İslam ve Şura adına Sakif toplantısını yapanlar, \"fe veylun lil musallîne\" (Vay haline o namaz kılanların ki) Bu fırka İslam\'ın ilk namaz kılan sahtekarlarıdır. Çünkü sakif toplantısında sevgili Muhammed\'in ailesinden kimse yoktur. Onun en iyi dostu olan Selman yoktur, Bilal yoktur, Ebuzer yoktur, Ammar yoktur, Musab yoktur, Mikdat yoktur ve Sad bin Ubada yoktur!
Pekâlâ Sakif’te İslam adına söz alan kim vardı? Hemen söyliyeyim: uyduruk hadislerle cennetle müjdelenen İslam maskeli sahtekarlar vardı. Başka kim vardı? Ensesi kalın, karınları şişik ve kibirleri yüksek olan kabile aristokratları vardı.
Sakifte toplanan bu din cambazların ve kabile şeflerin Ali, Selman, Ebuzer, Bilal, Ammar, Musab, Miktad ve Sad Bin Ubada’ ya karşı olan üstünlükleri, sadece ve sadece cahiliyeden kalma cambazlık ve küstah bir ahlak...
İşte bu birinci fırkanın adı “fe veylun lil musallîne” ve ikinci fırkanın adı Humeze ehlidir. Bu iki fırka birbirlerinden ayrılmaz iki kardeştir. “Fe veylun lil musallîne”ehli, iktidara ve ihtişama tapıyor. “Humeze” ehli ise paraya ve ganimete tapıyor.
Bunlar namaz kılıyor; kıldıkları bu namazla işledikleri, suç ve günahlarını gizliyor!
Bunlar namaz kılıyor, ama yüzlerce cariye kadınla seks yapmayı ibadet-sünnet gösteriyor.
Bunlar namaz kılıyor, ama deste deste dinar ve kasa kasa altın biriktirmeyi ibadet sayıyor!
Bunlar namaz kılıyor, ama elleri nasırlı ve bedeni ter kokan yalınayaklı garibanın emeğini sömürüyor!
Evet, bunlar namaz kılıyor; ancak kıçları başları üstünde, başları ise kıçları üstünde geziyor!
Bugünkü ardılları ne yapıyor? İspanya sahillerinde modern cariyeleriyle güneşleniyor! Besmele çekerek faiz alıyor, faize Kadeh tokuşturuyor! Tekbirler senfonisi eşliğinde, Dubai ve Katar gökdelenlerinde miraç’a çıktığını idia ediyor! Hasıl-ı kelam; her bir Arab şeyhinin, her bir Türk sultanın ve her bir İranlı ayetullahın karısının boynunda taşıdığı gerdanlık, açlıkla boğuşan seksen milyon Habeşistan ülkesini bir yıl duyuracak değerde.
Başka ne yapıyor? Filistin’e intifade, Mısır\'a Rabià İşareti yapıyor; Kürdistan’ı işgal ediyor, buna fetih diyor. Kürtlerin siyasal ve teritoryal egemenliğini elinden alıyor, buna hilafet ve ümmet diyor. Kürtlerin mal-mülkünü ele geçiriyor, buna ganimet diyor. Kürtlerin kadınlarını esir alıyor, demir kafeslerde cariye olarak satıyor. Kürtlerin savaşçılarını katl ediyor, şehir ortasında çırılçıplak teşhir ediyor. Kürtlerin inancına, düşüncesine ve hürriyetine müstekbirce mudahale ediyor, buna emr-i bi\'l ma\'rûf ve nehy-i anil münker diyor.
O vakit, “fe veylun lil musallîne” ve “Humeze” ehline soralım: Kürtler, bindört yüz yıl boyunca bir dakikalığına da olsa dilinizi yasakladılar mı? Topraklarınızı fetih adına işgal ettiler mi? Hilafet ve ümmet adına siyasal egemenliğinizi elinizden aldılar mı? Kadınlarınızı cariye ve mal-mülkünüzü ganimet olarak gasp ettiler mi? Kürtlerin size bu zülmu yaptığına dair tek bir delil gösterebilirmisiniz? ve bu konuda size hodri meydan diyoruz.
Son olarak; hem namaz kılacaksınız, hem ülkemizi işgal edeceksiniz!
Hem namaz kılacaksınız, hem bizi vahşice katl edeceksiniz!
Hem namaz kılacaksınız, hemde esadullah timlerinizle, şehir ve kasabalarımızı delik deşik edeceksiniz!
Hem namaz kılacaksınız, hem ontolojik varlığımızı inkar edeceksiniz!
Hem namaz kılacaksınız, hem malımızı, mülkümüzü ve namusumuzu ganimet alacaksınız!
Hem namaz kılacaksınız, hem yaptığınız bu iğrenç ve alçak amellerinizden sonra; hiç bir şey olmamış gibi, İslam kardeşi olduğunuzu idia edeceksiniz!
Böylesi bir alçaklık türü yeryüzünün hiç bir yerinde görülmemiştir!
Allah sizi kahr etsin!
Allah bize kurşun sıkan ellerinizi kırsın!
Allah bizden çaldığınız malları karınlarınızda ateş yapsın!
Allah, küfür ve şirk üreten ağızlarınıza zakkum yedirsin!
Kahr olsun! fe veylun lil musallîne ehli!
Kahr olsun! Humeze ehli!
kahr olsun! namaz kılan köleler.
kahr olsun! her fırsat bulduğunda bize alçakça ayet okuyanlar!
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.