1979'daki devrimden bu yana İran'da hüküm süren rejimle ilgili konuşan insan hakları savunucusu Şirin Ebadi, protesto dalgasının, düzenin meşruiyetine karşı şimdiye kadarki en cesur meydan okuma olduğunu belirterek "Bu devrim süreci, son varış noktasına varana kadar durmayacak bir tren gibi" dedi.
‘Protestolar Farklı Bir Şekil Aldı’
2003 yılında Nobel Barış Ödülü alan Ebadi, devletin ölümcül şiddet kullanmasının, halkın yetkililere karşı hissettikleri öfkeyi derinleştireceğini çünkü şikayetlerinin giderilmediğini söyleyerek "Protestolar farklı bir şekil aldı ancak henüz sona ermedi" dedi.
2009’dan bu yana yaşadığı Londra'dan telefon bağlantısıyla Reuters'a konuşan Ebadi, İranlı yetkilileri iktidardan uzaklaştırmak için Batı'nın Tahran'daki büyükelçilerini geri çağırarak İran'la siyasi bağlarını azaltmak gibi "pratik adımlar" atması gerektiğini ve nükleer anlaşma gibi diplomatik adımlarla İran’la herhangi bir anlaşmaya varmaktan kaçınması gerektiğini ekledi.
Binlerce Protestocu Tutuklandı
İranlı yetkililer, Mahsa Amini'nin "uygunsuz kıyafet" giydiği için tutuklanmasının ardından 16 Eylül'de ahlak polisi tarafından gözaltında öldüğünden beri ölümcül protestolarla karşı karşıya. İran, Amini'nin ölümünden önceden var olan tıbbi sorunları sorumlu tutarak Batılı ülkeleri huzursuzluğu kışkırtmakla suçladı.
İnsan hakları grubu HRANA, geçtiğimiz çarşamba günü itibariyle 527 protestocunun, güvenlik güçlerinden ise 70 kişinin öldürüldüğünü açıkladı. Diğer yandan, 19 bin 262 kadar protestocunun tutuklandığı düşünülüyor.