Karartmalar, Dezenformasyonlar Ve Olgusal Gerçekler

Ankara'nın bir kaç km ilerisinde, askeri silah ve ileri teknoloji ürünlerini üreten yüksek korunaklı bir üsse, ellerini kollarını sallayarak girip 5 insanı öldürüp, onlarcasını yaralayan iki saldırgan, akıl almaz bir eylemi gerçekleştirebilmeleri, akıllara çok büyük soru işaretleri bırakmıştır.

Gencettin Öner

24.10.2024, Per | 17:32

Karartmalar, Dezenformasyonlar Ve Olgusal Gerçekler
Makaleyi Paylaş

Ölümler, katliamlar, acılar ve umutsuzluklar bu coğrafyanın kaderi mi olacak? Ne zaman olumlu bir fikir, huzur ve barışı dillendirilen bir ses yükseldiğinde, anında bu umuda kan ve gözyaşı bulaştırılır. Onun için, onlarca yıl kimse bu konuları konuşamaz bir durum yaratılır. Yüz yıldır, tekçilik ve inkarcılığı temelinde şekillenmiş Türkiye Cumhuriyeti devletinin, toplumun farklı dil, kültür ve etnik kesimlerine zorla dayatıldı. Devletin, ideolojik ve etnik temelli destekçisi ve her alanda bunun sahipliğini yapan MHP'nin lideri, kimselerin hiç beklemediği, ve ummadığı bir çıkış yaparak, kendi ideolojik kavram ve tahayyülünü zorlayarak PKK lideri Abdullah Öcalan'a çağrı yaparak, "Gelsin Mecliste konuşsun" demesi, her kesi ve kesimleri adeta şoka uğratarak onları dumura uğrattı. Dolayısıyla maskelerini de düşürdü. Yüzbinlerce cana, mala ve milyonların sürgününe neden olmuş bu büyük ve ölümcül soruna çözüm istiyormuş gibi takiye yapanların yüzlerindeki makyajlarını temizlemiş oldu.

Ankara'nın bir kaç km ilerisinde, askeri silah ve ileri teknoloji ürünlerini üreten yüksek korunaklı bir üsse, ellerini kollarını sallayarak girip 5 insanı öldürüp, onlarcasını yaralayan iki saldırgan, akıl almaz bir eylemi gerçekleştirebilmeleri, akıllara çok büyük soru işaretleri bırakmıştır. Böyle bir eylem, olayın tabiatına aykırı bir şeydir. İçeriden ve etkili yüksek yerlerden yardım ve desteği olmadan böylesi bir eylem için iki saldırganın; "Haydi bugün de şu üs'te bir eylem yapalım" demeleri, akıl ve izan ile bağdaşır bir durum değildir. Üstelik gasp etmiş oldukları taksi şoförünün cesedini de bagajda taşıyarak. Kaç yıldır hiç izlemediğim gece boyu televizyonun haber kanalları arasında gezinti yaptım. Bu kanallar, el birliği etmişçesine, emekli olmuş, yaşlılık nedeniyle sık sık uyuklayan, çeşitli rütbelerdeki asker ve kendi alanlarındaki konularda bilimsel hiç bir şey üretemeyen, isimlerinin önüne çokça bahşedilmiş akademik ünvanlı aşırı milliyetçi ve ulusalcı olan kesimleri çıkarmışlar. Konuşmalara başlar başlamaz, sözleşmişçesine, Bahçeli'nin mecliste yaptığı konuşmaları üzerinden onun yerden yere vurarak, bunun üniter devlete, milli birlik ve beraberliğe vurulmuş bir darbe ve ihanet olduğunu söyleyip durdular, Bu sözde akademisyen ve stratejistler, bir kez "Bu çok ciddi bir zafiyettir. Akıl almaz bir şekilde iki saldırganın, elini kolunu sallayarak bu yüksek korunaklı üsse nasıl girip eylem yapmışlar. Böylesi bir yere, üst düzeyde ve içerde destekleri ve teşvikleri olmadan böylesi bir eylem yapılamaz" demediler. İçişleri bakanı açıklama yaparken de kimse bu can alıcı soruları sormadı.

Bu eylemi tezgahlayıp devreye sokanlar, şüphesiz ki bu sorunun yüz yıldır bu şekilde sürüp gitmesini isteyen çok güçlü ve etkili kişilerin denetiminde olduğunu göstermektedir. Saldırganların, kimliği ve bağlantıları nereye dayanıyorsa dayansın, bu eylem Bahçeli'nin çıkışına karşı yapılmış bir eylemdir. Dolayısıyla bu ölümcül sorunun (Kürt/Kürdistan) hiç bir zaman yüksek yerlerden konuşulmaması ve çözümsüzlüğünü mutlaklaştırmak için yapılmış bir eylem ve sıkılmış kurşunlardır. Düşen maskelere bakıldığında, bunların kimler olduğu da netleşmiş oldu. Derin devlet diye bilinen Ergenekoncular, Neo-İttihatçılar (İyi Parti, BBP, Vatan partisi, Atatürkçü düşünce derneği ve diğer bazı "sivil toplum örgütleri") diye bilinen kesimler olduğu ortaya çıktı. Bu durumun bu şekildeki devamını isteyen bir kısım parti ve örgütler de var. Ulusalcı ve solcu kesimlerdir.

Abdullah Öcalan'ın mecliste konuşarak gönlündeki niyetlerini orada da tekrarlaması kanımızca çok olumlu bir şey olur. Fakat Öcalan ve Dem partinin Kürtlerin ulusal haklarının yegane temsilcisi olarak görülmesi durumu, eski tas eski hamam olur, kaldı ki bu sorunun nihai çözümüne çözümüne katkı sağlamaz. Bu sorun, defaatle ifade ettiğimiz gibi, geniş tabanlı Kürt parti ve oluşumların öne sürdükleri kişilerce sürdürülmelidir. Çünkü Kürtler'in bu sorunun nihai çözümü ve arzuları farklı farklıdır. Bağımsızlık diyenler, Federasyon ve özerklik isteyenler yanında, mevcut durumun devamını savunan Kürtler de vardır. Öcalan ve DEM parti kendi partilerinin paradigmal gereği içinde çözümün olumlu yönde gelişmesi için fikirlerini ifade edebilirler.

 

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
1803 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:21:24:10

Gencettin Öner

Yazarın Önceki Yazıları

Hep Karıştırılan İki Sorun Ve Olgu; Ulusal Sorun Ve Demokrasi Sorunu 'Hafıza-i Beşer, Nisyan İle Maluldür' Anayasalar, İkiyüzlülükler ve Niyetler Aklın ve Ferasetin Durduğu An Sıradan Kötülük, Bağnaz Bir Dinsel Veya İdeolojik Vicdansızlıkla Birleşince Ortaya Çıkan Manzaralar 'Derin Dewlet Nedır Abê?' Komedilerden Komedi Beğenin Çend Dimên Li Ser Jîyana Rewşenbir, Lêkolinvan û Entelektuelê Kurd Dr. Tarıq Ziya Ekinci Ezber Bozan Bir Yazı Toplumsal Hafıza, Org. Mustafa Muğlalı ve 33 Kurşun Olayı Riyakarlık, Yalan, Aldatma ve İnanç Adına Yaşatılan Barbarlık Diyarından Seçmeler İki Fotoğrafın Düşündürdükleri Diamond Tema, İnanç-İnançsızlık ve Agnostizm Demokrasi ve Özgürlüklerin Kağıt Üzerinde Kaldığı Ülke ve Toplumlarda Aforizmal Bir Bakış Bir Ulusa ve Onun Değerlerine Dayatılan Onursuzluk Selahattin Demirtaş ve Seher’in Dramı İnsanlık Değerlerinin Yerle Bir Edildiği, İnsanlık Erdeminin Çöktüğü Nokta; Soykırımlar 2024 Seçiminin Patolojik Siyasal Anatomisi Üzerine Bir Kaç Söz? Kürt Siyasetçilerin Aymazlıklarına Kim Dur Diyecek? Mertliğin, Onurun ve Yiğitliğin Timsali; Yılmaz Güney Toplumlara 'Hakikat' Diye Dayatılan Sosyal Psikoz ve Sosyal Halüsinasyon Handikaplarından Kurtulmaları Mümkün Olabilir mi? Sekülerlik, Laiklik, Komünizm ve Sosyal Darwinizm Üzerine Felsefi Bir Analiz; Kürtler Bu Kavramları Nasıl Algılıyor? (2) 3 Olgu, 3 Sonuç ve Toplumun Çok Hazin Aymazlığı Sekülerlik, Laiklik, Komünizm Üzerine Felsefi Bir Analiz; Kürtler Bu Süreçte Ne Yapmalı (1) Tarihten Hiç Ders Çıkaramama Sarı Hoca(İsmail Beşikci) Hakkında Birkaç Hayat Anekdotu Aptallığın Resmi Var Mıdır Acaba? Yalanlarla Zihinlere Kazınmış Ezberlerin Bozulması ve Hakikat 'Xwedê Mırov Kor Neke, Kor Bikejî Kerr Neke' Sosyal Psikoz ve Hakikat 'Cumhuriyet' Nedir? Ne Değildir? 'İlericilik', 'Gericilik', 'Faşizm' ve 'Demokrasi' Kavramları Üzerinde Felsefi Bir Beyin Fırtınası Sivil Katliamları İdeoloji ve Din Kisvesi Altında Savunan Barbarlık 'Göz Bebeği' 'Göz Ağrısı' 'Göz Dikeni' Katliam, yağma, fetih ve işgalleri kutsama, bu kötülüklerin mağdurlarının torunlarının aymazlıkları üzerine Bayramlar; Kimilerine Sevinç ve Mutluluk Vesilesi Olurken, Kimilerine Neden Hüzün ve Yok Sayılma Vesilesi Oluyor? Tabuları Yıkmak Değerli Hukukçu, Hakperest İnsan, Hacı Akyol’un Anısına Saygıyla Toplumsal Hafıza, Mustafa Muğlalı ve 33 Kurşun olayı Sivas Katliamı Üzerine Tekrarlı Bir Hatırlatma Hakikat ve Vicdanla Bağdaşmayan Rutinleşmiş bir İnanç Ezberi; Kurban İnsanlığın Erdemli Olma Yolundaki Uzun Yürüyüşü; Evim mi? Devrim mi? İki Yüzlülük, Riyakarlık ve Yalanlarla Nereye Kadar? 2023 Seçim Sonuçları Üzerine Birkaç Söz… Kaybedenler ve Kazananlar; Neden? Nasıl? Niçin? Yüz Yıldır Kürtlere Dayatılan 'Kırk Katır mı? Kırk Satır mı? ' Anlayışına Ne Zaman Dur Denilecek? Faşist Nobranlıkla Nereye Kadar? Bir Seçimin Sosyolojik ve Siyasal Anatomisi 'Denizler'in Yolu' ve Gerçekler Dersim Katliamı Olguları, Kavramları Çarpıtma Ve Türk Toplum Algısında Karşılık Bulmuş Politik-Şoven Psikoz 23 Nisanı Bayram Havasında Kutlayan Türkler, 24 Nisan Trajedisini de Unutmamalılar Toplumu İnanç Ve Bayrak Dayatmasıyla Terbiye Etmeye Çalışılan Oyunlar Ve Erdemlilik Tarihte yaşananlardan ders çıkaramama ve son hazin siyasi aymazlık Kılıçdaroğlu'nun 'Halil İbrahim Sofrası' Temennisi ve Gerçekler Spor centilmenliği, seri katilleri kutsama ve faşistleşen toplum Coğrafyamızda meydana gelen deprem felaketi üzerine birkaç söz Riyakarlık, makyaj ve yalanlarla nereye kadar? Etnik nefretin aramızdan aldığı güzel insan; Hrant Dink 'Öteki'ye Olan Düşmanlık ve Nefret, Empati ve Erdemliliğe Dönüşebilir mi? 100. Yılına girecek olan otoriter ve tekçi rejimin kalıcı otokrat bir rejime evrilmesine karşı mağdurlar ne yapmalı? 'Kimseye Verilecek Bir Çakıl Taşımız Yoktur' Veya ‘Ya Sev Ya Terket!' Metaforu Üzerine Birkaç Söz Nasıl Bir Anayasa? Sedama bındestîya Kurda azlû bu! Neo-Osmanlıcılık ile Neo-İttihatçılığın 100 yıllık ezeli düşmanlıktan, iktidar ittifakına geçmeleri ve 10 kasım üzerine birkaç söz Cumhuriyet mi, Demokrasi mi? 2023 Seçimlerinde 'vatandaş bekası' için kime ve neye göre oy verilmeli?
x