DSG dosyası, Şam’ın Ankara–Moskova hattının merkezinde

Rus siyaset analisti Dmitry Bridzhe, Suriye geçiş hükümetinin karmaşık ve birbiriyle bağlantılı bölgesel denklemleri aynı anda yönettiğini, bu süreçte Demokratik Suriye Güçleri (DSG) dosyasının kuzey Suriye’nin istikrarı açısından merkezi bir rol oynadığını söyledi.

Rojava merkezli habere ajansı North Press’e konuşan Bridzhe, Suriye hükümetinden bir heyetin Moskova’yı ziyaret ettiği sırada, Türk güvenlik, askeri ve siyasi bir heyetin de Şam’da bulunmasının sıradan bir diplomatik temas olarak değerlendirilmemesi gerektiğini vurguladı. Bridzhe, Suriye heyetinde dışişleri ve savunma bakanlarının yanı sıra istihbarat yetkililerinin de yer aldığına dikkat çekti.

Şam’ın Paralel Diplomasi Stratejisi

Bridzhe’ye göre bu zamanlama, Şam yönetiminin paralel ve birbiriyle bağlantılı bölgesel hatları aynı anda yönetme çabasını yansıtıyor. Bu süreçte DSG dosyası, yürütülen müzakerelerin omurgasını oluşturuyor.

Analist, Şam’ın iki ana diplomatik hattı dengelemeye çalıştığını ifade etti. Bunlardan ilki, hızlı ilerleyen ve güvenlik ağırlıklı olan Şam–Ankara hattı. Bu hattın temel hedefleri arasında SDG meselesinin yönetilmesi, sınır güvenliğinin sağlanması ve olası bir Türk askeri tırmanmasının önlenmesi yer alıyor.

İkinci hat ise Bridzhe’nin “stratejik” olarak tanımladığı Şam–Moskova hattı. Bu sürecin, 2024 sonrası dönemde Suriye’nin Rusya ile siyasi, askeri ve ekonomik ilişkilerinin yeniden tanımlanmasını amaçladığını belirtti.

Moskova ile Daha Geniş Bir Gündem

Bridzhe, Şam’ın Moskova’dan yalnızca Ankara ile varılan mutabakatlara onay istemediğini, 2026 sonrası döneme ilişkin Suriye’deki rollerin yeniden belirlenmesini kapsayan daha geniş bir müzakere gündemi sunduğunu söyledi.

DSG dosyasının mevcut siyasi denklemde temel bir sütun olmaya devam ettiğini vurgulayan Bridzhe, bunun tek hassas başlık olmadığını da ekledi. Güney Suriye’de Süveyda’daki Dürzi meselesine dikkat çeken analist, kıyı bölgeleri ve güney dosyalarında ilerleme sağlanmasının da DSG meselesinin çözümüne sıkı şekilde bağlı olduğunu ifade etti.

Sahadaki Gelişmeler ve Diplomasi

Bridzhe, Türk heyetinin Şam ziyaretiyle eş zamanlı olarak Halep’te yaşanan çatışmaların, saha gelişmeleri ile diplomasi arasındaki güçlü bağı ortaya koyduğunu belirtti. Çatışmaların ardından sağlanan ateşkesin, DSG meselesinin teorik bir konu olmadığını ve sınırlı güvenlik gerilimlerinin yeni fiili durumlar yaratmak için kullanılabildiğini gösterdiğini söyledi.

Analist, Ankara ve Moskova ile eş zamanlı yürütülen bu temasların; kuzeydoğu Suriye’nin yeniden yapılandırılması, DSG’nin geleceği, Türkiye kaynaklı olası askeri tırmanmanın kontrol altına alınması, Rusya’nın rolünün tanımlanması, güney dosyasının ele alınması ile ekonomik toparlanma ve uluslararası entegrasyonun ilerletilmesi gibi temel başlıkları kapsayan daha geniş bir paketin parçası olduğunu belirterek değerlendirmesini tamamladı.