YPG’nin eş zamanlı-koordineli olarak Cizîre bölgesi ve Kobanê’den ABD’nin de havadan yaptığı etkili destek ile Girê Spî’yi IŞİD çetelerinden temizleme-kurtarma harekatı dün başarıyla tamamlandı ve Girê Spî tamamen özgürleştirilerek Akçakale ile sinir kapısı olan Gümrük binasına YPG Bayrağı asildi. Bu askeri başarı tüm Kürdlerin göğsünü kabartmıştır. Bu hamlenin başarıya ulaşması TC’nin uzun bir süredir İmralı eliyle dayattığı
\"kanton\" stratejisinin
çöpe atılması demektir. Kobanê’de yaşanan kırılmanın sebebi sömürgeci Esad rejimi tarafından
\"Arap kemeri\" adıyla parçalayıp demografik yapısı yapay olarak bozulmuş olan Rojava’nın Türk devlet konsepti olan “kanton“ uygulamasıyla daha da parçalanmasıydı. Bu özgürleştirme operasyonu bir yanıyla da bir yazımda “Kartondan Kaleler“ olarak tabir ettiğim “kanton“ konseptine bir cevap oldu.
Kürdler büyük acılar yaşasa da bu konsepti kırmayı başardılar. Girê Spî’nin kurtarılması, özgürleştirilmesi Cizîre ve Kobanê’yi birleştirdi, sıra Efrin’de. TC’nin tecavüzcü IŞİD çetelerine sağladığı en önemli lojistik kanalı kapatıldı. IŞİD çeteleri artık Cizîre’den- Kobanê’ye kadar olan yaklaşık 450 km bir hattan Türk devletinden yardım ve lojistik destek alamayacaklar demektir. ABD’nin stratejik desteğinin bu hamlede büyük önemi vardı. Bu stratejik başarı Güney Kürdistan’dan Efrin’e oradan Akdeniz’e Kürdlerin kontrolü ele alması demektir. Eğer bundan sonra iyi okumaya devam ederlerse hep sömürgeci Türk, Arap, Fars barbarlarının kıskacında parçalanmış, ezilmiş Kürd Ulusu artık Ortadoğu’da söz sahibi olan, toprağında egemen olan bir statüye kavuşmanın eşiğindedir.
Kuzey ve Rojava siyasetine hakim olan PKK-KCK-PYD-YPG’nin Girê Spî’yi ABD desteğinde kurtarması yeni bir stratejik açılımın başladığını işaret ediyor. Bu tüm Kürdler açısından hayırlıdır. PKK-PYD artık TC’nin, İran’ın ve şimdilik zayıflamış ama fırsatını yakaladığında bunlardan zerre kadar barbarlıkta aşağı kalmayacak olan Esad’ın oyunlarına gelmez “Kantonculuk“ oyununa devam etmez, MIT Patentli “Demokratik Ulus“ hikayelerine sarılmaz ise, Rojava ve Güney Kürdistan’ın bağımsızlık ilan etmelerinin önünde engel kalmayacağı görülüyor.
\"Eşme ruhu\" Kobanê’de Efrin ile Kobanê’yi birbirinden ayıran ve fiili olarak Kobanê’yi (Eşme köyü Kobanê’ye 2 km uzaklıkta olduğunu unutmayalım!) \"Türk topragi\" yapan bir NALET RUH olduğunu KCK-PYD artık anlamıştır umarım. Özellikle şu an için TC ve İran’a dikkat edilmelidir! Çünkü YPG’nin bu hamlesi fiili olarak Rojavan’ın hem Kuzey hemde Güney Kürdistan’la bütünleşmesi demektir. ABD bu hamleye fiili destek vermekle PYD’ye (demografik olarak bölünmüş kanton’un) Kürdlere Kobanê gibi acılar, işgaller yaşatmaktan başka bir şey getirmeyeceğini, Güney Kürdistan’la demografik bir bağın Ortadoğu’nun yeniden şekillenmesinde stratejik bir önem arz ettiğini söylemiştir.
Türkiye ve İran’a dikkat edilmelidir. Özellikle İmralı kanalıyla KCK’yi denetimde tutan Türkiye bu yenilginin altında kalmak istemeyecektir. Zaten ilk hamleyi yaptığı basına düştü bile. Türk devletinin KCK içindeki sesi olduğu artık inkar edilemeyecek kadar açık ve net olan “Türk“ Duran Kalkan’ın son açıklamaları, PDK’ye saldırması düğmeye basıldığının işareti olarak algılanmalıdır.
“Kobanê düştü, düşecek!” diye sevinç histerisi nöbetindeyken, Başkan Barzani, Peşmerge ve ABD de den tokatı yiyen Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’In, Girê Spî ‘nin DÜŞMESİNİ hazmedeceğini zannetmek politik körlük olur. Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
