Meral Şimşek: Biz Neden Olmalıyız ?

Erozyonu durdurulan halk yeniden kendisi olup ulus bilincini de harekete geçirip özgürlük adına çok daha kararlılık ve verimlilikle hareket edebilecektir. Bu yüzden Kürdistan Aydınlar Inisiyatifi, Kürdistan\'ın kaderinde ciddi rol oynayacaktır.

04.03.2016, Cum - 09:18

Meral Şimşek: Biz Neden Olmalıyız ?
Haberi Paylaş

Yıllar boyu babamın bizi kendi eksiklikleri yüzünden şehir şehir dolaştırdığını düşünsemde, kimlik bilincini kazandığım yıllarla beraber işin boyutunun çok daha başka olduğunu anlamaya başladım. Kürdistan topraklarını işgal edenler, Kürt halkının sosyo-ekonomik açıdan gelişimini engelleyerek, dünyevi endişeler ve geçim kaygısıyla kimlik gerçeği ve ulus bilincini arkaya atmasını sağlıyordu.

Zorunlu gittiğimiz bu şehirlerden birinde başladım ilköğretime. Belli bir yaşa kadar Türkçe bilmeyen çocuklardandım ve sonradan öğrendiğim bu dil üzerinde yeni yeni hakimiyet kurmuş olmakla birlikte başarılı bir öğrenciydim. Aile yapım itibariyle evdeki kasetçalardan sesi yükselen Kürtçe ve Kürdü, Türkçe anlatan sanatçıların ezgilerini bağıra çağıra her yerde söylerdim, gerçi bunu okulda yapmamın bedeli biraz ağır dönmüştü bana.

Sınıf öğretmenim çok keskin ve düşmanca bakışlara sahip aynı zamanda her sabah bize okutulması dayatılan Türkün varlığına kendimizi adama seramonisinde her öğrenciyi tek tek kontrol eden ve okumayanı cezalandıran bir despottu. O baktığı an okuyan arkasını dönünce susan ben öğretmene yakalanmış olmalıydım ki bir dönem haftalarca bu seramonilerde yanımdan hiç ayrılmadı. Okula gitmek bu dönemlerde işkenceye dönüşmüştü, dilini bile sonradan öğrendiğim bit millete neden her sabah varlığım armağan ediliyordu ki? Okuldaki tek Kürt onların deyimiyle \"doğulu\' ben değildim, oturduğumuz muhit itibariyle okuldaki öğrencilerin çoğu Kürt\'tü. Bu da bizi Türkün varlığına hep bir ağızdan armağan etmelerini büyük olasılım daha keyifli kılıyordu.

Okula her zamanki saatinden önce gitmem gereken bir gündü. Annem ve ablam tarlada iki abimse okuldaydı . Kendimden küçük iki kardeşimle yalnızdım. Onların karnını doyurmaya çalışırken okula geç kaldığım yetmezmiş gibi o zamanlar örülmesi zorunlu olan saçlarımı da alelacele bağlayıp okula koştum. Sınıf kapısını çalıp içeri girip o korkunç bakışlı öğretmenimi karşımda görünce panik oldum. Yerinden kalktı ve yanıma geldi, gayet iyi duymama rağmen sesinin en yüksek tonuyla kulak zarımı yırtarcasına; \"Neden geç kaldın sen hem bu saçlarının hali ne \"dedi.

O kadar korkmuştum ki o tiksinti veren sesten kardeşlerime bakmak zorundaydım diyemedim sadece saati şaşırdığımı söyledim. Bunu söylememle birlikte elini şakağımdan yüzüme dökülmüş saçlarıma attı ve olan gücüyle çekti . Canım o kadar yanmıştı ki sadece içerde bir yerlerde sesimin tutukluk yaptığını hissettim. Tam yerime geçmiştim ki yeniden \"Aç kitabını İstiklal Marşı\'nı sesli sesli oku \" diyen o korkunç sesi duydum. O an için yapacak hiç bir şeyim yoktu dediğini yaptım gözlerimden yaşlar aka aka. Bitince kendini öğretmen sanan o yaratıkla göz göze geldim ve o günden sonra ne pahasına olursa olsun törenlere bile isteye geç kaldım. Söylediğim türkülerin intikamını benden böylece almış ve büyük bir zafer kazanmıştı böylece ama ben ve benim gibi çocuklar da varlığımızı başkalarının varlığına armağan etmemeyi yol bilmiştik

*****

Dört tarafı işgalciler tarafından kuşatılmış; Arap, Fars ve Türk asimilasyonuna uğramış Kürdistan halkının özgürlüğe susamışlığı artık hemen tüm dünya ülkeleri tarafından bilinmektedir. Bu bölünmüşlük ve asimilasyonun yarattığı çok yönlü tahribat Kürtler arasındaki birlik ruhunda büyük uçurumlar yaratmıştır. Dil, kültür, ulus bilinci vs ulusları ulus yapan her şeyi erozyona uğrayan Kürtler her alanda sömürgecisine bir şekilde ayak uydurmak zorunda kalmış ve yok sayılmıştır, çocuklarının varlığı kendi sesleriyle sömürgecinin varlığına armağan edilmiştir.

Bugüne değin bir çok girişimde bulunulmuş gerek askeri gerek politik bir çok örgütlenme yapılmış ancak Kürtler arasında bütünsel birlik ruhu yaratılamamıştır. Bunun gerçekleşmemesinin sebeplerinden biri de bütünlüğün sağlayıcısı olarak salt toplumun siyasal ve askeri alanlarının görülmesidir. Ancak unutulmamalıdır ki ulusların birlik ruhuna kavuşabilmeleri için; siyasal, askeri, sosyal.. Bütünlüğünün olması gerekir. İşgalcinin okullarında okumak zorunda kalan Kürtler her yönlü deformasyona uğramış hatta bir çoğu kökten değişime uğramıştır. Bu açıdan bir uyanışa geçmek ve birlik ruhunu yaratmak adına aydın dediğimiz kesime büyük sorumluluk düşmektedir.

Akılcı,sorunları derinlemesine tüm boyutlarıyla irdeleyebilen ve çözümler üretebilen aydınlar parçalara ayrılmış Kürdistan\'da gerçekleşmiş ve devam eden erozyonu durdurabilmek adına kökleri sağlam bir birlik ruhu yaratma yolunda ciddi katkılar sunacaktır. Erozyonu durdurulan halk yeniden kendisi olup ulus bilincini de harekete geçirip özgürlük adına çok daha kararlılık ve verimlilikle hareket edebilecektir. Bu yüzden Kürdistan Aydınlar Inisiyatifi, Kürdistan\'ın kaderinde ciddi rol oynayacaktır.

Asimilasyona uğramış bir nesilden gelen biri olarak bu atılımın Kürdistanlaşma ibrelerinde olumlu yönden ciddi katkılar sunacağına inanıyor, bütün katılımcı, katılacak olan ve desteğini esirgemeyen tüm Kürt aydınlarına teşekkürlerimi sunuyor, bu oluşumun içinde bulunmaktan onur duyduğumu belirtmek istiyorum. Ayrıca Kürdistan halkının da bu bağlamda bizlerden desteklerini esirgemeyeciğini umud ederek hayırlı olmasını diliyorum...

Nerina Azad
Bu haber toplam: 5038 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:11:07:04
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x