Kürecikli Mamko Memed Ali Direnişi

'' Yüzyıllarca, Kürd-Kızılbaş bölgelerinde, diğer Kürd bölgelerinde, nice Mamko Mamad Aliler direndi, nice acılar, dramlar yaşandı; hâlen yaşanmaya devam ediyor. Mamko Mamad Ali ve direnişi, yüz yılı aşkın süredir dillerden düşmezken Osmanlı sonrası, çok uluslu bir coğrafyada oluşturulan tek ulusa dayalı devlette savaş bir başka şekilde devam ediyor. ''

Celal Temel

18.01.2025, Cts | 10:00 [ Güncellenme: 18.01.2025, Cts | 10:42 ]

Kürecikli Mamko Memed Ali Direnişi
Makaleyi Paylaş

Çok uluslu Osmanlıda 19.yüzyıl boyunca Osmanlı-Rus savaşlarıyla birlikte iç isyanlar da yaşanıyordu. 19. yüzyıl başlarında Malatya bölgesindeki Atmalı, Şötikli, Kürene, Sinemilli, İzol ve diğer bazı Kızılbaş (Alevi) Kürd aşiretleri ile Osmanlı yönetimi arasında büyük huzursuzluklar vardı. 1833-1840 yıllarında, Harput Valisi Mehmet Reşit Paşa, Akçadağ ve Kürecik bölgesindeki Kürdlere egemen olmak için, bölgeye büyük bir askeri kuvvet yığdı. Bu sırada, güçlü İzol aşiretiyle büyük çarpışmalar meydana geldi. Osmanlı bölgede korku salarken Kürdlerin direnişleri bitmedi.

849 yılında, Akçadağ (Argah) Alevi Kürdleri yine büyük bir ayaklanma içine girdiler. Ermeni yazar Garabad Toursarkisian, 1895 yılında yazdığı bir eserde bu ayaklanmadan şöyle söz ediyor: “1849 yılına doğru Akçadağ (Argah) Kürdleri, çevre bölgeleri işgal etmeye, yakıp/yıkıp talan etmeye ve Sivas bölgesini tehdit etmeye başladılar... Başvezir İstanbul’dan 50 bin kişilik büyük ordu ile bölgeye geldi... Kürdler dağlara çekilerek ve boğazları tutarak Osmanlı Ordusunu geri püskürttüler... Kürd isyancılarının hakkından gelmek için hükümet mecburen Zeytun Ermenilerinden yardım istedi. Zeytunlular, öneriyi, askeri güçlerinin Osmanlı ordusuna katılmaksızın, kendi prensleri komutasında bir güç olarak kalmak şartıyla kabul ettiler.”[1]

Fazla bilinmeyen bu isyan, Osmanlının, özellikle güney ve orta bölgelerde Kürd Beyliklerini dağıttığı, Kürd direnişlerini kırmak istediği bir dönemde, daha Batı’daki Alevi Kürdler tarafından gerçekleştirilmesi, olaya Ermenilerin de karışması ilginçtir. Ermenilerden de yardım alan Hafız Paşa komutasındaki Osmanlı Ordusu bölgede büyük bir katliam yaptı ve dört bin Kürd köylüsünü çeşitli bölgelere sürgün etti. Bu konu, yakın zamana kadar, bölgedeki yaşlılar tarafından üzüntüyle dile getirilmekteydi.  Dersim bölgesinde, genellikle Zazaca konuşan Alevi Kürdlerin başkaldıraları çok bilinirken Malatya, Elbistan, Kürecik, Akçadağ bölgelerinde Kürmanci konuşan Alevi Kürdlerin Osmanlıya karşı başkaldıraları az bilinir.

Bitmek tükenmek bilmeyen savaşlar halkı perişan ederken 20. yüzyılın başında kısa bir sakinlik süreci yaşandı. Sonra tüm dünyanın karıştığı I. Dünya Savaşı’nda, yine Osmanlı Devleti ile Rus Çarlığı, Kafkas Cephesi’nde karşı karşıya geldi. İttihat-Terakki yönetimindeki Osmanlı Hükûmeti, 1914 yılı yazında Seferberlik ilan etti ve padişah Sultan Reşad, Cihat çağrısı yaptı. 15 yaşından büyük bütün erkekler silah altına alındı. Hükûmet’in devamlı gençleri silahaltına alması üzerine ortada erkek kalmamıştı. Özellikle, Dersim-Malatya bölgesindeki Alevi Kürdler, askere gitmek, Osmanlı cephesinde savaşa katılmak istemiyorlardı.

1915 yılı başlarında, Sarıkamış bozgunu sonrasında, Akçadağ ilçesi Kürecik nahiyesinde, babasının ölümü üzerine genç yaşta aşiretinin liderliğine gelen Memed Ali ve aşireti de savaştan dolayı istenen vergileri vermek ve savaşa katılmak istemiyenlerdendi. Alxastların varlıklı ocaklarından biri olan Kasımoğlu Ocağı’nın 24 yaşındaki genç lideri Memed Ali’nin bu sıradaki direnişi dönemin ilginç olaylarından biridir.

12 Mart 1331 (25 Mart 1915) tarihinde Dâhiliye Nazırı Talat adına Emniyet Umum Müdürlüğünden (EUM), Mamuratülaziz (Harput) Valiliğine aşağıda sadeleştirilmiş hâli verilen şifreli bir telgraf gönderildi.

“Darende ile sınırdaş olan Malatya Akçadağ kazasına bağlı Kürecik nahiyesindeki Alevi Kürdlerle civardan oraya giden bir takım Ermeni askerlerinin bir çete teşkil ettikleri ve Sivas Vilayetince takip ve derdest edildiklerinden ve Kürdlerin bu yüzden dağa çıkmaları, Malatya memurlarından bazılarının kanundışı baskılarından kaynaklandığı ve haklarında adaletli davranıldığı takdirde Hükümet’e itaat ve bağlılığa hazır eşkıya reisi Mehmed Ali ve arkadaşları tarafından ifade kılındığının istihbar alındığı,  Sivas Vilayeti’nden bildirilmiştir. Acilen gerekli incelemenin yapılarak tedbirlerin alınması ve uygulanması…  Nazır Adına.” [2]

Telgrafta görüldüğü gibi, Memed Ali önderliğindeki Kürd grubun savaşa katılmak istememesi, Osmanlı Hükûmetince, Ermenilerle işbirliği şeklinde değerlendirilmiştir. Savaşa katılmama kararı alan Memed Ali ve aşiretinin fazla bir gücü ve silahı yoktu. Bazı işbirlikçi aşiretlerin de teşvikiyle Akçadağ’daki Osmanlı birliği, Memed Ali ve aşiretine saldırdı. Bazı yakınları öldü ve yanındaki arkadaşlarıyla birlikte dağa çıkmak zorunda kaldı. Bir süre, kendisi gibi Alxast (Alhas) aşiretinden ve Süllüzadeler (Kocolar) ailesinden olan dayılarının yanında kaldı. Eşi Huriye (Hürü) de bu ailedendi. Belirtildiğine göre Hürü, Memed Ali’yi isyana teşvik edenlerdendi ve Memed Ali’ye şöyle demişti: “Sen ki Kasımoğlu olacaksın, Kürd ve Kızılbaş olacaksın; Osmanlıya asker olmak, vergi vermek yakışır mı sana?” 

Dayılarının hükûmetten idam edilmeyeceğine dair söz almaları üzerine, Memed Ali teslim oldu. Ama “Bextê Romê reşe” [3] söyleminde olduğu gibi, Osmanlı sözünde durmadı, isyan ve Ermenilere yardım suçlamasıyla, bazı yakınları, Hussukê Kuşê, Kalloyê Canikê ile Harput’ta asıldı. Bazı kaynaklar, Kalloyê Canikê’nın eşi Altê’nin de bu sırada idam edildiğini ve bu idamın, aynı zamanda Osmanlının ilk kadın idamı olduğunu belirtseler de kaynaklar bunu doğrulamıyor.[4]

Memed Ali, diğer adıyla Mamko Mamad Ali’nin Harput’ta asılmasından sonra Kürecik yöresinde, ağıtlar, destanlar dilden dile dolaştı. Aşağıdaki Türkçe-Kürdçe ağıt, birkaç versiyonuyla günümüze kadar gelmiş ve çok sayıda sanatçı tarafından dillendirilmektedir.

Şu Nurhak’ın dağı yüce

Ben ağlarım gündüz gece

Cenazemi kaldırmayın

Aşiretim gelmeyince.
            Mamko, Mamko, Mamadali
            Hewal rindo çi delalî (İyi arkadaş ne güzelsin)
            Ciran ji derdan dinalin (Komşular derdinden inliyorlar)
            Genco tû bîst û çar salî (Genç, yirmi dört yaşındasın).

 Ata biner at yakışır

Yola gider yol yakışır

Memed Ali’yi sorarsan

Müfrezelerle çarpışır.

 (… nakarat)
          O dağında bu dağında

          Küçük çaplı kucağında

          Harput’ta bir genç asmışlar

          Kasımoğlu Ocağından…

       (… nakarat)

Yüzyıllarca, Kürd-Kızılbaş bölgelerinde, diğer Kürd bölgelerinde, nice Mamko Mamad Aliler direndi, nice acılar, dramlar yaşandı; hâlen yaşanmaya devam ediyor. Mamko Mamad Ali ve direnişi, yüz yılı aşkın süredir dillerden düşmezken Osmanlı sonrası, çok uluslu bir coğrafyada oluşturulan tek ulusa dayalı devlette savaş bir başka şekilde devam ediyor.

Osmanlı-Rus savaşları bitti ama yaşadığımız toplumda, savaş, ad değiştirerek devam ediyor. Sistem, savaş (şiddet) olmadan kendini var edemiyor. Adına “cumhuriyet” de eklenen sistem, demokratik bir yapıya dönüşmedi, insanlara huzur ve mutluluk getirmedi. Kutsallar üzerinden geliştirilen tekçi-ırkçı anlayış, şiddet ve gerginlik toplumu çürüttü. Sürekli düşman üreten yapı, savaşların yaptığından fazla tahribat yaptı/yapıyor…

      CT

           

 



[1]Garabad Toursarkisian, Zeïtoun, Depuis Les Origines Jusqu’à l’insurrection, Paris, 1897 s. 103 (Aktaran; Aso Zagrosi, 11.11. 2016, Zagrosname)

[2]  BAO DH ŞFR 51/130, 12 Mart 1331 (25 Mart 1915)

[3]  Kürdler arasında yaygın olan bu söz, “Rom’un bahtlı karadır” anlamındadır ve Rom’dan kastedilen Batı’dakiler ve özellikle Osmanlıdır.

[4]  İsmail Güner, Dağın Öteki Yüzü Nurhak, Ozan Yayıncılık, 2012

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
2181 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:12:37:44

Celal Temel

Celal Temel

Yazarın Önceki Yazıları

Hizanlı Kemal Fevzi’nin Çığlığı Duyuldu mu?..Tarihsel Oportünist Bir Yaklaşım: 'Miş Gibi' Yapmak (Yüz Yıl Önceden Bugünkü Suriye’ye)Dünden Bugüne, Rojava’da Kürd Ulusal MücadelesiBencillikten Irkçılığa Bir Yol…'Vakfedilmiş Bir Hayat'Bir Sosyolog Ve Bir Ağa’nın Cezaevi Arkadaşlığıİsmail Beşikci’den Farklı Bir Kitap: Alevilikİsmail Beşikci: “Bu Günkü Yaşamım Benim Tercihim”Sloganlarla Hareket EtmekAz Tanınan Bir Kürd Lider: Şemzînan Nehrili Seyid Muhammed Sıddık ve Tarihi Bir OlayUlusal Mücadelede Hatalarla Yüzleşme… (Ermeni ve Kürd örneği…)1918-1923 Sürecinde, Kürdler Türkiye Devleti’nin Kurucu Unsur muydu? Bu süreçte Mustafa Kemal’in Kürd Tutumu Nasıldı?..'İslam Ümmetinin Yetimleri: Kürdler'24 Nisan var, 2 Mayıs da var! (1916 KÜRD TEHCİRİ)'Mevzubahis Vatansa Gerisi Teferruattır' Söylemi Üzerine, Tarihsel Arka Plan, İslamcılık ve Türkçülük PolitikalarıHêvî’den DDKO’ya, 20.Yüzyılın Başından 1970’lere Kürd Öğrenci DernekleriOsmanlıyı Dağıtan, Ermenileri Umutlandıran, Kürdleri Kaygılandıran, Büyük Travmalar Yaratan Berlin AntlaşmasıDiyarbakır Kitap Fuarı, Onur Konuğu Meselesi ve Kürd YayıncılığıFakirliğimiz, Zenginliğimiz, Bilimsel Devrim ve Bir KitapKim Bölücü?..Asimilasyon Meseleleri-2Asimilasyonu Nasıl Bilirsiniz?..'49’lar', '55’ler', '23’ler', Bunların başka adı yok mu?Mondros-Sevr-Lozan Sürecinde (1918-1923) Kürdler Neden Kaybetti?..Kürdler Ne Zaman Kaybetti?..Üç Dönemde İsmail Beşikci ve İsmail Beşikci’ye Karşı Yürütülen Kampanya Üzerine… İki Şehrin Davası, İki Şehrin Sevdası (Dersim ve Amed)İnsan Mutluluğu mu Devlet Çıkarı mı, Birey Özgürlüğü mü Güçlü Devlet mi?'Doğu' Söyleminden Kürd Gerçeğine Coğrafyadan Tarihe… Anadolu Yarımadası neresi, 'Doğu Anadolu' ve 'Güneydoğu Anadolu' Neresi?..Mondros’tan Lozan’a Kürdler1991 Milletvekili Seçimleri ve 'Kürdçe Yemin' Hikayesi 14 Mayıs 2023 Türkiye Seçimlerine Giderken Kürdlerin Açmazı ve Tarihten Bir Yaprak-21915 Üzerine, Anadolu’daki, Batı’daki Ermenilere Ne oldu?..Dünkü Türkiye İşçi Partisi (TİP), Garip 1965 Seçimleri ve Kürdler
x