Zozolar Bitirildi, Lololar Kaldı.

Hrant Dink, 19 Ocak 2017'de katledildi. 2003 yılında MGK’da planlanan Dink cinayeti, Ankara’dan başlayarak Trabzon ve İstanbul’a uzanan devletin aktif rol aldığı bir cinayettir. Türkler, soykırımdan geçirdiği bir büçük milyon Ermenin trajedisini seslendiren Hrant Dink'e, alışamadı. Talat Paşa komitesini kuran devletin Generalleri, Osman Pamukoğlu,Veli Küçük, vatan partisi başkanı Doğu Perinçek, Av. Kemal Kerinçsiz gibi Ergenekon çete elemanları Hran Dink'in, savcılık ve mahkemelere çağrılmasını bayraklı linç partileriyle karşılıyordu. Tükiye Cumhuriyetin Valileri, emniyet müdürlerı, savcıları, Avukatları tarafında herkesin gözleri önünde yargılanıp, defalarca hakaret ve saldırılardan sonra İstanbul'un merkezinde kurşunlanarak katledildi.

Anlaşılan oki bu devlet cinayeti, 15 Mart 1921'de Berlin'de cezalandirilan İttihat veTerakki'nin kurucularından katil Talat Paşa'nın intikamı olarak gerçekleştirildi. Ogün samast denilen sefil bir sokak faşisti ile kapatildi. İnsan hakları savunucusu Av. Tahir Elçi gibi yaşamını toplumsal barışa adayan gazeteci, yazar Hrant Dink, hergün öldürülmekle tehdit ediliyordu. Hrant Dink, İstanbul' Aksaray'da cadde ortasında kimsesizlerin kimsesi, savumasız yüz üstü, uyur gibi uzanmıştı. Hrant'in gazeteci arkadaşları korku panik içinde sağa sola imdat çığliklarıyla feryat-figan ettiler. Sonra Ermeniler gibi korktular, öyle ağladılar. Sonra bir tüy hafifliğinde Hrant'a dokundular. Uyandırmak istediler. Hrant uyanmadı. Kaskatı, öylece yatıyordu. Cansız bir bedendı artık, sadece ruhu bir kelebek gibi uçup gitmişti.

Ermeniler, cesur bir aydınını, mazlumlar savunucusunu Raka hanım yoldaşını, hayatının yarısını, sevdalısını, çocukları sevmeye duyamadıkları güzel babalarını kaybetti. Hrant'ın eşi ve çocukları onun yokluğuyla, tarifsiz acısıyla başbaşa kaldılar. Lololar, Zozoların kanlı bedenlerine ağıt yaktılar. ''Hepimiz Ermeniyiz'' yola devam dediler. Dolstları bir şey yapamamanın çaresızliğine öfkelendiler. İnsan kanına doymayan pis geleneğe göre ''iç düşman'' bir Ermeni daha eksilmişti, bir yıldız daha kaymıştı. Simdi sıra'da hangi Ermeni var acaba? Hangi Kürd demiyecem. Çünkü Kürdler zaten sayılmıyor, bol bol vuruluyorlar. Sanki öldürülmek için yaratılmışlar. Dört bir tarafta hergün üçer beşer öldürülüyorlar. ''Zozoları bitirdik, Lololar kaldı.'' demişlerdi.

Hrant Dink, öldürüleceği gün Agos gazetesine gidecekti. Yapacağı, işleri ve barışı kısa zamana sığdırmayı tasarlıyordu. Türk devletinin, soyuna jenosid uyguladığı Dink, Türkiye ve Kuzey Kürdistan için Demokrasi ve toplumsal barışı savunuyordu. Türk cumhuriyeti her ne kadar Ermeni Milletini jenosidlerle toplumsal tehlike olmaktan çıkarmışsada Ermeni'lerin sesli konuşmaları, basın yayın organlarında barış kavramını dilendirmeleri, keza geçmişin suç ortakları olan AB, ABD ve Rusya'nın gecikmelide olsa Ermeni jenosidini tanımalarına sevinmeleri Türkler için tehlike kabul ediliyor.

Hrant Dink her türlü baskı yanında Kuran baskısına'da maruz kalmıştı. Türk müslümanları ''Hrant, müslüman olursa baskılardan kurtulacağını' söylüyorlardı. Kuranı orta çağ seviyesinde algılayan, ırkçılığı bir yönetim modeli olarak giydiren bu ceberut zihniyetin devrimcileri, ayndınları orta çağ teolojisine çağırması yeterince öldürücüdür zaten. Evine, işyerine bayrak asmayanları asanlara linç ettiren, ırkçılık vebasını her eve taşıran ruh ikizleri Erdoğan ve Bahçeli, AKP-MHP koalisyonu bu pis geleneğin sonucudur. Toplumun yarısını diğer bir yarısına karşı düşmanlaştıran bu hükümetin hala yönetiyor olmasının nedeni muhalefetin yokluğudur.

Geliştirilmek ve büyütülmek istenenin anlaşılması gerekir. İyilerle kötülerin tarihsel mücadelesinde geleceği öngörmek, hayatını toplumu aydınlatmak için feda etmek insanlık mirası açısında ögretici bir eylemdir. Bu mücadele bilince çıkarılmadan toplumsal barış ögretisi bir sonraki kuşağa aktarılamaz. Türkler, jenosid'ten geçirilen Ermenileri, Kürdleri, Keldanileri hiçbir zaman anlamadı. Vicdanın sesini değil, yöneticilerin sesini dinledi. Ermenileri yok ettiler. Son yarım asırdır Kürdleri yok etme çabasına girmişler. Eğer bu gün Ermeni meselesi 1915 öncesi yerleşım potansiyeli ve politik örgütsel gücüne sahip olsaydı öldürülme önceliği gene Ermeni'lerin olacaktı. Binlerce Kürd, Türklerin halis, muhlis ''muslüman kardesleri'' olarak Ermenilere karşı kullanılacaktı. Tipki binlerce koy kurucusunu Kürdistan ulusal kurtuluş mücadelesine karşı kullandıkları gibi. Hrant Dink, Ermeni olduğu için öldürüldü.