kürtleri “göçmen ve basit işlerde çalışan vasıfsız bir halk” olarak göstermeyi amaçladığını belirtti. Ezizi, “Kürtler tarih boyunca Doğu’nun kahramanları ve medeniyetin kurucularıdır, boyacı değiller” dedi.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) Sözcüsü Rami Abdurrahman, gösterilerde atılan mezhepçi ve ırkçı sloganların yalnızca göstericilerden kaynaklanmadığını, Şam yönetiminin Kürtlere karşı sahip olduğu zihniyetin de rol oynadığını ifade etti. SOHR Yöneticisi Cemil Diyarbekirli, Suriye halkının bileşenleri arasında güveni tesis edecek bir formül bulunmadığını ve diyalog masasına oturulmasının şart olduğunu vurguladı.

Kürt siyasetçiler de tepkiliydi. Kürdistan Birlik Partisi (Yekîtî) Genel Sekreteri Süleyman Oso, bu tür ırkçı eylemlerin halk arasındaki güveni zedelediğini ve bölünmüşlüğü derinleştirdiğini söyledi. Halep’in Eşrefiye ve Şeyh Maksud Mahalleleri Meclisi Eş Başkanı Nuri Şeyho, Kürtlere karşı küçük düşürücü davranışların yüz yıldır sürdüğünü belirtti.

Suriye İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Nureddin El Baba, hükümetin Suriye’nin bölünmesini veya federalizmi reddetmesinin, ırkçı hakaretleri kabul edeceği anlamına gelmediğini açıkladı. El Baba, devletin kanun önünde tüm vatandaşlara eşit davrandığını ve etnik ya da mezhepsel temelli ayrımcılığı reddettiğini vurguladı.

Suriyeli vaiz Dr. Şeyh Abdullah Temimi ise Kürtlere “boyacı” denilmesinin bir halkın suçu olmadığını, geçmiş rejimlerin politikalarının sonucu olduğunu söyledi. Temimi, 1962’de Kürtlerin kimliklerinin ellerinden alındığını ve arazilerinin gasp edildiğini hatırlatarak, Kürtlerin boyacılık bile yapsalar onur ve alın teriyle yaşamaya çalıştıklarını belirtti.

Bu olaylar, Suriye’de Kürtlere karşı süregelen ırkçı ve küçümseyici tutumun göstergesi olarak kaydedildi. Uzmanlar ve siyasetçiler, diyalog ve eşit haklar temelinde adımlar atılmadığı sürece toplumun bölünmüşlüğünün derinleşeceğine dikkat çekiyor.