Kürdistan Bölgesi Başbakanı Mesrur Barzani, Kürdistan Bölgesi’nin değişik kentlerinden gelen toplumun farklı kesimlerinden temsilcilerin katıldığı canlı yayında soruları yanıtladı.
Hükümet olarak başında, sağlam bir reform sistemi ile çok iyi bir iş çıkaracaklarına dair büyük umutları olduğunu anlatan Barzani, ancak yönetimdeki eksiklikleri gidermenin sadece reformlarla yeterli olmadığını gördüklerini, bu anlamda elektronikleşme ve dijitalleşme dahil bir çok alanda hem hükümete hem de vatandaşa kolaylık sağlamak için değişik çalışmalar yaptıklarını anlattı.
Bu nedenle, daha fazla şeffaflığa sahip olmak için özellikle vatandaşların en çok ihtiyaç duyduğu hizmetlerde büyük çaba sarf ettiklerini dile getiren Barzani, bir çok konuda önemli başarılar elde ettiklerini söyledi.
“Kürt halkının anayasal haklarından vazgeçmeyeceğiz”
Kürdistan Bölgesi vatandaşlarına destekleri için teşekkür eden Barzani, “Bu benim için gurur kaynağıdır. Kürt halkının her bölge, şehir ve kasabada hükümete güven duyabilmesi bir hükümetin en büyük başarısıdır” dedi.
Mesrur Barzani, vatandaşlarının geçim meselesini temel öncelikleri haline getirdiklerini, bu konuda Irak merkezi hükümeti ile olan tüm sorunları çözmeye çalıştıklarını hatırlattı.
Kürdistan Bölgesi halkının anayasal haklarını sonuna kadar koruyacaklarını dile getiren Barzani, “Kürt halkının anayasal haklarından vazgeçmeyeceğiz. Haklarınızı savunmaya devam edeceğiz, anayasa çerçevesinde federal hükümetle barışçıl bir şekilde sorunların çözebileceğimiz uygun yollar arayacağız” diye konuştu.
Germiyan bölgesinden gelen bir annenin sözlerine yanıt veren Barzani, Enfal katliamının Kürt halkına karşı işlenmiş bir soykırım ve insanlık suçu olduğunu vurgulayarak, “Irak hükümeti suçları tazmin etmelidir” ifadelerini kullandı.
“Kerkük Kürdistan’ın ayrılmaz bir parçasıdır”
Kerkük’ten gelen bir çiftçinin, “İthal Araplar nedeniyle topraklarımızı süremiyoruz. Irak ordusu ve Heşdi Şabi milislerinin desteği ile arazimize el konuluyor, ürünlerimizi kontrol noktalarından geçiremiyoruz” şeklindeki konuşması üzerine Başbakan Barzani, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Hepimiz için çok çok önemli bir noktaya parmak bastınız. Biz Kerkük Kürdistan’ın kalbidir diyoruz. Ölümsüz Barzani bir devrimi ve kendisini de Kerkük’e kurban etti ama Kerkük’ten vazgeçmedi. Biz Kerkük’ün Kürdistan’ın ayrılmaz bir parçası olduğunu savunuyoruz. Fakat maalesef 16 Ekim’de yapılan kötülük Kerkük’te bugün yaşanan durumu ortaya çıkardı. Kürt, Türkmen ve diğer bileşenler maalesef bugün kendilerine dayatılan bir yönetim altında yaşamak zorunda kalıyor. Özellikle de Kürt çiftçilerin durumundan haberdarız. Bu konuda defalarca Irak Başbakanı Sayın Sudani ile görüştüm ve çiftçilerimiz üzerindeki bu baskı ve zulmün bitmesini istedim. Çünkü dışarıdan getirilen kişiler o bölgenin asıl halkına ait arazilere baskı ve zor ile el koymaya çalışıyor. Kendisi de bu konuyu soruşturacaklarına ve bunu yapanlara karşı gerekli hukuki tedbirleri alacaklarına dair söz verdiler. Ama şunu da bilmenizi isterim, biz var olduğumuz müddetçe Kerkük’ten vazgeçmeyeceğiz.”
“Şengal'i kurtarmak için 500 şehit verdik”
Programa, IŞİD tarafından 2014’te Şengal’de kaçırıldıktan 9 yıl sonra kaçırılan ve eşi Dexil ile yeniden evlenen Ezidi Kürt kadın Samiya Simo de katıldı.
Samiye Şengal’deki durumun kötü ve kamplarda yaşamın zorlu olduğunu belirten Samiye Simo, “Şengal Kürdistan’a mı, Bağdat’a mı bağlı bilmiyoruz. Sizden destek bekliyoruz” dedi.
Samiya ve Dexil’e yeni hayatlarında başarılar dileyen Başbakan Barzani, “Şengal, Kürdistan Bölgesi'nin bir parçasıdır ve işgal altındadır. Şengal’e yönelik haksızlık hala devam ediyor” diye konuştu.
Barzani, Şengal’de çatışmalar yaşanırken Başkan Mesud Barzani ile 52 gün cephede olduğunu hatırlatarak, “Şengal'i kurtarmak için 500 şehit verdik. Şengal'i özgürleştirdik ve şehitler verdik. 16 Ekim olaylarında yaşanan ihanet nedeniyle Şengal Irak’ın kontrolüne girdi. Daha sonra da biz Şengal’deki durum kötüleşmesin diye Bağdat ile bir anlaşma imzaladık. Biz Irak hükümetine de sorunun çözülmesini ve Şengal halkının güvenli bir şekilde evlerine dönmesini istediğimizi söyledik. Ancak bugün Şengal’de güvenlik ve istikrarı engelleyenler gayrı resmi güçlerdir. Bunlar ne halka hizmet ulaşmasına ne de meşru yönetimin çalışmalarını yapmasına izin verdi. Şengal Kürdistan’ın bir parçasıdır. Biz Şengal halkının onurlu bir şekilde geri dönmesini istiyoruz. Bu konuda Irak hükümeti, Birleşmiş Milletler ve uluslararası güçlerle de koordinasyon içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.
Kürdistan Bölgesi’nde Hristiyanlar başta olmak üzere diğer etnik ve dini yapıların refah içinde yaşadığını dile getiren Mesrur Barzani, “Irak’tan kaçan Hristiyanlar Kürdistan Bölgesi’ne geliyor. Biz Hristiyanların buradan göç etmesini istemiyoruz. Bugün yurt dışına gidenlere de Kürdistan Bölgesi’nde inanç ve düşünce özgürlüğü olduğu belirtiliyor. Gidenler ne zaman dönmek isterlerse de Kürdistan her zaman onların ülkesidir” diye konuştu.
