İlham Ahmed: ‘Türkiye adımlar atmalı’

Rojava Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Dairesi Eş Başkanı İlham Ahmed, Kamişlo’daki Rojava Üniversitesi’nde düzenlenen bir kadın konferansında yaptığı konuşmada, Suriye’deki geçiş hükümeti, Washington süreci, yaptırımlar ve Türkiye’nin politikalarına dair değerlendirmelerde bulundu.

Ahmed, Suriye geçiş hükümetinin yenilenme vaadinin halkın beklentilerini karşılamadığını belirterek, “Kadınların ve halkların hakları güvence altına alınmadan gerçek bir yenilenmeden söz edilemez” dedi.

Yeni hükümetin icraatlarının “yönetim değişikliği” dışında köklü bir dönüşüm yaratmadığını vurgulayan Ahmed, “Gerçek bir değişim yaşansaydı, bugün bambaşka bir Suriye olurdu” ifadelerini kullandı.

“Yaptırımlar koşulsuz kaldırılmamalı”

Washington sürecinde gündeme gelen yaptırımların kaldırılması konusuna da değinen Ahmed, ekonomik zorluklara rağmen yaptırımların koşulsuz kaldırılmasının doğru olmayacağını söyledi:
“Yaptırımların kaldırılmasını istiyoruz, ancak değişiklikler yapılmalı. İç diyalog çok zayıf, halkların hakları tanınmadı. Diyalog geliştirilmeli ve anayasa değiştirilmeli.”

Kadınların ve halkların sürece katılımının önemine vurgu yapan Ahmed, Washington dönüşü diyalogun güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

“Türkiye barış yolunda adım atmalı”

Türkiye’deki gelişmelere de değinen Ahmed, Kürt tarafının çözüm süreci için önemli adımlar attığını ancak Ankara’nın “tereddütlü” davrandığını söyledi.
“Türkiye’nin Kürt sorununu çözmesi, demokratikleşmesi hem kendi geleceğini hem de Suriye’deki rolünü güçlendirecektir” diyen Ahmed, barışın bölgeyi istikrara kavuşturacağını belirtti.

“Abluka tüm halka cezadır”

Halep’teki Şeyhmaksud ve Eşrefiye mahallelerine uygulanan ablukayı da eleştiren Ahmed, “Amaç ne? Şam hükümeti kimi zayıflatmak istiyor?” diye sordu.
Ablukanın sadece Kürtleri değil tüm Suriye halkını etkilediğini dile getirerek, “Eğer cezalandırırlarsa, bütün halk cezalandırılmış olur” dedi.

“Savaş değil, barış güçlendirir”

Konuşmasının sonunda Ahmed, savaşın kimseye fayda getirmediğini vurgulayarak, “Halk artık kurban değil, kendi iradesini ortaya koydu. Devletler bu iradeyi tanımalı. Barış, halkların ve kadınların gücünü artırır” ifadelerini kullandı.