‘Konuş! Sen nerelisin?’

31 Mart yerel seçimlerinde Kürdistan halkı, ‘Konuş! Sen nerelisin!’ sorusuyla devletin sömürgeci niteliğini ve politikalarını teşhir etmiştir. Yerel seçimlerin sonucu, Kürt halkının sömürgeciliğe, baskıcı politikalara karşı bir tepki ve protestosu olarak değerlendirilebilir.

Çetin Çeko

03.04.2024, Çar | 15:53

‘Konuş! Sen nerelisin?’
Makaleyi Paylaş

31 Mart yerel seçim sonuçlarını farklı açılardan analiz edebiliriz. Her seçimde olduğu gibi bu seçimde de devletin seçim öncesi propaganda faaliyetlerine ve seçim günü sandıklara ve seçim sonuçlarına müdahalesi bir kez daha Kürdistan'da yaşandı.

Seçim sürecinde devlet, yargı ve emniyet aracılığıyla Kürdistan illerinde baskı uyguladı. Seçim günü milletvekilleri, belediye başkan adayları, sandık görevlileri ve müşahitler darp edildi, geçerli oylar geçersiz sayıldı veya sistem partilerinin hanesine yazıldı. Devletin stratejik gördüğü illere otobüslerle kaçak seçmenler, asker ve polis taşındı. Kürt halkının iradesi gasp edilmeye çalışıldı.

Şırnak'ta sivil giyimli askerlerin nizami bir şekilde oy kullanmaya giderken görüntüleri basında paylaşıldı. Bölgedeki yerel kaynaklar ve DEM Parti yetkililerinin verdiği bilgilere göre, devlet metropol ve çevre illerden yaklaşık 6 bin askeri oy kullandırmak üzere Şırnak'a getirdi.

Seçime yapılan devlet müdahalesi ve Şırnak halkının protestosu hafızalardan silinmeyecek görüntüler ortaya çıkardı. Özellikle geleneksel kıyafetler giyinmiş bir Şırnaklı amcanın oy kullanmaya giden askerlere ‘Konuş! Nerelisin sen?’ diye sorması, devletin Kürdistan'daki seçimlere açık müdahalesini gösteren en anlamlı protestolardan biri oldu.

Yine Şırnaklı bir protestocunun "Nereden geldiğinizi biliyoruz! Elinizi vicdanınıza koyun!" tepkisi de dikkat çekiciydi.

Van'da %55 oyla seçilen DEM Parti adayı Abdullah Zeydan'ın adaylığı onaylanmış olmasına rağmen, seçimi kazanmasının ardından "seçilme yeterliliği taşımadığı" gerekçesiyle mazbata, Van Büyükşehir Belediyesi'nde ikinci olan AK Parti'nin adayına verildi. Bitlis'te de DEM adayının 2000'e yakın oyu geçersiz sayıldı.

31 Mart yerel seçimlerinde Şırnak, Van ve Bitlis'te yaşananlar, Türk devletinin Kürdistan'daki sömürgeci varlığının, karakterinin, uygulamalarının ve politikasının yeniden gözler önüne serilmesine neden oldu. Bu olaylar, devletin baskısının sadece bireysel insan hakları ihlalleri ile sınırlı kalmadığını, sorunun temelinde devletin sömürgeci statüsü ve karakterinden doğan Kürt halkının iradesine yönelik sistematik müdahaleler olduğunu bir kez daha açıkça gösterdi.

Seçimlerde yaşanan hileler, gözaltılar, tutuklamalar ve baskılar, Kürtlerin kendi iradesini özgürce ifade etmesine yönelik engellerin somut örnekleridir. Bu durum, Türk devletinin Kürdistan'daki sömürgeci varlığının ve zihniyetinin devam edeceğini açıkça göstermektedir.

Son otuz yıldır Kürdistan'da ulusal bilincin yükselişi, halkın siyasi tercihlerinde de değişime yol açtı. Halk, Kürtler ağırlıklı gelenekten gelen DEM Parti ve diğer Kürdistanlı partilere yönelmeye başladılar. Kürtlerin statü ve gasp edilen ulusal demokratik haklarının iade edilmesi talebi, devlet tarafından hoşnutsuzlukla karşılanıyor. Her seçimde devlet, Kürtlerin sistem partilerinden kopuşunu engellemek için çeşitli yöntemler kullanarak seçimlere ve seçmenin iradesine müdahale ediyor. Seçim haritasındaki renk ve demografik yapı, bu coğrafyanın Kürdistanlılara ait olduğunu ve kendi geleceklerini tayin etme isteğini açıkça gösteriyor. Bu durum, Kürtlerin siyasi taleplerinin meşruiyetini ve haklılığını ortaya koyuyor.

Kürt seçmenin iradesini ve tercihlerini hiçe saymak, seçilmiş milletvekilleri ve belediye başkanlarını hapse atmak, adayları tutuklamak veya gözaltına almak, partilerini yasaklamak, halka şiddet ve gözdağı vermek; seçimlerde kimi seçerseniz seçin, sonunda devletin atayacağı kayyum sizleri yönetecektir algı ve endişesi seçmenlerde doğal ve kalıcı bir hale getirilmeye çalışılıyor.

Sistem partilerinin Kürdistan'da irtifa kaybetmeleri ve Kürdistanlı seçmenin Kürt sorununun çözümünü programlamış, Kürdistan'a statü isteyen DEM, HAKPAR, HUDAPAR ve benzeri partilere oy vermeleri önemlidir. Bu durum Kürtlere ve Kürdistan'a talep edilen statüye ilişkin, Kürdistanlı sivil siyasal hareketlerin hem meşruiyetlerini hem de pazarlık güçlerini önemli ölçüde artıran en önemli gösterge olacaktır. Bu bağlamda Kürtlerin kendi ulusal kimlikleri ile sistemin dışında ama sistemi etkileme, kilitleme ve pazarlık etme gücü daha güçlü bir şekilde ortaya çıkabilir.

Türk devlet sisteminde Kürtleri ifade eden veya tanımlayan herhangi bir kamusal alan bulunmamaktadır. Kürtler, sistemin işleyişine müdahale ederek kendilerini ulusal kimlikleriyle kamusal alanda görünür kılmaya çalışmaktadırlar. Bu durum ise devlette rahatsızlık yaratmaktadır. Devletin Şırnak, Van ve benzeri yerlerde yaptığı müdahaleler bu rahatsızlığın bir göstergesidir.

Kürt hareketinin sisteme müdahale etme gücü her alanda engellenmek isteniyor. Seçimlerde kazanılan pozisyonlara yargı yoluyla el koyma girişimleri sıkça yaşanıyor ve var olma hakları sadece devletin belirlediği anti-Kürt düzen içinde sınırlı tutulmaya çalışılıyor. Devletin endişe ve panik kaynağı, Kürt sivil hareketinin milyonlarla ifade edilmesidir.

Bu seçimde, yurtsever Kürtler, devletin sömürgeci niteliğini ve uygulamalarını protesto ve ifşa ederek, Kürt hareketinin meşruiyetini sorgulayanlara, kriminalize edenlere, hile ile seçimleri kazanmaya çalışanlara ve anti-demokratik engeller oluşturanlara karşı duruş sergilemişlerdir.

Kürtler açısından 31 Mart yerel seçimi, ‘Konuş! Sen nerelisin!’ sorusuyla sömürgeciliğe karşı bir tavır ve protestodur.


X: @cetin_ceko

 

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
6209 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:11:33:53

Çetin Çeko

Yazarın Önceki Yazıları

ABD’nin İran siyasetinin Ortadoğu ve Kürtlere etkileri KDP’nin Seçim Boykotu ve Irak Federal Kurumlarından Çekilme Olasılığı ABD’nin Irak’ı Terk Etmesi Durumunda Kürdistan’ın Ödeyeceği Bedel! KDP merkezinin bulunduğu Pirmam'a saldırı ne anlama geliyor? Irak Vilayet Seçimleri; Kürdistanlı güçler birlik olmazsa 'tartışmalı' bölgeler geri alınamaz! Jerusalem Post: ABD, PJAK’ı ‘terör’ listesinden çıkarmalı Peşmerge’nin ordulaşmasında fırsatlar ve engeller Macron'un Korsika’ya 'tam özerklik' vaadi Kürtler için neden önemli? ABD, Peşmerge'ye yardımı keseriz uyarısında bulundu! Kürdistan petrolünün Bağdat’ın kontrolüne geçmesinden Batı sorumludur! Gazeteci ve yazar Abit Gürses Stockholm’de anıldı 14 Mayıs seçimleri Kürt karşıtlığı üzerine kurgulandı! Güney Kürdistan’da seçimler neden zamanında yapılmıyor? HDP, savunduğu yanlış ve şaşı tarih anlayışıyla yüzleşmelidir. Olası yeni iktidarın Kürt sorununa bakışı, Güney ve Rojava Kürdistanı’na yaklaşımı 'Demokrasi' treninin son vagonu Kürtler! HDP ve 'Kürdistan seçim ittifakı' Roboski saldırısı istihbaratını ABD verdi, Türk F16’ları da vurdu! KYB, Erbil’de üst düzey terörle mücadele görevlisini öldürmekle suçlanıyor! Doğu Kürdistan ve İran’dan çıkaracağımız dersler Kürdistan tarihi, fırsatları yakalamanın ardından kaybetmenin tarihi olmamalıdır! Olası Ankara-Şam yakınlaşmasında Rojava Kürtleri kazanımlarını nasıl koruyabilir? İsveç ve Finlandiya’nın olası NATO üyeliğine sadece Kürt penceresinden bakmak yeterli mi? Erdoğan, NATO krizi ile Kürt sorununu uluslararası platforma taşıdı Abit Gürses’in anısına! Güney Kürdistan doğalgaz projesi yeni bir müzakere süreci başlatır mı? Biden, KDP ve KYB’yi uyardı! Güney Kürdistan’da ifade ve basın özgürlüğü ihlalleri Dava adamı Şerafettin Kaya Bağdat, Kürdistan’ın federal statüsünü sorguluyor Çin, Kürt dosyasını açtı! Türkiye-İsrail yakınlaşması Kudüs’ün Kürt siyasetini nasıl etkiler Türkiye'nin ABD ve Rusya’ya Kobani rüşveti Bir sessizlik tarihi: Mele Mustafa Barzani’nin İsrail ziyaretleri Dünya’nın ilk kadın hahamı Kürdistanlı Osnat Barzani Batı, Güney Kürdistan’ın demokrasi notunu düşürdü! Geçmişle yüzleşmek, tartışma kültürü ve üslubu üzerine Kürdistan petrolünü dünyaya pazarlayan Pakistanlı Murtaza Lakhani 'Kürt Hâkim' kurşunla değil, iğneyle katledildi! ABD, Taliban ile olası barışı, Kürt sorununda Türkiye’ye emsal mi gösterecek? T.C Kürtçeyi yasaklamak için bütün devletlerin ikinci resmi dillerini yasakladı! Güney Kürdistan’da yolsuzluk ve kayıt dışı ekonomi! İsrail’in Rojava Kürdistanı siyaseti İbrahim Barış Anlaşması ve Kürdistan'a etkisi Rusya’nın Kürt kartı, kimin lehine kimin aleyhine? Rusya, S-400 alımı karşılığında Afrin'i Türkiye’ye mi verdi? KDP ve PKK düşmanlığı kime ne kazandırır? Rojava Kürtleri; birlikte başarıp tarih yazabilecekler mi? PYD-ENKS Anlaşmazlığında KDP-KYB Barış Süreci TC’nin Kürt ‘Afları’ Xelîl Ağa, İsmail Beşikçi, Fikret Otyam ve Can Yücel Erdoğan, Enver Paşa ve İttihat Terakki’nin ayak izinden gidiyor ABD, İran, Irak üçgeninde Kürtler Irak’ı Bu Kez Kürtler Değil, Araplar Parçalayabilir Erdoğan’ın Kobani planı Rojava Kürtleri, hem aranan hem de terk edilen aktör oldular 'Barış Koridoru' yazılır, işgal okunur Seçimin bir diğer kaybedeni Öcalan oldu! Olası Basra federasyonu ve Kürdistan’a etkisi Yabancı Gözüyle 'Kürdistanilik' Türkiye modeli güvenli bölge: Kuzuyu kurda emanet etmek ABD’nin Suriye siyasetinde Kürtler ve Türkiye Suriye, siyasi süreç ve Kürtlerin temsili Kürt seçmen davranışı ve 24 Haziran Geçmişi Hatırlamak Kurtuluşun Sırrıdır! Türkiye, Afrin’i almak değil, Diyarbakır'ı kaybetmekten korkuyor! Kürdistan için yeni bir nefes: Rusya! Kürdistan’a yaptırımlar bağımsızlık sürecini hızlandırabilir Referandum ve Kerkük travması Kürdistan’a yaptırımlar Erdoğan’ı iktidardan edebilir Bağdat ikinci kez Kürtlerden kaçıyor Güney Kürdistan bağımsızlık referandumu ve sonrası Federalizmi Irak’a Kürtler getirdi Uluslararası toplum ve Kürtler Kürtlerin sistemi etkileme ve kilitleme gücü Güney ve Kuzey’de ‘Kürdistani’ kavramı Güney Kürdistan Bağımsızlık Referandumu ve Olasılıklar AKP ve KDP Kürtlerde ‘Hayır’ ve ‘Boykot’ Güney Kürdistan’ın bağımsızlığında iki örnek Türkiye’nin YPG ile dolaylı ateşkesi Kürtlerin Seçilmişleri Mebus Değil Mahpus Uluslararası toplum, müttefiklerinin Kürt kamburunu taşımak istemiyor Türkiye, Kürtler için yaptığı kafesin mahkûmu Türkiye’de darbe geleneğinin tarihsel kodları Rusya’nın 'Türkiye, IŞİD'i destekliyor' iddiası ne olacak? HDP, 23 Nisan 1920’yi savunacağına hesaplaşmalıdır AKP medyası Gülen Cemaati’nin asılsız bilgilerini Kürt sivil kurumlarına karşı kullanıyor Sri Lanka-Türkiye, Tamil Kaplanları-PKK benzerlikler ve farklılıklar Kürt sorunu ekseninde Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı Demokratik özerklik neden kalıcı çözüm olamaz?
x