Münih Konferansı Başkanı Suriye’de tüm etnik ve dini grupları kapsayan bir hükümet olmalı

Münih Konferansı Başkanı Christoph Heusgen, Suriye'de yeni kurulacak hükümetin kapsayıcı olmasını istediklerini belirterek, "Suriye'de yeni bir hükümet var ve bu hükümetin kapsayıcı bir hükümet olmasını umuyoruz. Tüm etnik ve dini grupları kapsayan bir hükümet olmalı. Bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum ve elbette Kürtler de bunun bir parçasıdır” dedi.

29.01.2025, Çar - 17:23

Münih Konferansı Başkanı Suriye’de tüm etnik ve dini grupları kapsayan bir hükümet olmalı
Rudaw
Haberi Paylaş

Münih Konferansı Başkanı Christoph Heusgen, Bölgede önemli aktörler oldukları için Kürdistan Bölgesi temsilcilerinin de Münih Güvenlik Konferansı'na katıldığını söyledi.Heusgen, “Başkan (Neçirvan) Barzani ve Kürtlerden tutumlarını açıkça ortaya koymalarını bekliyorum çünkü IŞİD’le mücadelede büyük bir deneyimleri var. Benim çok önemli gördüğüm bir şey bu. Şimdi de Suriye devletinin düzenlenmesi çabasında yapıcı bir rol oynamalıdırlar" dedi.

Heusgen, Rûdaw’dan Ala Şali'nin sorularını yanıtladı. Soru ve cevaplar şöyle:

Sayın Heusgen, Geçen yıl bir röportajda üçüncü dünya savaşı tehlikesinden bahsetmiştik, bu tehlike hâlâ var mı?

Dünyanın birçok köşesinde hâlâ savaşların devam ettiğini görüyoruz. Çatışmalar sürüyor. Acı çeken, öldürülen ve kaçmak zorunda kalan çok insan var. Bugün dünyada mülteci sayısı tarihi bir seviyede. Öte yandan, elbette küçük umut ışıkları da var. Size çok yakın olan yerlerden biri tabii ki Suriye. Suriye'de yeni bir hükümet var ve bu hükümetin kapsayıcı olmasını umuyoruz. Tüm etnik ve dini grupları kapsayan bir hükümet olmalı. Bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Elbette Kürtler de bunun bir parçasıdır.

Irak ve Kürdistan Bölgesi Suriye'deki durumla bağlantılı. Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani Münih Konferansı'na katılacak. Bu, Suriye'nin geleceğini konuşmak için önemli olacak mı?

Bölgesel Hükümet temsilcileri birkaç yıldır Münih Güvenlik Konferansı'na katılıyor çünkü bölgede önemli aktörlerdir. Başkan Barzani ve Kürtlerden tutumlarını açıkça ortaya koymalarını bekliyorum çünkü IŞİD ile mücadelede büyük bir deneyimleri var. Benim çok önemli gördüğüm şey, şimdi de Suriye devletinin düzenlenmesi çabasında yapıcı bir rol oynamalarıdır. Kürtlerin ve Kürt bölgelerinin, Kürtlerin haklarının uluslararası hukuka göre korunacağı bu Suriye'nin ayrılmaz bir parçası olmasını umuyorum. O zaman Suriye'de azınlık olacaklar.

Rojava'dan Kürt temsilciler de davet edildi mi? Çünkü Suriye'de Kürtlerin ve diğer toplulukların hakları sıcak bir konu, bu sıcak konu bu yılki Münih Konferansı'nda tartışılacak mı?

Suriye'yi konuşacağız ve elbette bunu da konuşacağız. Suriye'yi kimin temsil edeceğini henüz bilmiyorum, ama kesinlikle Suriye devletinin işlemesi konusu tartışılacak ve bu ancak tüm azınlıkların hakları korunduğunda mümkün olacak. Yani devlet işliyor ama aynı zamanda Kürtler de haklarını alıyor, Avrupa Birliği'nde olduğu gibi. Azınlıkların olduğu birçok ülkede, onların hakları, dilleri ve kültürleri korunuyor ve bunun çok çok önemli olduğuna inanıyorum. Suriye birçok zorlukla karşı karşıya, onları desteklemeliyiz, yeni hükümeti, böyle bir yola girmeleri için.

Sayın Heusgen, Trump hakkında sormak istiyorum. Trump tüm savaşları durduracağını söylüyor. Ukrayna savaşının durdurulması için bir zemin var mı? Savaşın biteceğine dair iyimser misiniz?

Birkaç yıldır görüyorum ki, onlarca yıldır güçlü bir dış faaliyet ve katılımı olan Amerikalılar yorulmuş. Amerika'nın içinde birçok sorun var, Amerika artık dünya polisi rolünü oynamak istemiyor ve bu yüzden Amerikalıların geri çekilmesini anlıyoruz. Umarım bunu yaparlarsa, bu yasal olur, orada güç ve yetki boşluğu bırakmazlar ki sonra aşırı güçler doldurmasın ve amaçlanan şey, yani savaşın sona ermesi ve barışın geri getirilmesi, Amerikalıların hızlı çekilmesiyle maalesef gerçekleşmesin, tam tersi olsun. Bu nedenle evet, çekilme için anlayış var ama aynı zamanda lütfen, bu sorumlu bir şekilde gerçekleşmeli.

Almanya'ya bakarsak, aşırı sağ güçlerin sesleri giderek artıyor. Alternatif Parti temsilcisini davet ettiniz. Ayrıca İran ve Rusya temsilcilerinin de katılıp katılmayacağını öğrenmek istiyorum.

Çok güçlü bir temelimiz olduğu için, yani barışı diyalog yoluyla istediğimiz için, çatışan tarafları da davet ediyoruz ama barışın hukuk temelinde, uluslararası hukuk ve uluslararası insani hukuk temelinde uygulanmasını istiyoruz. Bu nedenle bu her zaman davet için bir motivasyon, insanları bir araya getirmek için bir neden. Bu bireysel durumda görülmeli. İnsanlar Alman Anayasası, Avrupa hukuku ve uluslararası hukuk temelinde duruyor mu, özellikle Almanya'da, tarihimize göre, bizim holokost tarihimizi kabul ediyorlar mı? Ancak bu AfD için geçerli değil. Onları davet etmiyoruz. Elbette Rus sivil toplumundan temsilciler olacak ama Rus hükümetinden hiçbir temsilci olmayacak. İran'la ilgili olarak, oluşan yeni durumun nasıl gelişeceğini görmemiz gerekiyor. Görüşmeler oldu ve bu görüşmelere katılan hükümetlerin ne söylediğini sık sık dinliyorum, Münih'te onların görüşüne göre, anlamlı bir diyalog mümkün mü değil mi!?

Sayın Heusgen, son sorum şu, Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani'nin bu yıl da Münih Güvenlik Konferansı'na katılması ne kadar önemli?

Söylediğim gibi, Almanya Başbakanı'nın danışmanı olduğumda, yıllarca düzenli olarak geliyordu. Angela Merkel de Erbil temsilcileriyle görüşüyordu çünkü çok önemli bir rol oynuyorlar. Başkan Barzani'nin Münih'i, bölgede etkisi olan birçok siyasetçiyle görüşmeler yapmak için kullanmasını ve geniş deneyim ve bilgisini orada da ortaya koyabilmesini umuyorum. Daveti yeniden kabul edip Münih'e geldiği için mutluyum.

 

 

 

Bu haber toplam: 3287 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:17:13:45
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x