"Süreç" ile Keklik Oyunu!

Kekliğe sormuşlar;
Ayakların neden kırmızı?
Keklik;
"Kardan" diye cevaplamış.
Kekliğe verilen cevap ise,
"Biz seni karadan da gördük!" olmuş ..
Kürt avına çıkarılan İmralı kekliği
Abdullah Öcalan, İmralı heyetlerine, 27 Şubat 2024'te yaptığı ve Sırrı Süreyya Önder ile Ahmet Türk tarafından basına ve kamuoyuna okunan açıklaması, Serxwebûn gazetesinin son sayısında yayınladığı "Perspektif" yazısı, İmralı'da 1999'dan bugüne yaptığı tüm açıklama, savunma, yazı ve diyalogları ile "Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu" adına 4.12.2025 "özet" olarak sunulan açıklama ve Gülistan Kılıç Koçyiğit'in Mezopotamya Ajansına yaptığı röportaj arasında esasta bir çelişki, büyük bir fark yoktur. Şimdi özet değil de MİT tarafında tutulan ve tümü (16 sayfa) "görüşme notları" olarak yayınlanacak olsa ne değişecek ki?
Hiç...
O zaman değişmeyecek şeyler üzerinde böyle akıl almaz polemik yürütmek, kekliğin ayağının neden kırmızı olduğuna verdiği cevaba benzer.
Abdullah Öcalan "U" dönüşü yapmış, çıktığı Ülkü ocaklarına geri dönmüştür. O şimdi, Ziya Gökalp, Esat Bozkurt, Şükrü Kaya, İsmet İnönü ekolünden Devlet Bahçeli ile mesai yapıyor.. Kürtler karşısında sahtekar Habil Adem (Dr.Firic) rolünü oynuyor... Bu tiyatroyu her gün oynamanın izlemenin anlamı mı kaldı?
Deli saçması oyununu insanlara oynatmanın, bunun üzerine politika üretme seanslarının anlamı kalmamıştır.
Artık Abdullah Öcalan'ın hipnotize ettiği(ne dese doğru diye düşündürtülen) bu insanlar, bir akıl tutulması yaşıyor... DEM Parti de bu akıl tutulmasına kapılanlar üzerinde siyasi rant peşinde bir organizasyon olduğunu sergiliyor .. 70 milyonluk bir ulusa ve insanlığa oynanan bu dramatik oyunun düzeysizliğini, birazcık akıl ile nereden baksan görünür ve anlaşılırdır.
Görüp de görmezlikten gelenler ise en büyük körlerdir ve esas kirli olanlar da bunların oynadığıdır.
Devlet ise işini yapıyor. 1900'lerden beri başladığı Türk ulus inşasını, Abdullah Öcalan üzerinden başlattığı yeni proje ile tamamlamaya çalışıyor... Devlet Bahçeli'nin, Abdullah Öcalan üzerindeki titizliği bundan!
Eh tabi bu oyunun şimdi sergilenmesinin bölgede tezahür olan 3.Dunya Savaşı ve "beka sorunu" dedikleri "hassas" durum da var!
Bu arada Başkan Barzani'nin Melayê Cîzîrî festivaline korumaları ile iştiraki, edebi, tarihi, dili ve diksiyonu ve karşılanması muhteşem idi. Ancak "süreç" denilen bu fêlbazlığa ilişkin pragmatik yaklaşımı, Abdullah Öcalan ve Türk yöneticilerini kutlayıp "destekliyorum" demesi, "diplomatik" bir kaygı ile dilendirdiği ve genel ulusal duruşa uygun bir durum olmadığını, eleştiriyi hakkettiğini düşünüyorum! Bu da ayrı bir yazının konusu olacak kadar mühim bir sorun!
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Son güncellenme: 13:22:14































































































































































































