Kürt Diline "İşlevsiz" Demek ile Kültür, Edebiyat ve Ahlak

İnsanın; edebî tarihi, kelime kök ve gramatik zenginliği ortada olan bir dili "işlevsiz" addetmesi, bilinçsizliğinden değilse, ahlaksızlığından ve o dile karşı siyasi tercihindendir... Bunun başka bir izah tarzı varsa buyursunlar!
Edebiyat, dilin yavrusudur... Dil olmadan o dile ait edebiyatın ve edebiyatı yazıya döken eserin sahibinin ve de tarihinin olması mümkün olamazdı...
Yunanca olmadan, Homeros ve eseri Odysseia olamazdı.
Almanca olmadan, Goethe ve eserleri olamazdı.
İngilizce olmadan, William Shakespeare’in Hamlet’i olamazdı.
İspanyolca olmadan, Miguel de Cervantes ve Don Kişot isimli eseri olmayacaktı.
İtalyanca olmasaydı, Dante Alighieri ve İlahi Komedya eseri olmayacaktı.
Farsça/Pehlevice olmasaydı, Firdevsî ve eseri Şahname olmayacaktı.
İşlevli bir Kürtçe olmasaydı, Baba Tahirê Uryan’ın eseri Dubeytî olmayacaktı.
Etkili ve işlevli bir Kürtçe olmasaydı, Ahmedê Xanî ve Kürtlerin kanon eseri Mem û Zîn olmayacaktı.
Kürtçe olmasaydı, Feqîyê Teyran, Melayê Cizîrî, Erebê Şemo ve yüzlerce Kürt edebiyatçı ya da Kürt eseri olmayacaktı.
Kürt edebiyatı bugün bir derya olarak işlevli iken, Kürt diline "Kürtçe işlevli bir dil değildir!" demek, sömürgeci-soykırımcı bir politik tutumdan başka bir şey değildir. Kürt kültürünü, edebiyatını, dilini istememek, anti-Kürt bir tutumdur...
İnsanlık tarihinde kök kelime zenginliği, dünya dilbilim dünyası tarafından tescil edilen, "dünya dilleri arasında ilk sekizi içinde mütalaa olunan" Kürtçeyi "işlevsiz" saymak, siyasi bir tutumun ve garezin ötesinde ahlaki bir aşağılıktır...
Bu söylem, "Kürt dili ile alfabe olmaz, eğitim olmaz, edebiyat olmaz, yaşam olmaz vs." tutum ve propagandanın ötesinde bir şey değildir.
Bu tutum, siyasi bir duruşun ötesinde edepsizleşmektir, ahlaksızlıktır!
25 Şubat 2025 tarihinde Abdullah Öcalan’ın yaptığı açıklamada, diğer söylediklerinin yanı sıra, devletin resmi ideolojisi, telkini ve dikte etmesi ile Kürt dilini "işlevsiz" olarak tanımlaması, DEM Parti ve devlet partilerinin bu söyleme sahip çıkması, Kürt karşıtlığının en ahlaksız zirvesine işaret eder...
Bu tutum, Kürt diline, tarihine, edebiyatına, kültürüne ve Kürt ulus varlığına ahlaksızca saldırıdır.
Zaten insanlık ile özdeş sayılabilecek "kültüralist" talepten de vazgeçilmiş ise, bu aşağılığın da ta en altına düşmek olur!