Kürdistan Bölge Başkanı Mesut Barzani, Hewlêr ile Bağdat arasındaki sorunların kaynağının, Bağdat hükümetinin anayasayı ihlal etmesi ve merkeziyetçi iktidar anlayışını terk etmemesi olduğunu ifade etti.
Dün Selahadîn’deki makamında Fransa Dışişleri Bakanlığı’nın Ortadoğu ve Kuzey Afrika Şefi Jean-François Girault ve beraberindeki heyeti kabul eden Kürdistan Bölge Başkanı Mesut Barzani, ardından Japonya’nın Bağdat Büyükelçisi Kazuya Nascid ile bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşmelerde bölgedeki siyasi gelişmeler, Suriye’deki son durum ve Hewlêr-Bağdat ilişkileri değerlendirildi.
Kürdistan Bölge Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada Barzani, toplantıda Hewlêr ve Bağdat arasındaki sorunlara değinerek şöyle konuştu: ’Sorunların kaynağı, Bağdat hükümetinin anayasayı ihlal etmesi ve merkeziyetçi iktidar anlayışını terk etmemesidir. Bu da Irak’ın devlet mantığından uzaklaşmasına, asayişin bozulmasına, yaşam koşullarının kötüleşmesine ve devlet kurumlarının pasifleşmesine neden olmuştur. Taraflar anayasaya bağlılıklarını bildirerek ve önümüzdeki Irak Parlamentosu seçimlerine güvenerek Irak’ın içinde bulunduğu sorunlara bir çözüm bulmalıdır.’
Fransa Dışişleri Bakanlığı’nın Ortadoğu ve Kuzey Afrika Şefi Jean-François Girault ise Irak’ın güvenliğinin tehlikede olduğuna dikkat çekerek federalizm prensiplerinin aktif bir şekilde uygulanmamasından, parlamenter sistemin hasar almasından, devlet kurumlarının zayıflmasından duydukları rahatsızlığı dile getirdi.
Japonya’nın Bağdat Büyükelçisi Kazuya Nascid ise Irak’ın siyasi ve güvenlik durumunun Kürdistan üzerinde tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini ifade etti. Mesut Barzani ise ’Terör, Irak’ın gelişmesinde en büyük engeldir’ diyerek 2003 yılından bu yana Kürdistan’ın, Irak’ın siyasi sürecine yardım etmek için büyük bir çaba sarfettiğini, ancak Bağdat’ın sorunların çözümüne yönelik bir irade ortaya koymadığını, bu nedenle de Kürdistan’ın bütün çabalarının sonuçsuz kaldığını belirtti.
Bağdat’ın Kürdistan Bölgesi memur maaşlarını göndermemesine de değinen Barzani, bu tavrın anayasaya aykırı olduğunu ve aynı zamanda ahlaka uygun bir davranış olmadığını, bu uygulamanın, Kürd halkına karşı siyasi bir baskı olduğunu söyledi.