Musa, Yahudi tarihinde “kutsal kitap" sahibi şahsiyetlerden biridir. Hikayesinin ana kısmı, "Çıkış" (Exsodus) kitabında anlatılır.
Bilindiği gibi, Musa'nın, Museviliği yönlendiren 613 yasanın temelini beş kitabın birleştirilmesinden Tevrat oluşturulmuştur.
Bunlar;
"Yaratılış" ile İbrahim, İshak ve Yakup ile ailelerinin tarihini anlatır.
"Çıkış" ile Musa'nın da dahil olduğu, Mısır'dan Kenan'a yapılan toplu göçü anlatır.
"Levilililer"; *Yahudiler için kuralları ve usullerini anlatır.
"Sayılar"; Israiloğullarının çölde yaptıkları yolculuğu anlatır.
"Tesniye"; Musa’nın, İsrail tarihini, ahlak ve değerlerini anlattığı hitabelerinden oluşur.
Geleneksel inanç, Tevrat'ın Sına Dağı'nda Musa'ya verildiği, ancak vahilerin Musa'ya ölene kadar gelmeye devam ettiği iddia edilir.
Arkeologlar ise Tevrat'ın MÖ. 10. ve 6.yüzyıllar arasında yazıldığını iddia ederler.
Tavrati, okuyabilen az olunca, sözlü olarak tanıtmak için, Hahamlar görev alır.
***
İbrahim’in torunları olan İbraniler, yaşadıkları kıtlık nedeniyle İsrail'i terk ederek, Yakup'un oğullarından biri olan ve firavunlardan iltifat gören Yusuf’un yaşadığı yer olan Mısır'a yerleşirler. Zamanla Fravunlar, Yusuf ile olan tarihi dostluğu unutuldukça, İbraniler Mısırlıların kölesi haline getirildiler.
Musa, İbrani kölelerin çocuklarının öldürülmesini emreden acımasız bir Firavun olan II. Ramses'ın hükümdarlığı sırasında Mısır'da Imran ve Yoşaved'ın oğlu olarak doğar.
Yoşaved her ne kadar başta Musa'yı saklamayı başarırsa da, bunu sonuna kadar başaramaz. Musa, üç aylık olunca, merhametli birinin bulup sahiplenmesi umuduyla Nil Nehri'nîn kıyısına bırakılır. Musa’yı bulanlar, onu Fravunun karısına bırakır ve o Musa’ya evladı olarak bakar!
Musa, büyür ve geçmişini öğrenir. Bundan sonra, bir Mısırlının bir İsrailliyi öldürdüğüne tanık olur. Tepkisi ise, Mısırlıyı öldürmek suretiyle cezalandırır. Bu suçu işlemiş olan Musa, kaçarak 40 yıl yaşayacağı Sina Yarımadasına yerleşir.
Sonra Musa, Mısır'daki köle İsraillilerin Mısır'dan çıkmaları için uğraşmak üzere, Mısır'a döner. Fravun'u İsrail oğullarının Mısır'dan çıkmaları için, izin vermesine ikna etmeye çalışır. Ancak, Firavun'u ikna edemez..
Aynı donemde, Mısır'da yoğun çocuk ölümleri yaşanır. Bunun Israilogullarına yapılan zulmün bedeli bir felaket olduğu yayılır ve Firavun da buna inanır. Israiloğullarına Mısır'dan çıkmalarına izin verir, fakat onların göç yoluna düştükten sonra da zorluklar çıkarır.
Ancak Israiloğulları Sina Dağından geçerek Israil’e zorlukla ulaşabildiler. Bu durum Musa'yı Yahudi toplumunun tarihinde başa oturtur, peygamber eder.
Yahudiliğin, kendinden önceki Mihtra inancından çok sayıda ritüeli içine almaması mümkün değildir.
Bu tarih, Israiloğullarına, çalıştıkça ve mücadele ettikçe ölümden bile dirilerek kurtulabilineceği azmini, inancını kazandırır.
Bu çalışma, üretim ve icatlarda yoğunluk kazandıkça, Yahudilerin dünyaya yayılması da aynı paralelde, oranda olur. Yahudi halkı, düşüncede, bizim be sanatta, edebiyat ve icatlarda hep gözde halk durumunda yaşar.
1940-1943'te Yahudilerin, Almanya'da Hitler faşizmi tarafından soykırıma uğratılınca, yeniden "Kutsal Topraklar” dedikleri Isral’e gelerek İsrail Devletini kurarlar.
Hitler Almanya’sının Yahudilere yaşattiği be milyonlarcasını katlettiği olayı, "soykırım" kavramı ile dünya literatüründe en ağır insanlık suçu ve hep aktüel bir kavram olarak yer eder!
Kürtlerin de uzun sürece yayılan bir soykırım siyasetinden kurtulmaları, birebir olmazsa da benzer bir yol izlemeleri ve kutsal topraklarında devletleşmeleri ile olasıdır.
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.