'Derin Dewlet Nedır Abê?'

(Sosyolojik ve Felsefi Aforizmalar, kitabımdan alınmış bir makale)

Gencettin Öner

24.12.2023, Paz | 12:52 [ Güncellenme: 28.08.2024, Çar | 10:30 ]

'Derin Dewlet Nedır Abê?'
Makaleyi Paylaş

Bu makalenin konusu, yaşanmış ve mizah yüklü gerçek bir hikâyeye dayanıyor. Sizlerle de paylaşmak istedim. Bilgi kirliliği ve dezenformasyonun bilinçli bir şekilde sürdürüldüğü bu ülkede, televizyonlarda çıkartılan ve köşe başlarını tutmuş, kendilerine “yorumcu” “analist” diyen vesayet sözcüleri ağır kavramların havadan uçuştuğu 1990 larda bu ağır sorunların altında ezilen toplum kesimleri bir çıkış umudu içinde çırpınıp duruyordu. Sıkıntıların farklı boyutunu yaşadığımız bu günlerde, bu ağır ve can sıkıntılı konulardan biraz olsun uzaklaşmak ve içinizde kalmışsa tebessüm ve gülümsetmek istedim. Kadim şehrimiz Diyarbekir’deki qırıxlardan (Mahalle kabadayıları) bir anekdot sunmak istedik. Gerçek yaşanmış bir olaydan derlenmiş bu hikâyeyi bir dostumdan dinlemiştim.

1990’ların başında derin devletin bir konsept dahilinde bölgede uygulamaya soktuğu ve adına “faili meçhul” cinayetler dendiği infazlar toplumda sorgulanmaya başlanması, televizyon açık oturumlarında siyasilerin, yazar ve aydınların üzerinde sık konuştukları, ama bir türlü ne olduğu pek açıklanmayan ve adına “derin devlet” dedikleri olağanüstü güçler ile ilgili siyasi-mizahi bir anekdot bu.

Akşamcı qırıxlardan (Türkçe okunuşu “Kırık”) ikisi, sur dibinde çimlerin üzerine bağdaş kurmuş vaziyette açtıkları ucuz şarabın yanında biraz leblebi, küflü peynir ile bu sofranın olmazsa olmazlardan kalınca sarılmış cigarasını ciğerlerine çekerek, kafa bulmaya çalışıyorlar. Kırık dünyasında bu ikilinin lakabı; “Siyasi abê” ve “Kewaşe Mıhê” diye bilinir. Kafası dumanlı Mıhê, dönemin medyasında sürekli ve mütemadiyen dile getirilen, her günün akşamı televizyonlarda koca koca adamların heyecan ve hararetle üzerinde tartıştıkları konuyu kafasına takmış. Tartışmaya katılanların tam olarak neyi anlatmak istediklerini bir türlü anlayamadığı için fırsat bu fırsat diyerek, bilgisine çok güvendiği arkadaşı “Siyasi Abê”ye açmaya karar verir. Mıhê;

-Siyasi Abê, ayıp olmasa sahan bir sori sormağ istiyem

-Buyır sor Mıhê. Bılmamağ ayıp degil brêmın. Sormamağ ayıptır

-Abê, derın dewlet nedır?

Mihê’den böyle bir soruyu beklemeyen siyasi Abê önce biraz afalladıktan sonra, bir Mıhê’nın yüzüne, bir de gürül gürül akan Dicle nehrine bakarak bir süre düşündükten sonra, kalınca sarılmış cigasından derince içine çektiği dumanını Mihê’nın yüzüne doğru üfledikten sonra.

-Mıhê, ma sen derın dewletın ne oldığıni bılmisen brêmın?

-Welle (Vallahi) bilmiyem.abê

-Derin dewlet benim Mıhê”

Bunu duyan Mıhê çok şaşırır. Bilgisine çok güvendiği arkadaşının onunla dalga geçtiğini sanarak içten içe alınır. Kırgın bir ses tonuyla;

-Abê, sen benle dalğa mı geçisen?

-Mıhê neden senınle dalğa geçeyim. Sen sordın, ahan ben de sahan cevap veriyem.

Mıhê şaşkın, Çok güvendiği arkadaşına, bir de içine çektiği kalınca sarılmış esrar sigarasına bakar.

-Anlamadığım nokta şu; sen nasıl derın dewlet olmişsan Abê?

-Şımdi bağ. İkimız de qereyollarında (Karayolları) çalışmıyığ?

-He. Doğridır çalışiyığ

-Şımdi, müdur senden qıcığ kapıp göten bir tekme, taq Fisqeyadan aşaği atamaz mı? (Fis Kaya: Surların doğu yakasındaki semtin adı) yani seni işten atamaz mı Mıhê?

-He welle, isterse beni işten atabılır

-Peki neden?

-Çünki ben muwaqatam (geçici)

-Peki, feriştahi gelse beni işten atabılır mi?

-Yoğ atamaz

-Neden?

-Çünki sen qadrolisen abê

-Hah baban rahmet. Şımdi qafayi çalıştırıp meseleyi anlayabıldın mı Mıhê? Derın dewlet dêmağ, qadroli adam dêmağtır bırêmın. Onın için şu an tam karşında ahan derın dewletın bir adami duri.

Kewaşe Mıhê, ağzı açık, bilgisine çok güvendiği ve saygı duyduğu 30 yıllık arkadaşının yüzüne hüzünle bakar. Şaşkınlığı geçtikten sonra oturduğu yerden usulca kalkar, eliyle kıçını silkeledikten sonra arkadaşına dönerek; “Benım senınle bundan sonra arkadaşlığım ve dostlığım ahan burada bitti siyasi abê. Bir daha ne beni ara ne de bahan selam vêr” Siyasi abê şaşırmış vaziyette; “Mıhê sen manyağ mısın? Yoğsa kafayı mı üşüttün oğlım? Ulan Kewaşe, bız 30 senedır arkadaşığ.” Mıhê; “Bundan sora arkadaş falan degilığ. Açlığtan ölsem, kerxanada qebraxlığ (kavad) dahi yapsam yine de derın dewletın adamına selam vêrmem.

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
12810 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:11:58:06

Gencettin Öner

Yazarın Önceki Yazıları

Kürd/Kürdistan Sorunu Ve Demirtaş'ın PKK/DEM Ekseninden Kopuş Emareleri Ortadoğu Ve Dünyadaki Son Gelişmelere Paralel Olarak Kürtler Özgür Ve Onurlu Gelecekleri İçin Ne Yapmalı? Karartmalar, Dezenformasyonlar Ve Olgusal Gerçekler Hep Karıştırılan İki Sorun Ve Olgu; Ulusal Sorun Ve Demokrasi Sorunu 'Hafıza-i Beşer, Nisyan İle Maluldür' Anayasalar, İkiyüzlülükler ve Niyetler Aklın ve Ferasetin Durduğu An Sıradan Kötülük, Bağnaz Bir Dinsel Veya İdeolojik Vicdansızlıkla Birleşince Ortaya Çıkan Manzaralar Komedilerden Komedi Beğenin Çend Dimên Li Ser Jîyana Rewşenbir, Lêkolinvan û Entelektuelê Kurd Dr. Tarıq Ziya Ekinci Ezber Bozan Bir Yazı Toplumsal Hafıza, Org. Mustafa Muğlalı ve 33 Kurşun Olayı Riyakarlık, Yalan, Aldatma ve İnanç Adına Yaşatılan Barbarlık Diyarından Seçmeler İki Fotoğrafın Düşündürdükleri Diamond Tema, İnanç-İnançsızlık ve Agnostizm Demokrasi ve Özgürlüklerin Kağıt Üzerinde Kaldığı Ülke ve Toplumlarda Aforizmal Bir Bakış Bir Ulusa ve Onun Değerlerine Dayatılan Onursuzluk Selahattin Demirtaş ve Seher’in Dramı İnsanlık Değerlerinin Yerle Bir Edildiği, İnsanlık Erdeminin Çöktüğü Nokta; Soykırımlar 2024 Seçiminin Patolojik Siyasal Anatomisi Üzerine Bir Kaç Söz? Kürt Siyasetçilerin Aymazlıklarına Kim Dur Diyecek? Mertliğin, Onurun ve Yiğitliğin Timsali; Yılmaz Güney Toplumlara 'Hakikat' Diye Dayatılan Sosyal Psikoz ve Sosyal Halüsinasyon Handikaplarından Kurtulmaları Mümkün Olabilir mi? Sekülerlik, Laiklik, Komünizm ve Sosyal Darwinizm Üzerine Felsefi Bir Analiz; Kürtler Bu Kavramları Nasıl Algılıyor? (2) 3 Olgu, 3 Sonuç ve Toplumun Çok Hazin Aymazlığı Sekülerlik, Laiklik, Komünizm Üzerine Felsefi Bir Analiz; Kürtler Bu Süreçte Ne Yapmalı (1) Tarihten Hiç Ders Çıkaramama Sarı Hoca(İsmail Beşikci) Hakkında Birkaç Hayat Anekdotu Aptallığın Resmi Var Mıdır Acaba? Yalanlarla Zihinlere Kazınmış Ezberlerin Bozulması ve Hakikat 'Xwedê Mırov Kor Neke, Kor Bikejî Kerr Neke' Sosyal Psikoz ve Hakikat 'Cumhuriyet' Nedir? Ne Değildir? 'İlericilik', 'Gericilik', 'Faşizm' ve 'Demokrasi' Kavramları Üzerinde Felsefi Bir Beyin Fırtınası Sivil Katliamları İdeoloji ve Din Kisvesi Altında Savunan Barbarlık 'Göz Bebeği' 'Göz Ağrısı' 'Göz Dikeni' Katliam, yağma, fetih ve işgalleri kutsama, bu kötülüklerin mağdurlarının torunlarının aymazlıkları üzerine Bayramlar; Kimilerine Sevinç ve Mutluluk Vesilesi Olurken, Kimilerine Neden Hüzün ve Yok Sayılma Vesilesi Oluyor? Tabuları Yıkmak Değerli Hukukçu, Hakperest İnsan, Hacı Akyol’un Anısına Saygıyla Toplumsal Hafıza, Mustafa Muğlalı ve 33 Kurşun olayı Sivas Katliamı Üzerine Tekrarlı Bir Hatırlatma Hakikat ve Vicdanla Bağdaşmayan Rutinleşmiş bir İnanç Ezberi; Kurban İnsanlığın Erdemli Olma Yolundaki Uzun Yürüyüşü; Evim mi? Devrim mi? İki Yüzlülük, Riyakarlık ve Yalanlarla Nereye Kadar? 2023 Seçim Sonuçları Üzerine Birkaç Söz… Kaybedenler ve Kazananlar; Neden? Nasıl? Niçin? Yüz Yıldır Kürtlere Dayatılan 'Kırk Katır mı? Kırk Satır mı? ' Anlayışına Ne Zaman Dur Denilecek? Faşist Nobranlıkla Nereye Kadar? Bir Seçimin Sosyolojik ve Siyasal Anatomisi 'Denizler'in Yolu' ve Gerçekler Dersim Katliamı Olguları, Kavramları Çarpıtma Ve Türk Toplum Algısında Karşılık Bulmuş Politik-Şoven Psikoz 23 Nisanı Bayram Havasında Kutlayan Türkler, 24 Nisan Trajedisini de Unutmamalılar Toplumu İnanç Ve Bayrak Dayatmasıyla Terbiye Etmeye Çalışılan Oyunlar Ve Erdemlilik Tarihte yaşananlardan ders çıkaramama ve son hazin siyasi aymazlık Kılıçdaroğlu'nun 'Halil İbrahim Sofrası' Temennisi ve Gerçekler Spor centilmenliği, seri katilleri kutsama ve faşistleşen toplum Coğrafyamızda meydana gelen deprem felaketi üzerine birkaç söz Riyakarlık, makyaj ve yalanlarla nereye kadar? Etnik nefretin aramızdan aldığı güzel insan; Hrant Dink 'Öteki'ye Olan Düşmanlık ve Nefret, Empati ve Erdemliliğe Dönüşebilir mi? 100. Yılına girecek olan otoriter ve tekçi rejimin kalıcı otokrat bir rejime evrilmesine karşı mağdurlar ne yapmalı? 'Kimseye Verilecek Bir Çakıl Taşımız Yoktur' Veya ‘Ya Sev Ya Terket!' Metaforu Üzerine Birkaç Söz Nasıl Bir Anayasa? Sedama bındestîya Kurda azlû bu! Neo-Osmanlıcılık ile Neo-İttihatçılığın 100 yıllık ezeli düşmanlıktan, iktidar ittifakına geçmeleri ve 10 kasım üzerine birkaç söz Cumhuriyet mi, Demokrasi mi? 2023 Seçimlerinde 'vatandaş bekası' için kime ve neye göre oy verilmeli?
x