İnsanlar geçmişini nasıl silemezler siyasi hareketler ve partilerde özeleştiri yapmazlarsa kendilerini geçmişten arındırıp koparamazlar. Bilindiği gibi CHP bu gün tekçilik esasları ile oluşan Türkiye'yi kuran partidir. Kısaca mevcut yüzyıllık statükocu düzenin sözcüsü, koruyucusu ve sahibidir. Aynı CHP tekçiliği savunan partilerinde anasıdır. Yıllardır ana muhalefetin birinci partisi olmasına rağmen iktidar mücadelesi vermesi yerine statükoyu korumak her zaman CHP için öncelikli olmuştur. Statükonun korunması için aykırı olduğunu bile bile anayasayı çiğneyenlerin yanında yerini alır.
Bu özelliğinden dolayı CHP içerisinde her görüşü barındıran bir partidir. CHP’de siyasi görüşüne bakılmadan milletvekili, İl ve Belediye Başkanları paraşütle devşirilip aday yapılır. Tekçi düşünceye sahip olmaları yeterlidir.
CHP demokrasiyi, hak ve hukuku, eşitliği savunuyor görünmesine rağmen bu görüşlerin anlamından, içeriğinden uzak bir partidir. Bu kavramları tekçi anlayışın süzgecinden geçirip kendine göre yorumlar. Çünkü demokrasiyi, hak, hukuku ve en önemlisi de eşitlik gibi artık evrensel olan kavramları farklı olanlar için asla istemez. Son zamanlarda sürekli söz etmelerine rağmen bu kavramlar Alevi ve Kürd'ler için geçerli değildir. Merkeziyetçidir, denetlenebilir bir başkanlık ve buna bağlı olarak eyalet sistemine karşıdır. Kısaca kurulduğu günden bu yana bilinen CHP'nin görüşlerinden kayda değer değişen bir şey yok. Bunu eski parlamenter sistemi savunmasında ve o sistemde iktidar olduğunda Andımızı ilk okullarda yeniden okutulacağı sözünü vermesinden de anlayabiliriz. Yada Yurtta Barış, Cihanda Barış diyen CHP'nin Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun MHP'li vekiller gibi Efrin'e atılacak bombaya attığı imza gibi.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun zaman zaman birbiri ile çelişkili gibi görülen konuşmalarının da nedeni de çağdaş değerleri CHP'ye uydurup savunma çabasındandır. Bu yüzden CHP sadece iki yüzlü değil çok yüzlü bir partidir.
Yine her konuda olduğu gibi TTB Genel Başkanı saygıdeğer Prof.Dr.Şebnem Korur Fincancı'nın gözaltına alınmasında olduğu gibi CHP'den farklı sesler çıkıyor. Özgür Özel ustalıkla "NEDENİNE DEĞİNMEDEN" Şebnem hocanın gözaltına alınmasına karşı çıkıyor. CHP Elazığ millet vekili Gürsel Erol'da Türkiye'de geçmişte var olan askeri vesayeti, açık yada örtülü darbeleri ve 1937-38 yıllarında Dersim'de yaşananları bilmezmiş gibi insanlık tarihinden beri var olan ordudan söz ediyor. Tekçi düşünen Devlet Bahçeli yine hızını alamadı ve bildik öfkesi ile "TTB kapatılsın Fincancı vatandaşlıktan atılsın diyor. İktidar Şebnem hocayı bahane ederek TTB gibi meslek örgütlerinin sesini kısmak için yeni düzenlemeler peşinde. Hiçbiri gözaltına alınma ile ilgili "Fikirlerin doğruluğunu yanlışlarını özgür tartışma ortamında konuşabiliriz. Yargı sopası altında değil “diyen DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan kadar olamadı.
A.Güllüoğlu
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.